Ünal, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Ahmet
Özdemir ve Mehmet Cihat Sezal, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör,
ilçe belediye başkanları, AK Parti İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici ve ilçe
başkanlarıyla, İlim Yayma Cemiyeti Kahramanmaraş Şubesi'ne bayram ziyaretinde
bulundu.
Kurban Bayramı'nı kutlayan Ünal, Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele sürecinde
dünyaya örnek olduğunu belirterek, Sağlık ve İçişleri bakanlıklarının konuyla
ilgili gerekli önlemleri aldıklarını hatırlattı.
Gazetecilerin sosyal medya yasasına ilişkin sorusu
üzerine Ünal, Almanya ve Fransa'nın bu alanda yaptığı çalışmalara işaret etti.
Birçok milletvekilinin sosyal medyayla ilgili düzenleme
konusunu Meclis gündemine taşıdığını aktaran Ünal, bu çerçevede öncelikli
olarak Avrupa Birliği'nin konuya yaklaşımını incelediklerini anlattı.
Ünal, şöyle devam etti: "Avrupa Birliği bu sosyal
ağları bilgi toplumunun hizmet sağlayıcıları olarak tanımlamış. Bunun içinde
Avrupa Birliği internet ortamı ve sosyal ağlarla ilgili iki tane kırmızı çizgi
koymuş. Bir tanesi dezenformasyonla mücadele bir tanesi de terörle mücadele.
Yani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de bu konuda alınan kararları onaylamış.
Sosyal ağların dezenformasyon oluşturmaması ve herhangi bir şekilde teröre,
şiddet ve siber zorbalığa meydan vermemesi ve zemin oluşturmaması konusunda
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları var. Biz bunu temel alarak,
öncelikle Almanya'nın yaptığı düzenlemeyi temel alarak yaklaşık 5 aylık bir
çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmanın sonunda da bu sosyal ağlarda ortaya
çıkan dezenformasyonun, hakaret, küfür iftira, yalan.. Bunlarla nasıl mücadele
edilecek, yine bu sosyal ağlarda ortaya çıkan siber zorbalıkla nasıl mücadele
edilecek ki bu konuda ceza mahkemelerinde çok ciddi birikmiş dosyalar var. Çok
ciddi anlamda siber zorbalığa maruz kalmış mağdurlar var."
"ALMANYA BUNU
YAPTI"
Genel Başkan Yardımcısı Ünal, Türkiye'de 55 milyon
kişinin sosyal ağ kullanıcısı olduğunu anımsatarak, bu rakamın düzenlemenin
zorunluluğunu ortaya koyduğunu vurguladı.
Yasaya ilişkin muhalefetin tavrını eleştiren Ünal,
şunları kaydetti: "Maalesef muhalefet yine bu konuda Türkiye'nin ve
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kendi vatandaşlarıyla ilgili özgürlükleri
güvence altına almak için yaptığı düzenlemede sansürden, yasaktan, fikir
özgürlüğünün kısıtlanmasından, ifade özgürlüğünün kısıtlanmasından bahsediyor.
Burada şunu sormak gerekiyor; siz kimin tarafındasınız? Yapılan bu yasal
düzenleme öncelikli olarak 55 milyon vatandaşımızın kullanıcı durumunda olduğu,
bu sosyal ağlarla hukuki ve mali bir muhataplık oluşturmayı amaçlıyor. Yani
buralar, Twitter, Facebook, Instagram ve diğer sosyal ağlar Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'yle yasal ve mali bir muhataplık oluşturmazsa biz vatandaşlarımızın sosyal
medyadaki haklarını nasıl koruyacağız? Almanya bunu yaptı."
Ünal, bir süre önce Amerikan Kongresi'nin, "büyük
beşli" denilen teknoloji devlerini çağırarak kongrede 4,5 saat
"hesaba çektiğini" ifade ederek, "Şimdi biz bırakın hesaba
çekmeyi, bırakın soru sormayı biz muhataplık oluşturmak istediğimizde muhalefet
bizi sansürcülükle, yasakçılıkla, özgürlükleri kısıtlamakla suçluyor."
dedi.
Sosyal ağlarda kullanıcı durumunda olan 55 milyon
vatandaşın hakkını, hukukunu korumak için muhataplık oluşturmanın şart olduğunu
belirten Ünal, "Eğer bu muhataplığı oluşturmazlarsa Almanya'nın yaptığı
gibi cezai müeyyide uygulayalım. Eğer bu cezai müeyyideye rağmen hala Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'yle muhatap olmuyorlarsa o zaman reklam yasağı getirelim.
Yok eğer buna rağmen hala muhatap olmuyorlarsa o zaman biz bant daraltmaya
gidelim. Şimdi bizimle muhatap olmaları için tabii ki bazı yaptırımlar
getireceğiz. Bu yaptırımları getirirken de biz müzakerelerimize devam
edeceğiz." şeklinde konuştu.
"NERESİ
SANSÜRCÜLÜK SORMAK LAZIM"
Yasaya ilişkin CHP'nin tavrına işaret eden Ünal, Twitter, Facebook, Youtube ve Intagram'dan
Türkiye'de muhataplık oluşturmalarını istemek yerine hükümeti suçlamalarının ve
yasayı sansür olarak nitelendirmelerinin hoş olmadığını söyledi.
Ünal, şunları kaydetti: "Biz buradan Cumhuriyet Halk
Partisine şunu söylüyoruz. Suriye'de siz Esed'in yanında duruyorsunuz. Libya'da
Hafter'i destekliyorsunuz. Doğu Akdeniz mavi vatanda Yunan tezlerini
savunuyorsunuz. Mısır'da Sisi'yi destekliyorsunuz. Şimdi sosyal medya
meselesinde de maalesef Twitter'in, Facebook'un çıkarlarını savunmak yerine
onlara dönün 'Siz gelin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'yle hukuki, yasal, mali bir
muhataplık oluşturun' deyin. Lütfen, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin yaptığı
bu yasal düzenlemenin yanında durun. Ama maalesef şimdi diyorlar ki 'Anayasa
Mahkemesine gideceğiz.' Peki Anayasa Mahkemesine hangi gerekçeyle gideceksiniz?
'Efendim bu düzenleme yasakçı ve sansürcü.' Yani Twitter, Facebook, Youtube ile
Almanya'nın, Amerika'nın, Fransa'nın yaptığı gibi hukuki ve mali bir muhataplık
oluşturma isteğinin neresi yasakçılık, neresi sansürcülük, bunu sormak
lazım." (AA)
YORUMLAR