SANKO
Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı da olan Dr. Öğr. Üyesi Nevhiz Gündoğdu,
18 Kasım Dünya KOAH Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Bir akciğer hastalığı
olan KOAH, tam olarak geri dönüşümlü olmayan, ilerleyici hava akımı
kısıtlanması ile karakterize bir hastalıktır” dedi.
Bu hastalığın
zararlı gaz ve partiküllere, özellikle sigara dumanına karşı oluşan enflamatuvar
(iltihaplanma) bir süreç sonucu geliştiğini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu, “KOAH
yeterince bilinmemekte, yeterince teşhis edilememekte ve teşhis edilenler de
etkili bir şekilde tedavi edilememektedir” ifadelerini kullandı.
ÖNEMLİ RİSK FAKTÖRÜ SİGARA
KOAH oluşumunda
önemli etkenlerden birinin sigara olduğunu anımsatan Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu, “Sigaranın
KOAH gelişimindeki rolü uzun zamandır biliniyor. Hastalara sigarayı mutlaka bıraktırmak
gerekmektedir. Ayrıca KOAH’ın önlenmesi için de sigaraya başlanmaması ve pasif
sigara maruziyetinin (sigara içilen ortamda bulunmaktan kaynaklanan etkilenme) önüne
geçilmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.
RİSK FAKTÖRLERİNE DİKKAT
KOAH gelişiminde
rol oynadığı düşünülen risk faktörlerini “Genetik faktörler, sigara, çevresel
ve mesleki maruziyet, iç ve dış ortam hava kirliliği, akciğer gelişimine etkili
faktörler ile hava yolu hiperreaktivitesi (duyarlılığı) ve astım” olarak
sıralayan Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu, risk faktörlerinin doğru değerlendirilmesi
gerektiğine dikkat çekti.
Kronik öksürük,
balgam çıkarma, nefes darlığı yakınmaları ve/veya risk faktörlerine maruziyet
öyküsü olanlarda KOAH’ın düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi
Gündoğdu, “Risk faktörü taşıyan olgularda semptomlar (belirtiler, bulgular)
mutlaka sorgulanmalıdır. Risk grubunda olmasına rağmen hasta semptomatik
olmayabilir veya semptomlarını doktora başvuracak kadar önemsemeyebilir” ifadelerine
yer verdi.
KOAH TANISI
Öksürük, nefes
darlığı, balgam şikâyeti olan ve sigara içen hastanın KOAH açısından
değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu, tanı
konusunda şu uyarılarda bulundu:
“KOAH tanısı
mutlaka spirometrik (insanın ne kadar hava soluduğunu ve ne kadar çabuk
soluduğunu ölçen solunum fonksiyon testi) inceleme ile doğrulanmalıdır. KOAH
düşünülen her olguda kesin tanı için spirometrik inceleme yapılmalı ve tanı
mutlaka bu incelemeyle doğrulanmalıdır. Spirometrik değerlendirme KOAH tanısını
kesinleştirmede, ayırıcı tanıda ve hastalığın seyrini izlemede yararlıdır.
Hastanemizde de uygulanabilen spirometrik inceleme mevcut hava akımı
kısıtlanmasını göstermede en iyi standardize edilmiş, kolay, tekrarlanabilir ve
en objektif yaklaşımdır.”
KOAH TEDAVİSİ
Tanı konulduktan
sonra hasta ve yakınlarının hastalık hakkında bilgilendirilmesi ve hastanın
tedaviye etkin olarak katılımının sağlanması gerektiğine vurgu yapan Dr. Öğr.
Üyesi Gündoğdu, şunları kaydetti: “Hastanın olabildiğince aktif bir yaşam
sürmeye yönlendirilmesi sağlığı açısından son derece önemlidir. Eğer hasta
sigara içiyorsa sigara bırakması için bir takip ve tedavi programı düzenlenmeli.
Bu dönemde hastalar yakından takip edilmeli. Semptomatik olan hastalarda
tedavinin temelini oluşturan bronkodilatatörler (bronş genişletici) gerektiğinde
veya düzenli olarak, hastalığın her aşamasında kullanılmalıdır. Tedavi yanıtı
değişkendir ve bu nedenle hastalar yakından izlenmelidir. Alevlenme sıklığı ve
ağırlığı ile komplikasyonlar ayrıntılı bir şekilde değerlendirilerek tedavi bireysel
olarak düzenlenmelidir. Hastaya özgü bir tedavi uygulanmalıdır.
Tedaviye yanıt,
kullanılan ilaçların etkinliğine, yan etkilerine, kişinin inhaler (soluk
aldırma cihazı) kullanma tekniğine ve ilaçlara uyumuna bağlıdır. Eğitim,
hastalık şiddetine göre bireyselleştirilmeli ve bir program dahilinde hastalık
ilerledikçe ortaya çıkan gereksinimlere göre sürdürülmelidir. Bir uzman
denetimi ve desteği altında hastalığa özgü, kendi kendini tedavi prensiplerine
uygun olarak gerçekleştirilecek eğitimle tedavinin etkinliği artırılabilir.”
Semptomatik
hastalarda pulmoner (akciğer veya akciğerlerle ilgili) rehabilitasyon
uygulamalarının semptom ve atakları önlemek, günlük yaşam aktivitelerini geliştirmek
ve yaşam kalitesini artırmak için KOAH tedavisinde yerini aldığını ifade eden Dr.
Öğr. Üyesi Gündoğdu, “Rehabilitasyon hastanede yapılabileceği gibi uygun
hastalarda tedaviyi tamamlayacak şekilde evde de programlar oluşturulmaktadır.
Rehabilitasyona katılmaya istekli aktif enfeksiyon ya da alevlenmesi olmayan
kognitif (bilişsel) olarak katılmaya uygun tüm hastalar alınabilir. Ağır KOAH
hastası olmak rehabilitasyona katılmaya engel değildir” değerlendirmesini
yaptı.
KOAH VE COVID-19
KOAH hastalarının
COVID-19’da akciğer tutulumlarının daha fazla, yaşam kayıplarının yüksek
olduğunu bildiren Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu, KOAH hastalarının COVID-19’da ağır
seyretmelerinin nedenini şöyle özetledi:
“Bu hastaların akciğer
kapasitelerinin düşük olması olabilir. Bu nedenle KOAH hastalarının maske,
mesafe ve hijyen kurallarına çok dikkatle uymaları gerekmektedir. Ayrıca
pandemi (birden fazla ülkeyi etkisi altına alan salgın) döneminde KOAH
hastalarının alevlenmeleri önlemek için tedavilerini düzenli yapmaları,
beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir.”
YORUMLAR