1-Tuz tüketimini
sınırlandırın
Günlük tuz tüketimi ile hipertansiyon arasında önemli bir
ilişki olduğunu söyleyen Diyetisyen Gizem Akgül, özellikle tuz tüketimi yüksek
olan toplumlarda hipertansiyon sorununun görülme sıklığının daha yüksek
olduğunu söylüyor. Bugüne kadar yapılan çalışmalar günlük tuz tüketiminin 5-6
gr. yani 1 tepeleme çay kaşığı olmasını önerirken, SALTürk çalışması ülkemizde
ortalama günlük 16 gr. tuz tüketildiğini göstermektedir.
Toplumumuzda bu kadar fazla tüketiminin olmasının en
önemli nedenleri arasında evde hazırlanan yemeklerin tuz içeriğinin fazla
olması. Hipertansiyon hastası bir birey için bile tuz eklenmeden hazırlanan
yemeklere eklenen salça, korunması için tuz eklenmiş baharatların çok
kullanılması, turşular gibi göz önünde bulundurulmayan sodyum kaynakları önemli
tuz kaynakları arasında yer alsa da ülkemizde en çok tüketilen gıdalardan biri
olan ekmeğin 100 gramında 1,5-2 gr tuz bulunmakta, ülkemizde tüketilen tuzun
neredeyse %32'si ekmekten sağlanmaktadır.
2 – Tuz çeşidine
dikkat edin!
Diyabet, yaşlılık, obezite, kronik böbrek hastalığı ve
stresin tuza duyarlılığı arttırdığını belirten Diyetisyen Gizem Akgül, tuz
tüketimini sınırlandırmanın önemini vurgularken, son dönemin dikkat çeken diğer
bir konunun da tuz çeşidi olduğunu söylüyor. “Sofra tuzu kullanmayın, kaya tuzu
faydalıdır” gibi pek çok gerçeği yansıtmayan söylemlerin toplumda yer aldığını
ancak bilimsel olarak kanıtlanmış bir tarafının bulunmadığını belirtiyor ve
sözlerine şöyle devam ediyor:
“Kaya tuzunda sağlığı olumlu etkileyen mineraller ve eser
elementler bulunur ancak; miktarları sağlığa olumlu etki edecek düzeyin çok altındadır.
Ülkemizde tuz tüketiminin fazla olduğu düşünüldüğünde yararlı olacağı
düşünülerek tüketilen kaya tuzunun sağlık açısında olumlu etkisi olmayacağı
gibi son dönemin popüler tuzlarından kaya tuzunun da fazla tüketimi ilerleyen
dönemlerde bireylerin kardiyovasküler hastalık riskini arttıracaktır. Sonuç
olarak tuz kısıtlanmalıdır. Kaya tuzunun da sodyum içeriği nedeni ile damak
zevkinden vazgeçmeyen bireyler daha rahat tüketilebileceği bir gıda değildir”
3 - Potasyumdan
zengin beslenin
Potasyum, hipertansiyonun kontrolünde kan basıncını
dengeleyen minerallerden biri olduğu için beslenme planınıza muz, havuç,
domates, fasulye, patates, ıspanak, mantar, mercimek, kayısı, somon balığı, az
yağlı yoğurt gibi gıdalar ekleyin. Potasyumdan zengin olan muz tansiyon
hastalarının beslenmesinde önerilen meyvelerden biri olsa da kalori içeriği
yüksek. Bu nedenle günlük tüketim miktarına dikkat etmekte yarar var.
4 – Kilonuzu
hareketle kontrol edin
Hipertansiyon hastası olan veya risk altında olan bireylerin
kilo kontrolünü sağlaması büyük önem taşıyor. Kan basıncı üzerinde olumlu
etkileri olan egzersizlere yaz aylarında düzenli egzersiz hipertansiyon
kontrolünü sağlamada en büyük rolü oynuyor.
Mevsim boyunca yapılacak düzenli egzersiz kasların
kuvvetlenmesine, kilo kontrolünün sağlanmasına, kalp hastalıkları riskinin
azalmasına, yaşam kalitesinin artmasına ve stresin azalmasına katkı sağlayarak
tansiyonunuz yükselmeden keyifli bir yaz geçirmenize katkı sağlıyor.
5 – Günlük
kalsiyum ihtiyacınızı mutlaka karşılayın
Kan basıncının dengelenmesinde etkili olan kalsiyum
kaynaklarını günlük beslenmenizde tüketmeye dikkat edin. Yetişkin bir bireyin
günlük 1000 mg kalsiyum ihtiyacı oluyor. 1 su bardağı süt 300 mg kalsiyum
içeriyor. Kalsiyum kaynağı olan süt ve süt ürünlerini tüketirken dikkatli
dikkatli olun ve az yağlı ve az tuzlu olanlar tercih edin.
Yaz aylarının serinleten içeceği tuz eklenmeden
hazırlanmış ayran sıvı alımınızı hem de kalsiyum alımınızı
destekleyebilirsiniz. Yeşillik içeren salatalar posa ve kalsiyum içerdiği için
günlük beslenmede destek oluyor. Önerilen miktarın üzerinde kalsiyum tüketimi
böbrek fonksiyonlarına zarar verebileceği gibi yararlı minerallerin vücutta
emilimini azaltabiliyor.
6 - Omega-3
kaynağı balık
Omega-3 trigliseriit seviyesinde ve kan basıncında
azalmayı sağladığı, 2016 yılında 1356 hasta üzerinde yapılan bir çalışmada
plasebo grubuna göre omega-3'ün kan basıncını azalttığı görülmüştür.
Omega-3 trigliseriit seviyesinde ve kan basıncında azalmayı sağlar. 2016'da 1356 hasta üzerinde yapılan bir çalışmada plesebo grubuna göre omega-3'ün kan basıncını azalttığı görüldü. Sofralarınızda haftada 2-3 kere balığa yer verin. Ancak balığı kızartma şeklinde değil, ızgara ya da buğulama tüketebilirsiniz…
YORUMLAR