Yıllarca ilgiyle oynanan oyuncakların unutulmaması için
çaba gösteren Haşim usta, teknolojinin getirdiği olumsuzluklardan uzak tuttuğu
çocukların el becerilerini geliştirerek öz güvenlerini kazanmalarına yardımcı
oluyor.
Ahşap oyuncak ustası Haşim Süzme: "Engelli çocukların
eğitim gördüğü okullara gitmeye gayret ediyorum. Çocukları atölyemde misafir
ediyorum. Çocuklarım artık işi bırakmam gerektiğini söylüyor. Gönlüm el
vermiyor. Çocuklara bir şeyler katmak istiyorum"
"Yaşanmamış çocukluktur oyuncak. Yaşanmamış çocukluğumun
bütün hatıraları oyuncaklarımdadır"
Antalya'daki 50 metrekarelik atölyesinde ahşap oyuncaklara hayat veren Haşim Süzme, yıllardır ilgiyle oynanan oyuncakların unutulmaması ve çocukların mutluluğu için çaba gösteriyor.
Kentin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Balbey
Mahallesi'nde ahşap pencereli 50 metrekarelik bir atölyeden gelen sesler,
teknolojinin oyuncakları yutmasına izin vermek istemeyen 73 yaşındaki Haşim
ustaya ait...
Eski bir evden bozma atölyeye girenleri, büyük bir emek
sonrası ortaya çıkan oyuncaklar karşılıyor. Rengarenk topaçlar, uçurtmaların
bulunduğu, çocuklar kadar yetişkinlerin de gözünü alamadığı atölye,
ziyaretçilerine zaman tünelindeymiş hissi veriyor.
Çoğu eğitsel amaçlara da hizmet eden oyuncakları yaşının
aksine çocuksu bir coşkuyla tek tek anlatan Haşim usta, bu oyuncakları yaşatan
az sayıdaki isimden biri olmanın da üzüntüsünü yaşıyor. Haşim ustanın en büyük
hayali, çocukların telefon, tablet ve bilgisayarın başında gereğinden fazla
geçirdiği vakitten ahşap oyuncaklar için biraz zaman ayırabilmelerini sağlamak.
"Evimin bir
odası her zaman ahşap oyuncaklar için ayrılmıştır"
Emekli ve 4 çocuğu olan Haşim Süzme, kalabalık bir ailede
dünyaya geldiğini, babasının polis olması dolayısıyla çocukluğunun farklı
illerde geçtiğini söyledi.
Çocukluk yıllarında oyuncak alacak imkanlara sahip
olmaması nedeniyle kendi imkanları doğrultusunda ahşapları yontarak vakit
geçirmeye çalıştığını ifade eden Süzme, Kastamonu'daki ilkokul yıllarında bu
yöndeki yeteneğini fark eden öğretmeninin kendisinden okul trampetlerinin
bagetlerini yapmasını istemesiyle anlamlı figürler ortaya çıkardığını belirtti.
Daha sonra bölgedeki davulculara tokmak, mahallenin
çocuklarına kızak yaparak harçlığını çıkarmaya başladığını vurgulayan Süzme,
ilerleyen dönemlerde de topaç ve uçurtma merakıyla bunları da yapmaya
çalıştığını dile getirdi.
Çok sayıda ustadan farklı şeyler öğrendiğini aktaran
Süzme, "Gün geçtikçe sevmeye ve 60 yıldır yaptığım işten ekmek yemeye
başladım. Zaman zaman başka işlerde de çalışmak zorunda kaldım ama evimin bir
odası her zaman ahşap oyuncaklar için ayrılmıştır. Hiçbir zaman bu işten
kopamadım." dedi.
"Çocuklara
bir şeyler katmak istiyorum"
Ahşap oyuncaklara tutkusunun kendisine Kültür ve Turizm
Bakanlığı tarafından "Geleneksel El Sanatları Sanatkarı" unvanı da
getirdiğine değinen Süzme, bu tutkusu nedeniyle yakın çevresi tarafından da
zaman zaman eleştiri aldığını söyledi.
Süzme, oyuncak yapmanın kendisi için tarif edilmez bir
mutluluk olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Yaşanmamış çocukluktur
oyuncak. Yaşanmamış çocukluğumun bütün hatıraları oyuncaklarımdadır. Her
yaptığım oyuncakta ağlarım, hele yeni bir şey yapmışsam daha çok ağlarım.
Çocukları, torunları büyüttük beni büyütemedik. Dışarıda biri uçurtma uçursa
onun yanına giderim. Hala uçurtma uçurur, topaç çeviririm. Parka gidiyorsam
ceplerimde topaçlarla giderim. Atölyemde yaptığım her oyuncağın bir amacı,
hikayesi var. Günümüzde sürekli bilgisayar ve cep telefonlarıyla oynayan
çocukları görmekten üzüntü duyuyorum. Benim yanımdaki çocukların ahşapla iç içe
olma şansları var. İstedikleri zaman buraya gelip gönüllerince
oynayabiliyorlar. Yeni neslin de bu oyuncaklarla oynayabilmesi için elimden
geleni yapıyorum."
Gücü yettiğince talep gelen okullara ahşaptan yapılan
zeka oyunlarını gönderdiğini anlatan Süzme, bazı eğitim kurumlarında çocuklara
oyuncak yapmayı öğrettiğini kaydetti.
Zaman buldukça çocuklara ahşap oyuncakların yapımı, nasıl
oynandığı, ne işe yaradığına dair bilgi verdiğini aktaran Süzme, "Engelli
çocukların eğitim gördüğü okullara gitmeye gayret ediyorum. Çocukları atölyemde
misafir ediyorum. Çocuklarım artık işi bırakmam gerektiğini söylüyor. Gönlüm
elvermiyor. Çocuklara bir şeyler katmak istiyorum." ifadelerini kullandı. (AA)
YORUMLAR