Tüm bu veriler, meme kanserinin dünyada ve ülkemizde
hızla yayıldığını ortaya koyuyor. Bu durumda meme kanseri konusunda
farkındalığın artması her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. Memorial
Bahçelievler Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi'nden Prof. Dr. Fatih Aydoğan, meme
kanseri ile ilgili toplumda doğru bilinen çok sayıda yanlış olduğunu
belirterek, bu konuda bilinçlenmenin önemine dikkat çekti.
• “Ailesinde meme
kanseri öyküsü olmayan kişide meme kanseri görülmez”
YANLIŞ! Birçok
insan meme kanserinin tamamen ailesel geçişli olduğunu düşünür. Ancak meme
kanseri tanısı alan hastaların önemli bir çoğunluğunda aile öyküsü
bulunmamaktadır. Ailevi ya da genetik geçişli meme kanserleri, tüm meme
kanserlerinin sadece %15-20’sini oluşturur.
• “Memedeki
kitlede ağrı varsa kesinlikle kanser değildir”
YANLIŞ! Meme
kanserinde en sık bulgu, ağrısız kitledir. Ancak hastaların %10-20’sinde
kitleye ağrı eşlik edebilir. Kişide ağrı olup olmaması kitlenin öneminin
belirlenmesinde bir ölçüt değildir. Kitle varlığı durumunda klinik muayene ve
görüntüleme tetkiklerinin sonuçlarına göre karar verilmelidir.
• “Memede kitle
yoksa kanser yoktur”
YANLIŞ! Meme
kanserinin kitle dışında başka bulguları da olabilir. Meme derisinde ya da
ucunda içeri çökme, meme derisinde kalınlaşma, meme başı akıntısı, koltuk
altında kitle olması meme kanserinin diğer bulguları arasındadır. Taramada
görülen meme kanserleri kitle haline gelmeden saptanabilmektedir.
• “Genç yaşta
mamografi çekilmez”
YANLIŞ! Meme
kanseri konusunda herhangi bir belirtisi olmayan sağlıklı bir kadında tarama
amaçlı mamografi çekimine 40 yaşından sonra başlanmalıdır. Ancak kitle veya
benzeri bulguların varlığında ya da meme kanseri şüphesinde daha erken yaşta
yapılabilir. Bu konudaki bilimsel kılavuzlar, ailesinde meme kanseri öyküsü
olan bir kadın için ilk mamografi tarama zamanının ailedeki bireyin meme
kanseri tanı yaşından 10 yıl önce olmasını önermektedir.
• “Meme kanseri
gençlerde görülmez”
YANLIŞ! Meme
kanseri riski yaşla birlikte artmasına rağmen erken yaşta da görülebilmektedir.
Türkiye’de meme kanseri ortalama yaşı ABD’ye göre 11 yıl daha erkendir.
Ülkemizde meme kanseri tanısı alan her 6 kadından biri 20’li ve 30’lu
yaşlardadır.
• “Meme kanserli
hastalarda iki meme alınırsa hastalık tekrar etmez ve ek tedaviye ihtiyaç
olmaz”
YANLIŞ!Genetik geçişli meme kanserlerinde ve yoğun aile öyküsünde, diğer memeye de
risk azaltıcı cerrahi yapılabilmektedir. Ancak iki memenin de alınması, meme
kanserinin tekrar etme riskini sıfıra indirmemektedir. Meme kanseri sistemik
bir hastalık olduğu için, cerrahiye ek olarak ilaç ya da ışın tedavisi
tamamlayıcı olarak gerekebilmektedir.
• “Meme kanseri
tedavisi gören kadınlar bir daha çocuk sahibi olamaz”
YANLIŞ! Meme
kanseri tedavisi gerçekleştirilen uygun hastalarda hekim onayı ile gebeliğe
izin verilebilmektedir. Kemoterapi başlanmadan önce de tüp bebek teknikleriyle
yumurta ya da embriyo dondurma işlemleri gebelik şansını artırmak için
kullanılabilmektedir.
• “Sıkı ve balenli
sütyenler meme kanseri riskini artırır”
YANLIŞ!Toplumda, sütyen kullanımının meme kanserine sebep olabileceği konusunda
kulaktan dolma bilgiler yayıldığı görülmektedir. Sutyendeki balenlerin meme
dokusuna baskı yapması ile lenf akımını engellediği teorisi ileri sürülse de,
meme kanseri ve sütyen kullanımı ile ilişkili bilimsel bir kanıt
bulunmamaktadır.
• “Kitlelere
biyopsi yapılması meme kanserinin yayılmasına sebep olur”
YANLIŞ!Memedeki şüpheli kitlelerin tanısı için iğne biyopsileri kullanılmaktadır.
Biyopsilerin kanser yayılımına sebep olduğu ile ilgili bilimsel bir kanıt
bulunmamaktadır. İğne biyopsisi sonucunda iyi huylu çıkan kitlelerde ameliyata
gerek kalmazken, meme kanseri tanısı alan hastalarda biyopsi ile tümörün alt tipi
belirlenerek tedavi planı yapılmaktadır. Bu nedenle biyopsi meme kanseri
tedavisine yön veren çok önemli bir uygulamadır.
• “Erkeklerin
memesi olmadığı için kanser görülmez”
YANLIŞ!Erkeklerde meme dokusu kadınlara göre daha az olsa da meme kanseri erkeklerde
de ortaya çıkabilmektedir. Her 100 meme kanseri hastasından bir tanesi
erkektir. Erken tanı ve tedavi planlaması ile erkeklerde de meme kanseri kısa
sürede kontrol altına alınabilmektedir.
YORUMLAR