Oysa burun
tıkanıklığı devam ederse ağız kuruluğundan koku ve tat alma bozukluklarına, sık
sık geçirilen boğaz enfeksiyonlarından uyku sorunlarına, cinsel problemlerden
ses kalitesinde düşüklüğe kadar pek çok önemli sorunlara yol açabiliyor.
Acıbadem Altunizade Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr.
Murat Topdağ bu nedenle burun tıkanıklığında kalıcı çözümün şart olduğuna
dikkat çekerek, “ Burun tıkanıklığı bir hastalık değil, bir belirtidir. Önemli
olan nokta, bu yakınmaya neden olan sebebi ortaya çıkarmak. Çünkü doğru ve
başarılı bir tedavinin en önemli yolu, doğru tanı konulmasından geçiyor” diyor.
Peki, ama burun tıkanıklığının altında hangi etkenler yatabiliyor? Kulak Burun
Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Murat Topdağ burun tıkanmasına yol açan nedenleri
anlattı, önemli önerilerde bulundu.
1-Burunda kemik ya
da kıkırdak eğriliği
Burun tıkanmasında yapısal etkenlerin erişkinlerde
görülen en sık nedeni, burun kemiği ve kıkırdak eğriliği oluyor. Genellikle de
geçirilen herhangi bir kaza sonucu oluşuyor. Ayrıca yenidoğan bebeklerde de
doğum sırasında burun zedelenebiliyor. Bu nedenle burun deformiteleri ve septum
deviasyonları çok sık görülüyor. Eğer bu durum nefes almayı güçleştirirse
cerrahi olarak tedavi edilebiliyor.
2-Burun eti
Burnumuzun içinde "konka" adı verilen etler
bulunuyor. Bu etlerin görevi burundan geçen havayı soğuksa ısıtmak, sıcaksa
soğutmak, kuruysa nemlendirmek. Konkalar, burnun normal işleyişine göre bazen
büyüyüp bazen de küçülüyorlar. Burun tıkanıklığı yapacak kadar büyümeleri
genellikle alerjik veya iltihabi sebeplere bağlı olarak gelişiyor. Kulak Burun
Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Murat Topdağ burun eti kaynaklı tıkanmalarda, konkaların
küçülmesi için başlangıçta ilaç tedavisi uygulandığını belirterek, “Alerjiye bağlı
konka büyümelerinde alerjinin tedavisi konkanın küçülmesini sağlayabiliyor.
İlaç tedavisinin yeterli olmadığı durumlarda ise ameliyat gerekebiliyor” diyor.
3-Enfeksiyon
Soğuk algınlığı virüsler tarafından oluşturulan bir
hastalık. Soğuk algınlığında burun mukozaları ödemleniyor ve sıvı salgılaması
artıyor. Virüs enfeksiyonları sırasında burnun ve sinüslerin bakteri
enfeksiyonlarına olan direnci azalıyor. Burun akıntısı berrak görünümünden sarı
veya yeşile dönerse bu bakteriyel enfeksiyona işaret ediyor ve mutlaka doktora
başvurulması gerekiyor. Kronik sinüs enfeksiyonlarında ağrı gelişmeyebiliyor.
Fakat burun tıkanıklığı ve burun akıntısı sürekli devam ediyor. Bazı hastalarda
sinüslerden polip denilen yapılar gelişiyor. Hastalık aşağı havayollarına da yayılarak
kronik öksürük, bronşit ve astıma neden olabiliyor. Akut sinüzit genellikle
antibiyotik tedavisine cevap veriyor, kronik sinüzitte ise çözüm çoğunlukla
cerrahi tedavi oluyor.
4-Alerjik rinit
Alerji, bağışıklık sistemimizin polen, ev tozu akarı, hayvan
tüyleri ve bazı besinler gibi yabancı bir maddeyi vücudumuz için tehlikeli bir
madde gibi algılayarak aşırı reaksiyon göstermesi nedeniyle oluşuyor. Alerjiye
hedef olan önemli organlardan biri ise burundur. Alerjik reaksiyon sonucunda
burun tıkanıklığı, peş peşe hapşırma ve burun akıntısı oluşuyor. Polenler
ilkbaharda ve sonbaharda sorun oluştururken, ev tozu ise bütün bir yıl boyunca
rahatsız edebiliyor. Alerjik rinit için en ideal tedavi, mümkünse şikayetlere
neden olan etkenlerden uzak durmak. Çeşitli medikal tedavilerle hastada görülen
yakınmaları büyük oranda tedavi etmek mümkün olabiliyor.
5-Vazomotor rinit
Burundaki kan damarlarıyla ilgili burun tıkanıklığı
sebebidir. Alerji, enfeksiyonlar ve bunlara bağlı nedenler, burun damarlarının
genişlemesine ve vazomotor rinite yol açabiliyor. Bunların yanı sıra stres,
tiroit fonksiyonlarında yetersizlik, hamilelik, bazı tansiyon ilaçları, doğum
kontrol hapları ve bazı burun açıcı damlalarının aşırı ve uzun süre kullanımı
diğer sebepler arasında yer alıyor. Medikal tedaviden sonuç alınamayan
durumlarda cerrahi seçenekler düşünülebiliyor.
6-Tümörler
Burnun içerisinde bulunan tümörler, acil olarak tedavi
uygulanması gereken ve ciddi burun tıkanıklıkları yaratan durumları
oluşturuyor. Daha önce burun tıkanıklığı şikayetleri olmayan, herhangi bir
enfeksiyon ya da travma öyküsü bulunmayan kişilerde, sonradan ortaya çıkan,
özellikle tek taraflı burun tıkanıklıklarında ve tek taraflı tekrarlayan burun
kanaması durumlarında bir an önce hekime başvurmak çok önemli. Kulak Burun
Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Murat Topdağ öncelikle endoskopik muayene ve ileri
görüntüleme yöntemleriyle ve gerekli görüldüğünde yapılan biyopsi ile kesin
tanıya ulaşılarak gerekli tedavilerin hızlıca uygulanması gerektiği uyarısında
bulunuyor.
7-Çocuklarda en
sık görülen nedeni: Geniz eti
Doç. Dr. Murat Topdağ çocukluk çağı burun tıkanıklıklarının neredeyse tamamının halk arasında “geniz eti” diye de tabir edilen adenoid dokularının büyümesinden kaynaklandığını belirtiyor. Geniz eti dokusu normalde her çocukta bulunan, 2 yaş civarı büyümeye başlayıp 7-8 yaş sonrasında küçülme sürecine giren ve 12-14 yaşına gelindiğinde kaybolan bir lenfoid yapı. Geniz eti büyük olan çocuklar geceleri sesli nefes alıyor, hatta horluyorlar. Bunun yanı sıra bu çocuklar sürekli olarak ağızlarından nefes almak zorunda kalıyorlar. Geniz eti nedeniyle burun tıkanıklığı sorunu yaşayan çocuklarda yüz kemiklerinin gelişiminde bozulma, sık üst solunum yolu enfeksiyonları ve orta kulak enfeksiyonları gibi problemler de gelişebiliyor. Oluşan bu problemlerin yıl içerisinde çok sık tekrar etmesi ve kronikleşmesi durumunda geniz etinin cerrahi olarak alınması gerekebiliyor.
YORUMLAR