Oruç ibadetini yerine getirecek vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Dr. Öğretim Üyesi Murat Şahin, oruca başlamadan, oruçluyken ve sonrasında yapmaları gerekenlerle ilgili bilgiler verdi.
Özellikle diyabet hastaları ile ilgili detaylı açıklamalarda bulunan Şahin, bu hususta doktor tavsiyesinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi.
‘Diyabet hastaları oruç tutmalı mı?’ sorusunu cevaplayan Şahin, kronik hastalığı olanların Ramazan Ayında dikkat etmesi gereken hususları şöyle sıraladı: “Diyabet hastalığı kan şekeri yüksekliği ile birlikte giden bir hastalık olmakla birlikte bu hastalarda aynı zamanda kan şekeri düşüklüğü de sık yaşanmaktadır. Dolayısıyla bu hastalık grubu uzun süreli açlıkta kan şekeri düşüklüğü açısından risk altındadır. Ancak yapılan çalışmalarda müslüman birçok diyabetik hastanın oruç tutmayı tercih ettiği bilinmektedir dolayısıyla bu hastaların Ramazan öncesinde değerlendirilmesi ve gerekli önerilerde bulunması Ramazan Ayını güvenli bir şekilde geçirmelerini sağlayabilir. Bazı diyabet hastaları Ramazan’da olumsuz etkilenme açısından yüksek riskli olarak kabul edilmektedir ve bu hastalarda oruç tutulması önerilmemektedir. Bu hastalar arasında Tip 1 Diyabet’i olanlar, kan şekeri düzensiz seyredenler, kan şekeri düşmesini fark edemeyenler, son 3-4 ay içinde şiddetli kan şekeri düşmesi yaşayanlar, diyabetin yanı sıra kalp yetmezliği veya böbrek yetmezliği bulunanlar ve gebe olanlar bulunmaktadır. Bu hastalarda kesinlikle oruç tutulması önerilmemektedirler. Diyabet tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar hastalarda düşük kan şekeri riskini arttırmaktadır dolayısıyla tedavide bunları kullanan hastalarda risk altındadırlar ve Ramazan’da oruç tutmak istiyorlarsa öncesinde mutlaka hekim tarafından değerlendirilmeli ve gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.”
“SAĞLIKLI İNSANLARDA RAMAZAN SIRASINDA BESLENMELERİNE DİKKAT ETMELİDİR”
Sağlıklı insanlarında oruç öncesinde ve sonrasında beslenmelerine çok dikkat etmeleri gerektiğini ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Murat Şahin, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Oruç tutulması insanlarda sıvı alımını kısıtladığı için yemenin serbest olduğu sürelerde yeterli sıvı alımına dikkat edilmelidir, sıvı ihtiyacı aynı zamanda sudan zengin çorba gibi yemeklerden de karşılanabilir. Ramazanda iftar ve sahurda yeterli karbonhidrat, protein ve yağ içeren dengeli yemekler yenilmelidir. Genel olarak kızartılmış yağ ve şeker oranı çok yüksek işlenmiş gıdalardan uzak durulmalıdır. Oruç tutacak insanlara sahur yapılması önerilmektedir. Özellikle yaşlı insanlar, gebeler emziren kadınlar ve oruç tutmayı tercih eden daha küçük yaştaki insanlar gibi oruçtan daha fazla etkilenebilecek insanlarda sahur daha önemli hale gelmektedir. Sahurda daha hafif şeyler yenilmelidir. İftarda özellikle yoğun oranda şeker ve yağ içeren tatlılardan kaçınılmalıdır tatlı tercihlerinde sütlü tatlılar gibi daha hafif tatlılar tercih edilmelidir. Ramazanda yemeklerde bir diğer kaçınılması gereken şeyde fazla tuz alımıdır. Özellikle yemekler hazırlanırken tuz mümkün olduğu kadar az miktarda kullanılmalıdır. Yemek yerken mutlaka yavaş bir şekilde yemeli ve yüksek miktarlarda yemek yenilmemelidir, aksi takdirde çok aşırı yemek yeme hazımsızlık ve mide problemlerine yol açabilecektir. Ramazanda yine egzersiz de önemli unsurlardan birisidir ve nasıl Ramazan dışında herkese egzersiz yapılması öneriliyorsa Ramazan sırasında da egzersize devam edilmesi akşamlar yürüyüşe çıkılması gibi aktiviteler önerilmektedir.”
YORUMLAR