Fiziksel aktivitenin sağlık üzerine olumlu etkileri
saymakla bitmiyor.Egzersiz yüksek tansiyon, şeker hastalığı, aşırı kilo,
kolesterol ve hareketsizlik gibi risk faktörlerini önlemeye yardımcı oluyor. Kişinin
ruhsal dengeyi korurken enerji seviyesini geliştirip stresten uzaklaşmaya
katkıda bulunuyor. Kemik ve kas sağlığını destekleyen egzersiz, kan basıncını
düşürüyor ve vücutta oluşan toksinlerin dışarı atılmasına yardımcı oluyor. Son
yıllarda sıcak yaz günlerine rastlayan ve oruçlu geçilen sürelerin uzadığı
Ramazan ayında egzersizin tartışılan bir konu olduğunu söyleyen
DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzman Fizyoterapist Recep Lokmaoğlu, kişinin
bir sağlık sorunu yoksa Ramazan süresince daha önce yapılan egzersiz ve
fiziksel aktivitelere devam etmesinde bir sakınca olmadığını ifade ediyor.
İftar öncesi veya iftarı takip eden saatlerde (1-2 saat
sonra) yapılacak yürüyüşlerin sağlıklı yaşam için en kolay ve ideal olan
egzersiz olduğunu belirten Lokmanoğlu, bu dönemlerde yapılacak sporun ardından
su içilip, yemek yenilebileceği için aç karnına egzersiz yapmanın olumsuz
etkileri daha az hissedileceğini söylüyor. Eğer iftarın ardından aktivite
yapılacaksa iftarda fazla yağlı, sindirimi zor besinler tüketilmemesi ve spor
için yemeğin üstünden 1-2 saat geçmesinin beklenmesi gerektiğini hatırlatan
Lokmanoğlu,aktivitenin ardından tekrar hafif besinler yenilebileceğini
anlatıyor.
Vücuttaki su kaybı
kas gücünü de azaltıyor
İftarın ara öğün ile bölünmesinin hem iftarı takiben
yapılan egzersizde oluşabilecek olası olumsuzlukları engelleyeceğini hem de
metabolizma ve sindirim sistemi açısından daha ideal olduğunu belirten
Lokmanoğlu, oruçluyken gereğinden fazla ve zamansız yapılacak egzersizin
yararından çok zararı olacağının da altını çiziyor. Lokmaoğlu, sözlerini şöyle
sürdürüyor: “Bilinçsiz ve ağır bir antrenman yapmak, ciddi miktarda fazladan
sıvı harcanmasına neden olacağı için oruç tutmayı zorlaştırır. Ayrıca vücutta
sıvı eksikliği yaşanacağı için antrenman performansı da kayda değer oranda
düşer. Yüzde 3 su kaybında bile kas gücünüz yüzde 12 oranında azalır. Ayrıca
antrenmanların uzun ya da zorlayıcı olması durumunda aşırı su kaybı
gerçekleşirse felç, kalp krizi gibi çok daha olumsuz ve hayati sorunlara bile kapı
açar.”
Sahurdan birkaç
saat sonra egzersiz yapılabilir
Uzm. Fzt. Recep Lokmaoğlu, antrenman saati olarak
sahurdan birkaç saat sonrası (sabah) veya gün içi yerine sporcuların
kayıplarını rahatlıkla yerine koyabilecekleri iftardan önceki saatleri veya
iftar ile teravi arası zamanı tercih etmeleri gerektiğini hatırlatıyor.
Antrenman saatindeki bu değişikliğin vücudun biyolojik saatinin de değişmesine
neden olduğunu ifade eden Lokmanoğlu, “Vücudun buna uyum sağlaması 7-10 gün
sürebilir. Dolayısıyla sportif performans açısından etkilenimin en önemli
olduğu dönem oruç tutulan ilk haftalardır. Ramazanda antrenmanın dozunun,
şiddetinin azaltılması uyum sürecinin daha sorunsuz geçmesini sağlayabilir”
diyor.
YORUMLAR