Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Başkan Yardımcısı
Cengiz Halil Çiçek, Sanko Park AVM yetkilileri, sanatçı ve
sanatseverlerin katıldığı sergi açılışında yaptığı konuşmasına, bir hafta önce
vefat eden suluboya resim sanatının büyük ustası Mustafa Bencan’ı anarak
başladı. Galerinin 2004 yılında açıldığını
ve şimdiye kadar 200’e yakın sergi açıldığını anımsatan Çiçek, “Özel Sanko
Okulları öğrencilerinin sergilerine ev sahipliği yapılması amacıyla açılan
Sanko Sanat Galerisi, istikrarlı bir şekilde gelişimini sürdürdü ve bugün
ülkemizin nadide sanatçılarının buluşma noktası haline geldi” diye konuştu. Ressam
Halil Coşkun ise sanata ve sanatçıya ulaşım amacıyla galeri açan Sanko’ya
şükranlarını sundu. “Bu üç beş kelime ile anlatılacak bir şey değil” diyen
Coşkun, son 30 yıldır soyutlanmış güvercin figürleri yaptığını söyledi.
TEK TERCİHİM RESİM OLDU
Ankara’da
atölyesinde çalışmalarını sürdüren Coşkun, ortaokul ve lise yıllarında resmin kendisi için büyük
bir tutku olduğunu ve arkadaşlarının okul dışında futbol oynarlarken kendisinin
resim yaptığını kaydetti. “Sanatçı öğrendikçe daha çok kendine dönen ve
yalnızlaşandır” diyen Coşkun, şöyle devam etti: “Henüz ortaokuldayken mecmualardan
kopyalama yapardım. Ailem çalışmalarımı ilgi ile izlerdi. Bu tutkumu bildiği
için babam bütün mecmuaları alırdı. Lise son sınıfa geldiğimde resmin akademik
eğitimini almaya karar verdim ve tek tercihim resim oldu. Üniversite yıllarında
resim benim için vazgeçilmez bir tutkuya dönüştü.
Okulun tatil
olduğu zamanlarda bile geç saatlere kadar resim yapardım. Mezuniyetimden sonra
öğretmenliğe başladım. Fakat sanat ortamlarında olma isteğim daha ağır bastı ve
öğretmenlikten istifa edip Ankara’ya yerleştim. Yüksek lisansımı Hacettepe
Üniversitesi’nde tamamladım. Atölyemi kurdum ve halen çalışmalarımı sürdürüyorum.” Resmi ve özel koleksiyonlarda eserlerinin
bulunduğunu anlatan Coşkun, “Resimlerimdeki kuş, kendine ait yuvada dış
dünyadan soyutlanmış, bir bakıma inzivaya çekilmiş, dıştan gelen tüm
kötülüklere karşı etrafını saran dalların arasında kendine bir zırh oluşturmuş
ve böylece kendi mekânında özgürlüğe kavuşmuştur. Boşlukta kendi başına korkusuzca
durabilmektedir” ifadelerini kullandı.
RESİM
YAPMAK BENİM İÇİN HAYATIN ANLAMI VE VAR OLMA BİÇİMİ
Tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle yapılmış 42 farklı ölçülerde eserinin
yer aldığı serginin kendisi için anlamlı olduğunu vurgulayan Coşkun, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“Bir sanat yapıtının gerçek değeri, sanatçının yaşantısına ait tüm
verilerin toplamında yattığı yaygın bir yaklaşımdır. Sanatçı, doğadaki somut
biçimlerden başlayıp adım adım gözle görünür bir değişimle betimlediği her
nesneyi ‘soyut dilde’ biçimlenene kadar yüzeye aktarıp, gizemi düşünceye,
düşünceyi düşe, düşü ise gerçeğe doğru hızlıca, tıpkı bir film şeridi gibi
sürüklemektedir. Resim yapmak benim için hayatın anlamı ve var olma biçimidir.
Resim yapmadan kendimi yaşamamış gibi hissediyor ve varlığımı sorguluyorum.”
Konuşmaların ardından ziyaretçiler arasında bulunan İTÜ Tekstil Mühendisliği bölümü
öğrencisi Yunus Emre Dağdeviren, SANKO Holding tarafından bastırılan ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nin bilimsel yayını olan“Belkıs Zeugma ve Mozaikleri” isimli bilimsel yayını, sanatçı Halil
Coşkun’a takdim etti. Coşkun’un Sanko Sanat Galerisi’ndeki sergisi, 17 Kasım’a
kadar her gün 10.00 – 22.00 saatleri arasında gezilebilecek.
HASAN ÇOŞKUN KİMDİR?
Sivas
Divriği’de1963 yılında doğan Coşkun, 1985’te Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim
Fakültesi Resim Bölümünden mezun oldu. 1987 – 1990 yılları arasında Hacettepe
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Anasanat Dalında yüksek lisans
programını tamamladı. Resmi ve özel koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı,
Ankara, İstanbul, Bodrum, Bursa, Eskişehir ve İzmir’de 1994-2014 yılları
arasında 20 kişisel sergi açmış olup, çalışmalarını Ankara'daki özel
atölyesinde sürdürmektedir.
Coşkun,
Şefik Bursalı Resim Yarışmasında 2009 ve 2012 yıllarında iki kez ödül almıştır.
YORUMLAR