Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen basın toplantısında
sektörün 2023 vizyonu için önemli açıklamalarda bulunan İstanbul Mobilya, Kağıt
ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Güleç, Türkiye’nin
ihracat hedefinin dünya ihracatından yüzde 1,5 pay almak olduğunu, mobilya
sektörünün ise bu rakamı yüzde 2,5 olarak belirlediğinin altını çizdi.
10 Ekim Salı- Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri
olan mobilya endüstrisinin bugünkü konumuna gelmesi için yoğun olarak çalışan
İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, sektörün
geleceğini konuşmak için 10 Ekim Salı günü Çırağan Sarayı’nda bir basın
toplantısı düzenledi.
“ZİHİNSEL BİR
DEVRİM’E VE ‘EZBER BOZAN’ STRATEJİYE İHTİYACIMIZ VAR”
Basın toplantısında Türkiye’nin 2023 vizyonu
doğrultusunda mobilya sektörünün konumunu detaylarıyla anlatan İstanbul
Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Güleç,
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutlayacağımız bu çok önemli ‘Kilometre taşı’
için her alanda heyecan verici hedefler olduğunun altını çizdi. Bu hedefler
arasında ihracatçıları en fazla heyecanlandıran konunun dünya ihracatından
yüzde 1,5 pay almak olduğunu söyleyen Güleç, mobilya sektörünün ise bu rakamı
yüzde 2,5 olarak belirlediğini aktardı. Türkiye’nin hedeflenen ihracat rakamına
ancak uygun stratejilerle ulaşılabileceğini aktaran Güleç, “2007 itibarı ile
dünya ihracatından yüzde 0,8 pay alan mobilya ihracatımız, 2016 yılında payını
yüzde 1,4’e çıkarma başarısını göstermiştir. 2023 yılı hedefimiz ise dünya
mobilya ihracatından yüzde 2,5 veya üzerinde pay almaktır. Yaptığımız analiz ve
değerlendirmelere göre 2023 yılında 320 milyar dolar civarında bir ihracat
hacmine ulaşacak olan dünya mobilya pazarından almayı hedeflediğimiz pay
yaklaşık 10 milyar dolarlık ihracata karşılık gelmektedir. Bu ihracat
hedefimize ulaşmak üzere uygun stratejileri üretmek; üretim odaklı olmaktan çok
pazar odaklı olmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Mobilya ihracat hacmi hedefimize
ilave olarak kg başına değeri de 7 dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedefimize
ulaşmak üzere tasarıma ağırlık veriyor ve kalite anlayışımızı sürekli olarak
geliştiriyoruz. Bu başarı sayesindedir ki mobilya ihracatçılarımız ‘Bölgesel’
oyuncudan ‘Küresel’ oyuncu olmaya geçti ve pazar payları düşük de olsa dünyada
200’den fazla gümrük bölgesine ihracat yapmaya başladı. Biz bu hedeflere
ulaşacağımıza yürekten inanıyoruz. Çünkü bakış açımızı değiştiren ‘Zihinsel bir
Devrim’e ve ‘Ezber bozan’ stratejiyi benimsedik” dedi.
GÜLEÇ: MOBİLYA
SEKTÖRÜNDE HEDEF VE FIRSAT PAZARLARINI BELİRLEDİK
Mobilya ihracatında en büyük paya sahip olan ‘İstanbul
İhracatçılar Birliği’nin ise ihracat artışını genelde sektör artışının en az
yüzde 10 kadar üzerinde gerçekleştirdiğini söyleyen Güleç, 2017 yılı ihracat
artışında da yine en yüksek payı İstanbul İhracatçılar Birliği’nin aldığını
aktardı. Sektörün yeni pazarlara ulaşarak ihracat gücünü artırması için
‘Küresel İhracat Analizi’ ve elde edilen bulgular doğrultusunda ‘Hedef
Pazarlara Analitik Yaklaşım’ çalışması yaptıklarını aktaran Güleç, “Mobilya
sektöründe hedef ve fırsat pazarlarını daha sistematik olarak belirlemeye
yönelik bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmanın sonucunda da küresel ihracat
analizini takiben yedi ayrı bölgede ayrıntılı hedef pazarlarının analizini
yaptık. Bu pazar araştırmasına göre birinci derecedeki hedef; ABD, Çin,
İspanya, Almanya, Hollanda, Bulgaristan, Cezayir ve Çek Cumhuriyeti’dir. Hedef
pazar olarak belirlenen ilk üç ülke ABD, Çin ve İspanya; bütün cazibesine
rağmen büyüme yapabilmek için daha fazla pazarlama enerjisi sarf edilmesi
tavsiye edilen ‘Daha Yoğun Çaba’ (Try Harder Zone)’ bölgedir. Ve fakat Almanya,
Hollanda, Bulgaristan, Cezayir ve Çek Cumhuriyeti, Türkiye’nin rekabet gücü
nispi olarak daha yüksek olup, ‘Büyüme’ stratejilerinin hayata geçirilmesi
tavsiye edilen bölgeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Öte yandan bu ülkelerin
yanı sıra Katar, Romanya, İngiltere ve Suudi Arabistan, diğerlerine nazaran
daha dinamik pazarlar olması nedeni ile nispi bir öneme sahip iken bunlara
ilave olarak yüksek ithalat artış hızları nedeni ile Pakistan, Filipinler,
Etiyopya ve Mali fırsat pazarları olarak belirlenmiştir.”
YORUMLAR