Gastrit
ile bir arada görülüyor
Gastrit belirtileri, reflüyle benzerlik gösterir.
Ancak gastrite bağlı olanlar daha çok açken ortaya çıkan, midede kazınma, yanma
hissiyle kendini gösteren, bazen gece uykudan uyandıran uzun süreli ağrılar
olabilir. Halbuki reflüde şikayetler daha çok yemekten sonra başlar. Daha mideden
çok yukarı doğru ekşime şeklinde ortaya çıkar. Çoğunlukla hastalarda gastrit
ile reflü bir arada görülür.
Bu
belirtilere dikkat;
§ Göğsün ön tarafında, midenin üst bölümüne
karşılık gelen bölgede yanma, ekşime ile boğazda yanma hissi
§ Ağza acı su gelmesi
§ Geğirti
§ Ses kısıklığı
§ Boğazda dolgunluk ve gıcık hissi
§ Ağız kokusu
§ Geçmeyen öksürük
§ Yutma güçlüğü ve yutarken yiyeceklerin
takılma hissi
§ Tedaviye iyi yanıt vermeyen astım
tekrarlayan astım nöbetleri
§ Tedavi edilemeyen larenjit ve farenjit
Kansızlık
reflü belirtisi olabilir
Midede ekşime, yanma, sırta vuran ağrı, yediklerin
boğaza gelmesi varsa reflü teşhisi daha kolay konulur. Eğer hastada kansızlık,
yutma güçlüğü, lokmaların zor geçmesi, yutarken ağrı duyma, kilo kaybı, erken
doyma gibi birtakım şikayetler varsa mutlaka endoskopi yapılması gerekir. Şikayetlerin
reflüye bağlı olup olmadığını anlamak için 24-48 saat boyunca yemek borusuna
kaçan asidin ölçülmesi için de ayrı testler yapılır. Bu testlerde yemek borusunun
hem alt hem de üst tarafına çipler yerleştirilerek asidin ne kadar yukarıya, ne
kadar süre ile çıktığı ve ne kadar şiddetli olduğu gözlemlenir.
Kanser
türüne zemin hazırlayabilir
Gastroözofagial reflüde, yapılan endoskopide yemek borusunun alt-orta
tarafında reflüye bağlı doku hasarı, yani bölgede küçük yaralar, ülserler görülür.
Uzun süre devam eden reflülerde ise “Barret özofagus” denilen, yemek borusu ile
midenin birleştiği noktadaki mukozada birtakım hücresel değişiklikler ortaya
çıkabilir. Bunlar da ileride bir kanser türüne zemin hazırlayabilir. Dolayısıyla
söz konusu durumun tespiti için endoskopi yaparak tanıyı koymak büyük önem
taşımaktadır.
Tedavi
süresinin planlanması önemli!
Çoğunlukla hastalarda yeme alışkanlığı, kilo,
günlük yaşamda dikkat edilmesi gereken düzenlemeler yapıldıktan ve ilaç
tedavisine başlandıktan sonra şikayetler kesilir. Önemli olan hastaya bu
tedavinin ne kadar süre ile verileceğidir. Çünkü ilaç alındığı sürece
şikayetler ortadan kalkar, ilacı kesildikten sonra tekrar başlayabilir. Bunu
engellemek için reflüye yol açan başta diyet ve beslenme tarzı olmak üzere
yaşam tarzındaki değişiklikler yapılmalıdır.
Her hastaya farklı tedavi uygulanır. Bazı
hastalarda ilaçlar yeterli olmayabilir ya da hasta ilaçları çok uzun süre
kullanmak zorunda kalabilir. Bu durumda hastalar reflü cerrahisine
yönlendirilebilir.
Yaşam
tarzında yapılan bu değişiklikler hastalara konfor sağlıyor
1. Kilo fazlalığı varsa mutlaka kilo verilmeli
2. Yemek saatleri ve beslenme düzeni
değiştirilmeli
3. Yemeklerde mide çok fazla doldurulmamalı
4. Özellikle yatmadan en az 3 saat önce sulu ya
da katı gıda alımı kesilmeli
5. Geceleri uyandıran ve uyku-apneyi tetikleyen
reflüde, yatağın başı 15-20 cm kadar yükseltilerek uyunmalı
6. Portakal, limon gibi asitli meyve suları
içilmemeli
7. Kızarma yiyecekler, yağlı kremalar, yağlı
peynirler, bol salçalı yemekler, alkolü içecekler, kahve, çay, asitli içecekler,
çikolata, cipsler, şekerli ve yağlı çörekler, tatlılar, soğan, sarımsak mümkün
olduğu kadar az tüketilmeli
8. Sigara kullanılıyorsa bırakılmalı
9. Reflü şikayetleri fark edildiğinde mutlaka
doktora danışılmalı.
YORUMLAR