Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman
Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, sosyal fobinin kişinin hayatını olumsuz şekilde
etkilediğini söyledi.
Başkaları hakkımda
ne düşünür kaygısı
Sosyal fobisi olan kişinin başkaları tarafından olumsuz
şekilde değerlendirilmekten aşırı derecede kaygı duyduğunu belirten Uzman
Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, şunları söyledi:
“Sosyal fobisi olan kişiler, kalabalık ortamlarda
bulunduklarında etrafındakiler tarafından olumsuz şekilde
değerlendirileceklerini, başkaları tarafından tedirgin, yetersiz, sıkıcı, göz
korkutucu pasaklı ya da sevimsiz biri gibi yargılanacaklarını düşünerek yoğun
bir kaygı yaşar. Bu kişiler belirtili bir şekilde davranmaktan ya da
görünmekten veya kızarma, terleme, kekeleme, bakakalma gibi kaygı belirtileri
göstermekten yani başkalarınca olumsuz değerlendirilecek olmaktan yoğun bir
şekilde kaygı duyar” diye konuştu.
Terleme, kızarma
ve çarpıntı ortaya çıkar
Sosyal fobinin en belirgin belirtisinin kızarma, kaslarda
titreme ve çarpıntı şeklinde ortaya çıktığını ifade eden Özgenur Taşkın,
“Terleme, midede rahatsızlık, boğazda kuruma, sıcaklık veya soğukluk hissetme,
kafada basınç olarak faklı belirtiler de bulunmaktadır” dedi.
Topluluk
içerisinde konuşmaktan kaçınırlar
Sosyal fobisi olan kişilerin topluluk önünde konuşmaktan
ve yemek yemekten kaçındığını belirten Özgenur Taşkın, “Bu kişiler, herkesin
birbirini görebildiği küçük sosyal gruplarda yer almaktan çekinirler.
Yabancılarla konuşmaktan, yeni insanlarla tanışmaktan, toplu yerlerde yemek
yemekten, toplum içinde telefon görüşmesi yapmaktan, küçük bir grup
etkinliğinde yer almaktan, yetkili biri ile konuşmaktan ya da dinleyiciler
önünde konuşmaktan kaçınırlar. Bu sayılanların hemen hemen hiç birini yapamaz
ve yapmamak için bahaneler üretir. Bu kaçınma davranışı olarak da
adlandırılmaktadır” dedi.
Biyolojik ve
genetik faktörler etkili olabilir
Yapılan araştırmalarda sosyal fobiye sahip olan
bireylerin beyinlerinde kimyasal farklılıklar belirlendiğini, özellikle
serotonin adı verilen kimyasal maddenin bireylerin beynindeki oranının
normalden az olduğuna dair bulgular olduğunu söyleyen Özgenur Taşkın,
çocuklukta yetişme biçiminin hastalığın oluşmasında önemli bir etmen olduğunu
da sözlerine ekledi. Sosyal fobinin ortaya çıkmasında çevresel faktörlerin
etkili olduğunu belirten Özgenur Taşkın, ailesinde ve akraba çevresinde sosyal
fobi görülen kişilerin bu hastalığa yakalanma riskinin bir miktar yüksek
olduğunu de vurguladı.
Sosyal fobi sık
görülen bir hastalık
Sosyal fobinin yaşam boyu görülme oranının % 2 ile 13
arasında olduğunu belirten Psikolog Özgenur Taşkın, “En sık görülen psikiyatrik
hastalıklardan biridir. Türkiye’de üniversite öğrencileri ile yapılan
araştırmada deneklerin %24’ünde bu hastalığın olduğu saptanmıştır. Sosyal fobi
erken ve geç ergenlik dönemi arasında başlar. Bu da 13 ile 20 yaş aralığına
tekabül eder. Kadınlarda daha sık görüldüğü ancak klinik başvuruda erkeklerin
daha fazla oranda olduğu gözlenmiştir” dedi.
Sosyal fobi
tedavisi olan bir hastalık
Sosyal fobinin tedavi edilebildiğini, ilaç tedavisinin
yanı sıra psikoterapi uygulamalarının bulunduğunu söyleyen Psikolog Özgenur
Taşkın, “Sosyal fobide ilaç tedavisi ve psikoterapi uygulanır. Hastanın
durumuna göre bazen tek başına psikoterapi, bazen ilaç tedavisi uygulansa da
genelde her ikisinin beraber uygulanmasında başarı daha yüksektir. Sosyal
fobide en sık uygulanan terapilerden biri Bilişsel ve Davranışçı Terapi’dir. Bu
psikoterapi türü, hastanın kaygılarının nedenini araştırmasına ve korkularıyla
yüzleşmesine imkân sağlar. Araştırmalar, özellikle uzun vadeli bilişsel
davranış terapisinin ilaçlardan daha etkili olduğunu gösteriyor” dedi.
Çocuklarda da
görülebilir
Çocukların da anksiyete yaşayabileceğine değinen Özgenur
Taşkın, “Çocuklarda anksiyete, ağlama, huysuzluk gösterme, donakalma ya da
yabancı insanların olduğu ortamlardan uzak durma şeklinde ortaya çıkabilir.
Yetişkin bireyler korkularının anlamsız olduğunun farkındadır fakat çocuklar
bunu fark etmezler. Fobiye bağlı olarak yoğun iç sıkıntısı da çekebilirler. Bu
da okulda kapasitesinin altında performans göstermelerine sebep olabilir”
uyarısında bulundu.
Aile desteği
önemli
Sosyal fobinin tedavisinde aile desteğinin önemine işaret
eden Psikolog Özgenur Taşkın, şüphelenilen durumlarda aile veya arkadaşların
bireyi profesyonel destek almaya teşvik etmesi ve destek olması gerektiğini
belirterek “Hatta bireyin izni doğrultusunda bu profesyonel desteğin, aile ile
birlikte alınması tedavi ve terapinin olumlu sonuçlanması açısından faydalı olacaktır”
dedi.
YORUMLAR