Memesiz olmak kader değil

Memesiz olmak kader değil

Türkiye’de her 8 kadından 1’i meme kanseri riski taşıyor. Uzmanlara göre bu rakam oldukça yüksek ancak bunun tabu haline getirilmemesi gerekiyor. Erken teşhis ile bu hastalıktan kurtulmak mümkün. Ancak operasyon sonrasında kadınların eksiklik çekmek zorunda olamadığının farkına varması önemli. Meme oluşturma ameliyatı ile bu eksiklik giderilebiliyor.

22 Ocak 2018 - 02:33

Meme vücudumuzun bütünlüğünü sağlayan bir organımızdır ve memesinin alınması çoğu kadın için çok derin anlamlar taşımaktadır. Bu durum neticesinde, cinsellikte azalma, bir organın eksikliği gibi durumlar kişiyi psikolojik açıdan oldukça yıpratabiliyor. Emsey Hospital’dan Uzm. Dr. Gülden Avcı Çakmak “Meme oluşturma ameliyatı özellikle vücut bütünlüğüne önem veren genç yaştaki kadınlar tarafından önemseniyor. Bu durumdan çok etkileneceğini düşündüğümüz hastaları ameliyattan genellikle meme ile çıkarmayı tercih ediyoruz“ sözleriyle hem meme kanserini yenmenin hem de hayata eksiksiz devam etmenin mümkün olduğunu belirtti.

Meme oluşturma ameliyatlarında birden fazla tekniğin uygulanabildiğini ve bunun hastanın durumuna göre belirlendiğini söyleyen Plastik ve Rekonstruktif Cerrah Gülden Avcı Çakmak, “Birincisi yeterli doku ve yeterli deri varsa sadece dokuyu büyütmek için gerekli bölgeye silikon yerleştirilerek operasyon tamamlanıyor. İkinci seçenekte ise yeterli doku ve deri yoksa altına expander denen balon koyularak doku büyümesi sağlanıyor. Üçüncü yöntem ise hastanın vücudunun belirli bir bölgesinden doku alınarak meme bölgesine nakil yapılabiliyor. Örneğin hastaya karın germe ameliyatı yapılarak hem karın estetiği yapılıyor hem de elde edilen dokuyla meme oluşturulabiliyor” diyerek meme kanseri hastalarının bu konudaki endişelerini giderdi.

 

Meme oluşturma ameliyatı herkese yapılır mı?

Meme oluşturma ameliyatının genel itibariyle herkese uygulanabilen bir operasyon olduğunu belirten Emsey Hospital’dan Uzm. Dr. Gülden Avcı Çakmak, eğer hastanın özel bir durumu yoksa ve ameliyat sonrasında radyoterapi görmesi gerekmiyorsa meme oluşturma operasyonunun rahatlıkla yapılabileceğini söylüyor. “Kalp ve şeker hastalığı olan kişilerde çok uzun süren ameliyatlar risk taşımaktadır. Bu gibi ameliyat süresinin uzamaması gereken durumlarda fazla riske girmeden, önce meme kanseri ameliyatını gerçekleştiriyor sonrasında ikinci bir ameliyat ile meme oluşturma operasyonu yapıyoruz” diyerek bu tür operasyonlarda risk konularının altını çizdi.

Meme oluşturma ameliyatı sonrası bakımın çok sıkıntılı bir süreci oluşturmadığını belirten Gülden Avcı Çakmak   “İlk üç gün su değmemesi gerekiyor. Yine İlk üç gün boyunca bizzat cerrah tarafından doku takibi yapılıyor. Eğer ki doku balonu oluşturma tekniği uygulanmışsa hasta haftada bir kez gelerek balonun içine serum verilip balonun şişirilmesi sağlanıyor. Silikon veya kendi dokusundan meme oluşturulduysa sadece pansuman yapılıyor. Ameliyat izleri için ise hasta tarafından izler üzerine jel tedavisi uygulanıyor” diyerek operasyon sonrası uygulanması gereken bakım tekniklerini açıkladı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x