Ünal, merkez Dulkadiroğlu Seçim Koordinasyon Merkezi'ne
ziyaretinde gazetecilere yaptığı açıklamada, parti olarak kişisel hesapların ve
kişisel hırsların peşinde değil milletin talimatları doğrultusunda iş
yaptıklarını söyledi.
Son derece ciddiyetten uzak, daha genel başkanı
tarafından adaylığı açıklanırken son derece ciddiyetsiz bir şekilde 'Gel
bakalım Muharrem' denilen bir Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin çıkışlarına
dikkat çeken Ünal, "Kendisi (Kemal Kılıçdaroğlu) anamuhalefet partisinin
genel başkanı yeni sistemde iktidar iddiasının temsilcisi olarak Cumhurbaşkanı
adayı olması gerekirdi. Niye? Çünkü yeni sistemde hükümeti Cumhurbaşkanı
kuruyor. Eğer ana muhalefet partisi genel başkanının iktidar iddiası varsa
bunun Cumhurbaşkanı adayı olması gerekirdi. Ama bir iktidar iddiası olmadığı
için parti içi muhalefetin başını çeken Muharrem İnce'yi Cumhurbaşkanı adayı göstererek bir rakipten kendisini
kurtardı." dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun aday gösterdiği
Muharrem İnce'nin bir gün "Beri Amerika'dan aradılar" dediğini,
ertesi gün "Ben bu Amerikalı askerleri Amerika'ya göndereceğim"
dediğini, sonra "Ben öyle demedim Noel tatillerin kutlar, gelirler
dedim" ifadesini kullandığını belirten Ünal, şunları kaydetti:
"Televizyonda 'Ben dördüncü köprüyü yapacağım' diyor
gazeteci 'nereye yapacaksınız' diye sorunca 'Söz gelimi söyledim' diyor. Söz
gelimi konuşan, laf olsun diye konuşan, AK Parti'nin şuana kadar
gerçekleştirdiği icraatleri 'yapacağım' diye anlatan, doldur boşalt atış
serbest ve maalesef birçok konuda yalan söylemekten çekinmeyen Cumhurbaşkanı
adayıyla karşı karşıyayız. Çocuklarımızın geleceğini böyle birini emanet
edebilirmiyiz. Ekmeğimizi, aşımızı, güvenliğimizi ve huzurumuzu böyle birisine
emanet edebilirmiyiz. Büyük işler büyük liderlerle yapılır. Büyük Türkiye büyük
vizyon sahibi liderlerle kurulur. Deneyimiyle, tecrübesiyle, bu güne kadar
bedelini ödediği sözleriyle ve hayal bile edilemeyenleri gerçekleştiren,
çalışkanlığıyla bizim önümüzde Recep Tayyip Erdoğan var. Biz liderimiz,
teşkilatımız ve milletimizle yolumuzu yürümeye devam ediyoruz."
Sahada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a güçlü bir
destek bulunduğunu dile getiren Ünal, "Vakit Türkiye'nin vakti"
olduğunu belirterek, 16 yıldır devam eden mücadelenin sonunda Türkiye'nin, 1950
ve 1960 soğuk savaş yıllarının şartlarına göre şekillendirilmiş idare sistemi
bir kenara bırakarak, 2018 model çok yeni bir idari sistemle, bir hükümet
sistemiyle Türkiye'nin yoluna devam edeceğini, 16 yılın diriliş, şimdi şahlanış
ve yükseliş döneminin başlatığını kaydetti.
Muharrem İnce'nin "Ben İmam Hatip'e gitseydim Tayyip
Erdoğan olurdum" sözlerinin sorulması üzerine Ünal, şöyle devam etti:
"Bu millet samimiyeti anında anlar. Dürüst
olacaksın, samimi olacaksın, tutarlı olacaksın. Birgün öyle bir gün böyle
olmayacaksın. Bir adamın duruşu olacak. Rüzgara göre yön değiştirmeyecek. Dün
irtica primi yapıyordu dine irtica diyeceksin, dindarlarla uğraşacaksın,
küçücük dinini öğrenen çocukların, dinin öğrenmesinde rahatsız olacaksın. Bir
gazeteci vardı cumaya giden çocukları haber yapan, baktım o gün oda elini açmış
dua ediyor. Yeri geldiğinde irtica diyeceksin, yeri geldiğinde dindarlık
diyeceksin. Bu millet samimiyeti bilir.
"Ben İmam Hatip'e gitseydim Tayyip Erdoğan
olurdum." demek ben Tayyip Erdoğan olmak istiyorum demektir. Tayyip
Erdoğan olmak kolay değil. Tayyip Erdoğan olmak sözünün eri olmayı gerektirir,
Tayyip Erdoğan olmak samimi olmayı gerektirir, dürüst olmayı, cesur olmayı,
erdemli olmayı gerektirir. Tayyip Erdoğan olmak milletin önünde fırtınalar
eserken öyle 'elif' gibi dim dik durmak demektir. Tayyip Erdoğan olmak öyle
kolay bir şey değil."
Tayyip Erdoğan olmanın 15 Temmuz gecesi uçağa bindiğinde
bir belirsizliğe, bir ölüme havalanan pilota "İstanbul"a diyebilmek
olduğunu ifade eden Ünal, pilotun Yunanistan ya da Katar'a diye sorduğunda
"Benim yerim milletimin yanıdır", "Öleceksem milletimle birlikte
öleceğim' diyebilmenin Tayyip Erdoğan olmak olduğunu belirterek, "Aynı
zaman da burada Muharrem İnce bir şey daha itiraf etmiş oluyor. Evet, İmam
Hatipler Tayyip Erdoğan yetiştirir. Bunu da Muharrem İnce itiraf etmiş oluyor.
Başından beri zaten Muharrem İnce'nin Tayyip Erdoğan'a hayran olduğunu, Tayyip
Erdoğan'ı taklit etmeye çalıştığını biliyoruz. Ama şunu da bilmesi gerekir
taklitler aslını yaşatır." diye konuştu.
YORUMLAR