Kahramanmaraş Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Derneği, 3.
Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı gerçekleştirdi. Kahramanmaraş Ticaret ve
Sanayi Odası’nın (KMTSO) ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya; Türkiye Sürücü
Eğitimcileri Konfederasyonu (TÜSEKOM) Başkanı İsmail Yılmaz, Kahramanmaraş
Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Derneği Başkanı Seyfi Moroğlu, Sürücü
Temsilciler Derneği ve Akdeniz Sürücü Kursları Federasyonu üyeleri katıldı.
Kent genelinde faaliyet gösteren 32 sürücü kursunun temsilcilerinin katıldığı
toplantıda karşılıklı fikir-alışverişlerinde bulunularak, sektörün geldiği son
nokta konuşuldu. Birlik ve beraberliğin vurgulandığı toplantıda gündemin ana
maddesi eğitim oldu. Düzenlenen Olağan Genel Kurul Toplantısında konuşan Sürücü
Kursları ve Eğitimcileri Derneği Başkanı Seyfi Moroğlu, geçmiş yıllarda
kendilerine çok ciddi sıkıntılar doğuran birçok konunun Genel Başkanları İsmail
Yılmaz ile birlikte yaptıkları istişareler sonucu aşıldığını ifade ederek,
şimdi ise eğitimle alakalı yeni bir çalışmanın eşiğinde olduklarını söyledi.
“EĞİTİMCİLERE
KADRO VERİLMESİNİ İSTİYORUZ”
Moroğlu, “Bizim Sürücü trenimiz 2013 yılında çıkan
yönetmelikle makas değiştirdi. Şimdi ise ikinci makas bu yılın sonuna kadar
tekrar değiştirilecek. Esas 3’üncü makas 2020’de. Yani 2020’ye kadar biz bin
Euro ehliyet kalitesini yakalamak zorundayız. 200-300 TL’lik ehliyetin ne
değeri olur? Geçtiğimiz yıl Mersin’e gittik. Sürücü kurslarının önüne “Ehliyet
200 TL’dir” diye koca koca pankart açmışlar. Bu 200 TL’lik ehliyetin
saygınlığı, şerefi ve haysiyeti olmaz. Mesela bir dizi izliyoruz. İzlediğimiz
dizi yarım saat ama onun bir de kamera arkası var. Kamera arkasında yap, boz,
tekrar, olmadı, yeniden çek gibi bir sürü emeği var. Şimdi eğitimcilerimize
motor dersinden sonra bir de ilk yardım dersine girebilir diye yönetmelik
değişikliği oldu. Yönetmelikte değişen ilk yardım dersine girebilir yazsısı
aslında bir cümleden oluşan bir yazı. Ama bu bir satır yazının arkasında çok
emek var. Bu bir satır yazının arkasında en az 5-6 ay Sağlık Bakanlığı’nı ikna
etme turları var. Bu turlarımız ise Genel Başkanımız İsmail Yılmaz’ın
lokomotifinde yapılıyor. Geçen yıl ramazan ayında Adana’da bir iftar programı
düzenledik. Düzenlediğimiz programa Genel Başkanımız İsmail Yılmaz’da katıldı.
İftar programımızı Adana’nın 12 tane gazetesi manşet yaptı. İftar programımızda
genel başkanımızla birlikte basına taban fiyattaki yatırımların yetersiz
olduğunu, haddinden fazla sürücü kursu olduğunu, bunlara bir sınırlama getirilmesi
gerektiğini söyledik. Allah’a şükür bunların hepsi de gerçekleşti. Ne dediysek
genel başkanımız öncülüğünde söylediğimiz tüm sıkıntılara çare bulduk. Şimdi
ise eğitimcilerimiz içinde genel başkanımız bir çalışma yapıyor. Onların
sınavlardaki ücretlerinin ödemesini devletin yapmasını istiyoruz. Bir de en
azından 6-7 aya kadar bu profesyonel sınav yapıcı sistemi de getirilecek. Orada
da bizim eğitimcilere kadro verilmesini istiyoruz ve bunun içinde çalışıyoruz.”
“AB
STANDARTLARININ ÜZERİNE ÇIKTIK”
Kongre sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan
TÜSEKOM Başkanı İsmail Yılmaz ise 2013 yılında başlayan sürücü eğitimindeki
hızlı dönüşümün ve gelişimin şu anda Avrupa Birliği standartlarından daha üst
bir seviyeye ulaştığına dikkat çekerek, çok önemli bir sürecin geride
bırakıldığını vurguladı. Yılmaz, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Bugün
Kahramanmaraş ilimizde Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Derneği’nin 3. olağan
genel kurul için geldik. Genel kurulumuzda normal genel kurul çalışmalarımızı, resmi
çalışmalarımızı tamamladıktan sonra sektörümüzün mensuplarının taleplerini,
isteklerini, bizden beklentilerini onlardan alarak, sorularına da cevap vererek
önümüzdeki süreçte yapacağımız çalışmaları planlayacağız. Çok önemli bir süreç
geride bırakıldı. 2013 yılında başlayan sürücü eğitimdeki hızlı dönüşüm ve
gelişimi bugün 2017 yılına gelindiğinde, Avrupa Birliği standartlarının daha da
üstünde bir noktaya geldi. Teorik eğitimler ve teorik sınavlar, direksiyon
eğitimleri ve direksiyon sınavları Avrupa ülkelerinden daha ciddi bir şekilde
yapılıyor. Eğitimlerin içeriği, kalitesi daha da arttı ve aynı zamanda sınavlar
zorlaştı. Yani sınavda bir kere istop eden veya 2 kere istop eden sınavdan
kalıyor veya Emniyet kemeri takmayanın sınavı başlamadan bitiyor. 2 araç
arasına bir hamlede giremeyenin sınavı bitiyor. Yani sınavlar çok zorlaştı. Bu
tabii beraberinde kaliteli eğitimi de getirdi. Sınav zorlaştıkça daha fazla
eğitim verme zorunluluğu oluştu. Önceden 3-5 saatlik bir eğitimle sınava giren
bir kursiyer bugün en az 18-20 saatlik eğitimle sınava giriyor. Hatta bazen bu
eğitimin bazıları 35-40 saati bulabiliyor. Bu daha da ilerleyecek.
