Bu dönemi rahat geçirmek için kadınların menopoz hakkında
sağlıklı ve ayrıntılı bilgiye sahip olması gerektiğini vurgulayan Acıbadem
Adana Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ayfer Pepekal Kükrer,
“Ülkemizde kadınların menopoz yaşı 47. Ortalama yaşam süresini göz önüne
aldığımızda neredeyse her kadın hayatının yaklaşık 25 yılını bu dönemde
geçiriyor. Üstelik kadınlar menopoz dönemini sorunlarla, sıkıntılarla geçirmek
zorunda değil. Kadınlar, hormon tedavilerinden yogaya, meditasyondan
vitaminlere birçok yöntemden yararlanıyor” diyor. Dr. Ayfer Pepekal Kükrer, 18
Ekim Dünya Menopoz Günü öncesinde menopoz hakkındaki bilgilerini aktardı.
Menopozu “kadınların üreme çağından, over (yumurtalık)
fonksiyonlarındaki gerilemeye bağlı üreme yeteneğinin kaybolduğu çağa geçtiği
bir yaşam dönem” olarak tanımlayan Dr. Eyfer Pepekal Kükrer, “Menopozal dönem,
premenopoz (menopoz öncesi), menopoz ve postmenopozal (menopoz sonrası)
dönemlerden oluşuyor. Menopoz, 45-55 yaşlar arasında görülüyor. Dünya çapında
ortalama menopoz yaşı 51, Türkiye’de ise ortalama yaş 47” diye bilgi veriyor.
Dr. Ayfer Pepekal Kükrer, menopoz döneminde yaşanan şikayetleri 5 ana başlık
altında topladı.
Menopoz şikayetleri deyince akla ilk gelen sıcak basması
oluyor. Öyle ki menopoz dönemindeki her dört kadından üçü sıcak basması ve
terlemeden yakınıyor. Aşırı yorgunluk, fiziken kaldırabilceğinden daha fazla
aktivite, sigara, kafein, alkol, yağlı-baharatlı yiyecekler ve çevresel
faktörlerin sıcak basmalarının artmasında uyarıcı rolleri olduğunu belirten Dr.
Ayfer Pepekal Kükrer, “Bu etkenlerin yanı sıra stres de sıcak basması ve
terlemeye neden oluyor. Sıcak basmalarını önlemek için hormon tedavisi
uygulanıyordu. Hormon replasman tedavisi ile menopoz dönemindeki kadının düşük
östrojen ve progesteron seviyelerinin belirli bir seviyeye getirilmesi
amaçlanıyor. Ancak bu tedavide kullanılan ilaçların, meme kanseri riskini de
artırdığı bulundu. Bu konudaki çalışmaların yetersizliği ve ilaçların yan
etkilerinden dolayı kadınlar bitkisel tedavileri tercih ediyor” diye bilgi
veriyor.
Kadınların adetten kesildiği dönemin en bilinen ikinci
şikayet konusu da uykusuzluk. Yapılan birçok çalışmada yoganın sıcak basması ve
uykusuzluk şikayetlerini düzeltmede ve yaşam kalitesini artırmada olumlu etki
yaptığı ortaya konuyor. Yoga ile uyku düzeni sağlanıyor ve vazomotor semptom
olarak tanımlanan menopoz şikayetleri azalıyor.
Menopoz döneminde kadınların yaşadığı sıkıntılar arasında
vajinal kuruluk da öne çıkıyor. Bu nedenle cinsel ilişki sırasında sorun
yaşayabiliyorlar. Araştırmalar, hormon replasman tedavisinin sıcak basmaları ve
vajinal kuruluk biçimindeki menopozal belirtileri gidermede etkili oluyor. “Bu
tedavi aynı zamanda, osteoporoz (kemik erimesi) riskini de azaltabiliyor” diyen
Dr. Ayfer Pepekal Kükrer, menopoz sonrası dönemdeki kadınlar üzerinde yapılan
bir diğer çalışmaya göre de iki haftada bir probiyotik alımının vajinal florayı
(vajinanın kendine has sağlıklı, bakteriyel yapısı) geliştirdiğini ifade
ediyor.
Kendini kötü, üzgün, ağlamaklı hissetme, isteksizlik, ruh
halinde değişiklik, sinirlilik, gerginlik, çabuk öfkelenme, huzursuzluk, panik
hissi, genel performansta azalma, hafızada zayıflama, konsantrasyon zorluğu ve
unutkanlık... Tüm bu belirtiler de kadınlarda menopozun en az fiziksel
şikayetleri kadar yoğun yaşadığı yakınmalar olarak karşımıza çıkıyor.
Kadınlarda durum değişikliklerinin en yoğun yaşandığı dönemlerin doğum ile
menopoz olduğunu belirten Dr. Ayfer Pepekal Kükrer, “Bu dönemlerde östrojen hormon
düzeyinde de çok hızlı oynamalar yaşanıyor” diye bilgi veriyor.
Kemik erimesi (osteoporoz)
Menopoz döneminde rahim fonksiyonlarının durması ve
östrojen hormonunun üretiminin kesilmesi, yaşla bağlantılı olarak kemik kaybını
hızlandırır ve osteoporozun yani kemik erimesinin şiddetini artırıyor.
Kadınların osteoporozdan korunmak için alternatif tedavileri tercih ettiği,
egzersizin ve soya ürünlerinin etkili olduğunu kaydeden Dr. Ayfer Pepekal
Kükrer, şöyle devam ediyor:
Şikayetlerle baş etmenin farklı yolları var
Kadınların bu dönemde yaşadıkları sıkıntılarla baş etmek
için çeşitli tedavi yollarına başvurduğunu ifade eden Dr. Ayfer Pepekal Kükrer,
“Bu yöntemler arasında akupunktur, yoga, rahatlama hareketleri, manipülasyon
teknikleri, meditasyon, egzersiz, homeopati yapmayı veya geleneksel Çin tıbbı,
doğal östrojen kaynakları, diyet, vitamin ve mineral desteği almak yer alıyor”
açıklamasında bulunuyor.
YORUMLAR