ROP’un erken doğan bebeklerde, gözün retinal damarlarının
anormal gelişimine bağlı oluşan ve tüm dünyada çocukluk çağındaki körlüğün en
sık nedenleri arasında yer alan bir göz hastalığı olduğunu belirten Dr. Öğretim
Üyesi Ayşegül Çömez, “Hastalığın erken tanınması, zamanında ve uygun şekilde
tedavisi görme kaybını engelleyerek çocuğun gelişimsel sürecine katkıda
bulunmakta ve yaşam kalitesini artırmaktadır.” dedi.
Günümüzde, yenidoğan bakım standartlarının artması ile
birlikte çok erken doğan bebeklerin de hayatta kalma oranlarının arttığına ve
ROP hastalığının da buna bağlı olarak giderek arttığına dikkat çeken Dr.
Öğretim Üyesi Çömez, “Bir bebek doğumda ne kadar küçükse ve ne kadar erken
doğmuşsa bebeğin ROP geliştirme olasılığı o kadar yüksektir. Ayrıca
yoğunbakımda ne kadar uzun süre takip edilmişse ve bu süre içinde geçirdiği
enfeksiyonlar, akciğer ve kalp problemleri ile diğer sistemik hastalıkları ne
kadar fazla ise ROP hastalığı gelişme riski o kadar fazladır.” diye konuştu.
32 haftadan daha erken doğan bebeğin, doğum sonrası 4.
Haftada yani en geç 28 günlükken ROP tanı ve tedavisinde deneyimli bir göz
hekimi tarafından muayene edilmesi gerektiğinin altını çizen Dr. Öğretim Üyesi
Çömez, “Daha sonraki kontrol muayenelerinin sıklığı ise ilk muayenede saptanan bulgulara
ve varsa mevcut ROP’un evresine göre planlanır. Ailelerin bu kontrol muayene
planlarına dikkatlice uyması, bebekleri zamanında kontrole getirmesi hayati
derecede önemlidir. Zamanında tanı ve tedavisi yapılmazsa körlük riski yüksek
bir hastalık olduğundan hastalığın erken tanınması ve zamanında uygun şekilde
tedavi edilmesi çok önemlidir.” ifadelerini kullandı.
Retina tabakasının damarları etkileyen ROP hastalığının 5
evresi bulunduğuna dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Çömez, “1. ve 2. Evre’de
hastalık kendiliğinden gerileyebilir ancak çok yakın takip edilmelidir. Bu
bebekler ROP hastalığı tamamen iyileşene kadar ve retina damarlarının
olgunlaşması tamamlanıncaya kadar takip edilmelidirler. Ancak 3'üncü evreden
itibaren ROP hastalığının lazer uygulaması veya göz içi enjeksiyon uygulamaları
ile tedavisi yapılmaktadır. Tedavi yapılmadığında hastalık ilerler ve son
aşamada yani Evre 4-Evre 5'de retina tabakası geri dönüşümsüz olarak zarar
görür. Amacımız hastaları bu evrelere ilerlemeden erken tanı ile zamanında tedavi
etmektir. Çünkü bu evrelere ilerlediğinde artık ameliyatla düzelme şansı azalır
ve maalesef ki sonunda körlük gelişebilir.” dedi.
Bebeklerin yüzde 80'inde ROP’un kendiliğinden gerilediğini
belirten Çömez, “Ancak gerilemeyen vakalarda zamanında müdahale için tarama ve
düzenli takip şarttır. Sonuçta prematüre retinopatisi zamanında tanı ve
tedavisi yapılmadığında körlüğe kadar gidebilen ciddi bir sağlık sorunudur.”
diye konuştu.
ROP hastalığının tanı ve tedavi süreçlerinin yürütüldüğü
merkezlerinin deneyimli bir göz kliniği ve yenidoğan yoğunbakım ünitesi içermesi
gerektiğini ifade eden Dr. öğretim üyesi Ayşegül Çömez, KSÜ Tıp Fakültesi
Hastanemize son yıllarda kazandırılan tıbbi cihazlarla güçlendirilen ROP
hastalığının tanı ve tedavisinde deneyimli hocaları ile hizmet veren göz kiniği
ve yenidoğan yoğunbakım ünitesi bulunduğunu söyledi.
“Tıp Fakültesi Hastanesi Yenidoğan Yoğunbakım Ünitesi
Sorumlusu Doç. Dr. Sadık Yurttutan hocamızın da desteği ile uzun yıllardır sadece
kendi şehrimizde ki hastalara değil, Adıyaman, Osmaniye, Hatay gibi çevre
illerden gelen ROP problemi yaşayan hastalara hizmet sunan bir bölge
merkeziyiz. ROP tanı ve tedavisi için tüm bölgeden hasta kabul ediyoruz.
Şehrimizdeki hastalarımız da başka şehirlere gitmek zorunda kalmadan tanı ve
tedavi hizmetinden yararlanıyorlar.” dedi.
Erken doğan bebeklerin ROP hastalığı geçirsin veya
geçirmesin, daha sonra ki yaşamlarında retina dekolmanı, miyopi (miyop),
şaşılık ve ambliyopi (tembel göz) gibi bazı göz problemleri geliştirme riski,
zamanında doğan bebeklere göre daha yüksek olduğuna dikkat çeken Dr. Öğretim
Üyesi Çömez, “Bu durumdaki bebeklerin göz kontrollerine takip eden alanında
uzman göz doktorlarının önerisi ile belli aralıklarla devam etmesi
gerekmektedir. ROP kontrollerini tamamlayan bebekler 9.ay ve 1 yaşta mutlaka
göz kontrolleri yapılmalı ve daha sonra en az yılda bir kez okul öncesi döneme
kadar takip edilmeli.” şeklinde konuştu.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan üniversitemiz
Rektörü Prof. Dr. Niyazi Can, bölge hastanesi olma hedefi doğrultusunda Sağlık
Uygulama ve Araştırma Hastanesinin fiziki ve teknolojik altyapısını
geliştirerek, deneyimli uzman personel kadrosunu güçlendirdiklerini söyledi.
Yapılan yenilikler doğrultusunda teşhis, tanı ve tedavi
süreçlerinde hastanemiz klinik ve servislerinde önemli gelişmeler yaşandığını
belirten Rektör Can, “Dünyada yenidoğan bakım standartlarının artması ile erken
doğan bebeklerin hayatta kalma oranları da arttı. Bütün bu gelişmeler ışığında
hastanemizde ROP tanı ve tedavi süreçlerinde de önemli gelişmeler yaşandı. Yeni
tedavi hizmetlerini vatandaşlarımızla buluşturan başta Dr. Öğretim Üyesi
Ayşegül Çömez olmak üzere yeni başarılara imza atan bütün hekimlerimize
teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum.” diye konuştu.
YORUMLAR