Prof. Dr. Orhan: “İşitme duyusu insanları psikolojik, akademik...

Prof. Dr. Orhan: “İşitme duyusu insanları psikolojik, akademik ve sosyal yönden geliştirir”

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi (Tıp Fakültesi Hastanesi) Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsrafil Orhan, ‘3 Mart Dünya Kulak ve İşitme Günü’ nedeniyle bilgilendirme yazısı yayımladı.

05 Mart 2021 - 03:22

3 Mart 1847 tarihinde İskoçya’da dünyaya gelen Alexander Graham Bell’in doğum tarihi tüm dünyada ‘’3 Mart Dünya Kulak Ve İşitme Günü’’ olarak kutlandığını belirten Prof. Dr. İsrafil Orhan, “Graham Bell, işitme engelli olan annesi ve eşi için bir işitme cihazı icat etmeye çalışırken tesadüfen telefonu icat ederek her an milyonlarca kişinin aradaki mesafelere takılmadan birbirleri ile iletişim kurmalarını sağladı.” dedi.

Alman filozof Immenual Kant’ın ‘Görmemek insanı eşyadan ayırır, duymamak ise insanı insandan ayırır.’ sözlerini hatırlatan Prof. Dr. Orhan, “Alman filozof Immenual Kant’ın da belirttiği gibi çevremizle iletişim kurabilmek için hem görmeye, hem de işitmeye ihtiyacımız vardır. İşitme duyusu insanları psikolojik, akademik ve sosyal yönden geliştiren;  topluma adapte eden, bulunduğu ortamlarda kendini ifade etmesini ve karşısındakini anlamasını sağlayan bir duyudur. Kısaca insanların birbirleriyle normal ve doğru bir iletişim kurabilmesi için öncelikle sağlıklı bir işitme duyusu gereklidir. İletişimin gerçekleşebilmesi için ise öğrenilebilen bir davranış olan konuşmaya ihtiyaç vardır. Konuşmanın öğrenilebilmesi de ancak sağlıklı bir işitme ile mümkündür. Sağlıklı bir işitme duyusuna sahip olan çocuk, iletişim metotlarından en kolay öğrenilen davranış olan konuşma yetisini, çevresindeki bireylerden özel bir çaba sarf etmeden öğrenir. Çocuk doğduğu andan itibaren çevresindeki bireyler farkında olmadan çocuğa konuşmayı öğretirler.” diye konuştu.

İşitme kaybının işitme bozukluğunun bir sonucu olduğunu ifade eden Prof. Dr. Orhan, “İşitme duyusunun kaybı bireyin özellikle bebeklik döneminde konuşmayı öğrenebilmesi açısından çok ciddi bir problemdir. İşitme engeli neticesinde doğru ve etkili bir konuşmaya sahip olamayan, konuşmayı öğrenemeyen bireyler çevreleriyle iletişim kurmakta zorluk yaşarlar. İşitme kaybı olan çocuklarda akademik başarısızlıklar, psikolojik ve sosyal gelişim sorunları görülebilir.” dedi.

Türkiye’de dünyaya gelen her bin bebekten 1 ila 3’ünün işitme kaybı ile karşılaştığını kaydeden Prof. Dr. İsrafil Orhan, “Çocukluk döneminde geçirilen hastalıklar, kulak enfeksiyonları, kazalar ve kullanılan bazı ilaçlar nedeniyle bu oran binde 6’ya çıkmaktadır. Yeni doğan döneminde ülkemizde büyük bir başarı ile yürütülen ulusal yeni doğan işitme taramaları ile erken dönemde işitme kayıpları tespit edilen çocuklar, işitme cihazı ya da ‘koklear implant’ adaptasyonu neticesinde yaşıtları gibi normal gelişim gösterebilmektedir. Okul dönemi işitme taramaları ile de özellikle çocukluk çağında kazanılmış işitme kayıplarının önüne geçilmesi hedeflenmektedir.” şeklinde konuştu.

KSÜ Tıp Fakültesi Hastanesinin her geçen gün teknolojik cihazlar ve güçlenen kadrosuyla vatandaşlara hizmet sunduğunun altını çizen Prof. Dr. İsrafil Orhan, “Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Kliniği, yeni doğan işitme tarama referans merkezi olup bünyesinde bulunan tıbbi cihaz ve alt yapısıyla bölgeye hizmet vermekte, işitme kayıplarının her türlü tanı ve tedavisini mümkün kılmaktadır. Ayrıca doğuştan işitme kaybı olan çocuklar erken tanıyla tespit edilip gerekli cihazlar veya ‘koklear implant ‘ ameliyatı yapılarak topluma kazandırılıyor.” ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x