KSÜ Cahit Zarifoğlu Konferans Salonunda düzenlenen KSÜ
Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Jinekolojik Onkoloji
Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Güzin’in konuşmacı olarak katıldığı
konferansın açılış konuşmasını KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci yaptı.
KSÜ Tıp Fakültesinin bütün anabilim dallarının yeni
alınan personellerle güçlendirildiğini ifade eden Rektör Deveci, “Tıp Fakültesi
hastanemizde birçok branşta dünya çapında yapılan ameliyat ve diğer tedavi
yöntemleri başarıyla uygulanmaktadır. İnanıyorum ki birkaç yıl içinde İstanbul
ve Ankara gibi büyükşehirlerde faaliyet gösteren önemli sağlık merkezlerinde
yapılan her türlü tedavi Kahramanmaraş’ta da yapılabilecek. Bu seviyeyi
yakalamak için gerekli uzman ekibi bir araya getirmek ve hastanemizi en modern
tıbbi cihazlarla donatmak için bütün imkânlarımızı seferber ediyoruz.” diye
konuştu.
Dünya çapında önemli başarılara imza atan ve Türkiye’nin
önemli jinekolojik onkoloji uzmanlarından biri olan Prof. Dr. Kadir Güzin’i KSÜ
ailesine katmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Deveci, Prof. Dr.
Kadir Güzin’in çok az hastanede yer alan jinekolojik onkoloji alanında
Kahramanmaraş’a ve bölgeye önemli katkılar sunacağını belirtti.
KSÜKAM Müdürü Yrd. Doç. Dr. Yekta Gezginç de kısa bir
selamlama konuşması yaparak KSÜKAM’da yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler
verdi.
Açılış konuşmalarının ardından KSÜ Güzel Sanatlar
Fakültesi öğretim elemanları Okutman Dr. Arzu Mustafayeva ve Öğretim Görevlisi
Alper Şakalar piyano ve flüt resitali sundu.
Müzik dinletisinin ardından KSÜ Tıp Fakültesi Kadın
Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Jinekolojik Onkoloji Bölümü Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Kadir Güzin ‘Meme Kanseri: Erken Farkındalık, Koruma ve Tedavi
Yöntemleri’ başlıklı konferans sunumunu gerçekleştirdi.
Meme kanserinin Türkiye’de görülen kanser vakaları
içerisinde yüzde 30’luk görülme sıklığıyla ilk sırada yer aldığını, kadınlarda
görülen kanser türlerinin ise yüzde 33’ünü oluşturduğunu ifade eden Prof. Dr.
Güzin, her 8 kadından birinin meme kanseri olduğunu söyledi.
Yoğun alkol tüketimi, sigara, yağ oranı yüksek
yiyeceklerle beslenme, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapma, hareketsiz yaşam ve
obeziteyi meme kanserine yol açan etkenler olarak sıralayan Prof. Dr. Kadir
Güzin, meme kanserinin erken tespitinin tedaviden olumlu sonuç alabilmek
açısından son derece önemli olduğunun altını çizdi.
“Elle yapılan muayenelerde memede ele gelen kitlelerin %
90’ından fazlası kanser değildir.” diyen Güzin, “Bunlar genellikle meme içinde büyüyen
kistler, iyi huylu tümörler olabilir veya memenin kendi dokusu kitle gibi bir
hal alabilir. Daha çok regl öncesinde meme içyapısı çok yoğun olduğundan, bu
dönemde yapılan meme kontrolleri kitle varlığı düşüncesi oluşturabilir.”
şeklinde konuştu.
Fibrokistlerin ise meme içindeki fizyolojik değişimler
olduğunu ve hastalık olarak kabul edilmediğini, bu nedenle kansere dönüşme
risklerinin olmadığını söyleyen Prof. Dr. Güzin, “Fibrokistik yapıların varlığı
sırasında memede kanser gelişebilir ancak sebep bu yapılar değildir. Stres,
üzüntü ve sıkıntı durumlarında fibrokistlerin sayısı artar ve bu durum
gerginliğe yol açar. Kafein kullanımı, fazla tuzlu ve yağlı yiyecekler de bu
gerginliği tetikler. Fibrokistlerin artışı, memede ağrıya neden olur.” dedi.
Memede oluşan fibroadenomu ise iyi huylu bir tümör olarak
tanımlayan Prof. Dr. Güzin, “Fibroadenomun çevresinde kapsülü vardır ve çevreye
yayılması mümkün değildir. Bunda meme kanseri oluşma riski, normal meme
dokusundan kanser gelişme riski kadardır. Çapı arttıkça riski % 1-2 oranında
artar. Fibroadenom, soya tüketimi ve doğum kontrol hapı kullanımı nedeniyle bir
miktar büyüyebilir ancak kanser yapıcı bir etkisinin olduğu söylenemez.”
ifadelerini kullandı.
Kadınların 20 yaşından sonra her ay kişisel göğüs
kontrollerini yapmalarını öneren Güzin, “Ancak daha sonraki mamogramlarınıza
referans olması için 30’lu yaşlarınızda en azından bir mamografi çektirerek
saklamanız önerilir. Aile tarihçesi, ırk, ilk adet yaşı, çocuk sayısı gibi pek
çok faktör kadınların meme kanseri için yüksek risk taşıyıp taşımadığını
belirler. Meme kanseri yaşla birlikte artış gösterdiğinden, 40 yaşından sonra
her kadının yılda bir kez düzenli olarak meme muayenesi ve mamografi yaptırması
gerekir. Meme kanseri, erken tanı ile tamamen tedavi edilebilir.” dedi.
Prof. Dr. Kadir Güzin, konferans sunumunun son bölümünde
katılımcıların konuya ilişkin sorularını cevaplandırdı.
Konferans sunumunun ardından Rektör Prof. Dr. Durmuş
Deveci, Prof. Dr. Kadir Güzin’e günün anısına Kahramanmaraş el sanatlarının en
güzel örneklerinden biri olan oyma ceviz sandık hediye etti.
YORUMLAR