“EĞİTİM
ORTALAMASININ 25-30 SAATE ÇIKARILMASINI İSTİYORUZ”
Eğitim ortalamasını 25-30 saate çıkararak, eğitimin
kalitesini arttırmayı amaçladıklarını dile getiren Yılmaz, bundan sonraki
sürecin daha iyi olacağını söyledi. Yılmaz, “Avrupa birliğinin ortalama
standardı 25-30 saatlik eğitimle sınava girmedir. Biz bu ortalamayı yakalamak
istiyoruz. Yani genel ortalamanın 25-30 saatin üzerine çıkmasını istiyoruz.
Trafik kuraları içselleştirmek açısından, kuralları uygulamak açısından pratik
kazanmak açısından bu çok önemlidir. İnşallah bunu da kazandıracağız. Bu konuda
“Hay sana ehliyet verenin” veya “İşte Ehliyeti bakkaldan mı aldın, manavdan mı
aldın” gibi çok eskiden kalma o olan şeylerin artık toplumda izi kalmadı. Bu
yeni süreç insanlarımızı çok ciddi şekilde bilinçlendirdi. Biz bundan dolayı da
memnunuz, eğitimci olarak elimizden geleni yapıyoruz. Daha iyisi daha güzeli
için çabalıyoruz, taşın altına elimizi koyduk. Buna inandık, aynı zamanda
meslektaşlarımızda bu konuda gerçekten çok özverililer. Derneklerimiz bu konuda
çok iyi çalışıyorlar. Sektör mensuplarımız sürücü eğitiminin her türlü
sorunuyla ilgileniyorlar. İnşallah trafik kazalarını beraber azaltırız.
Türkiye’deki yılsonu verilen o trafik rakamları, yaralı ölü rakamlarını
azaltırız. Tabi gönül ister ki hiç olmasın ama bu mümkün değil. Bunu da
başarabileceğimizi inanıyorum. İnşallah bundan sonraki süreç daha iyi daha güzel
işlere imza atmamıza imkan tanıyacaktır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“BİZ EĞİTİMİMİZİ
TAM VERMEK İSTİYORUZ”
Sürücü kurslarında kendilerinin vatandaşlara tam
anlamıyla bir eğitim vermek istediğini ancak vatandaşın eğitim almak
istemediğini, bu nedenle de araya çıkar çatışması girdiğini vurgulayan Yılmaz,
son olarak sözlerine şunları ekledi: “Sürücülerimizin teorik derslere gelmeleri
gerekiyor. Sınavlarda başarılı olmak için dersleri dinleyecekler. Direksiyon
derslerine muhakkak gelecekler. “Benim işim var, gelemem” gibi söylemleri
bırakacaklar. Çünkü bu çok önemli. İnsan hayatını direk ilgilendiren bir konu.
Bundan daha önemli bir şey olamaz. Çünkü bir kişinin ehliyet alması demek,
elinde silah gibi kullanabileceği bir araç var demektir. Sürücü çok önemli bir
sorumluluğu alıyor ama eğitimden kaçıyor böyle bir şey olamaz. Sürücü adayları,
sürücü kursu seçerken “Kaç para, en ucuz hangisi” diye bakmayacak, işi en iyi
hangisi yapıyor buna bakacaklar. Sürücüler eksik eğitim almasınlar. Mesela
Avrupa Birliği’nde ehliyet 2 bin 500-3 bin Euro arası. O insanlar bu kadar
parayı neden veriyorlar? Çünkü insanlar kendi canını, malını düşünüyor. O
açıdan bizim insanımızın da bu bilince ulaşması lazım. Yani burada sürücü
kursları çok para istiyor gibi anlaşılmasın. Biz eğitimimizi tam vermek
istiyoruz. O eğitimi tam anlamıyla verebilmemiz içinde karşılığını tam almamız
lazım. Vatandaş eğitim istemiyor. Bu kez ne oluyor? Ciddi bir çıkar çatışması
meydana geliyor. Bilinçlenmek gerekiyor. Ama şuanda mesela sınav güzergahlarımız
gayet güzel, belediyeler bu konuda yardımcı oluyorlar. Sınav için gerekli
önlemleri alıyorlar. Milli Eğitim bu konuda hassas. Bizim şuanda bir sorunumuz
yok.”
YORUMLAR