Tiroit bezi hastalıkları arasında en sık görülenlerden
biri tiroit nodülleridir, bunlar her zaman kansere işaret etmeyebilir. Tiroidinde
nodül olan bir hastanın kanser riski, bu nodülün yapısına göre
belirlenebilmektedir. Bu kanserinin farklı türleri bulunmaktadır. Papiller ve
foliküler tipleri en sık rastlanılanlardır.
Nodülle birlikte
ses kısıklığı varsa dikkat!
Tiroit kanseri bazen bir belirti vermeyebilir. Tiroit
bezinden kaynaklanan hastalıkların doğru teşhisinde belirtilerin yanı sıra, kişisel
risk faktörlerinin ve aile öyküsünün de değerlendirilmesi önemlidir. Tiroit
kanserinin belirtileri arasında nodül oluşumu önemli bir yer tutmaktadır. Tabi
her nodül kanser demek değildir.
Tiroit kanseri
belirtileri arasında;
· Tiroit nodülüyle birlikte ses kısıklığı ya da
çatallaşma,
· Boyunda dolgunluk, şişkinlik ve ağrı,
· Nefes almada ya da yutmada güçlük,
· Nodülle birlikte boyunda lenf bezleri varsa,
Hasta yaşamının daha önceki evrelerinde boynuna veya
boynunun çevresine herhangi bir şekilde radyasyon almışsa, bu nodüllerin
kanserle ilişkili olma olasılığı çok daha fazladır.
Böyle hastalarda nodülle karşılaşıldığı zaman, çok küçük,
masum görünüşlü olsa bile, daha ileri incelemelerin yapılması gerekir. Kesin
tanının konmasında kullanılan, ultrason ve iğne biyopsisi son derece güvenli
yöntemlerdir. Ayrıca, fonksiyonel olarak değerlendirilen ve sintigrafide aktif
olarak görülen nodüller sıcak, aktif olmayanlar ise soğuk nodül olarak sınıflandırılır.
Kanser açısından soğuk nodüller çok daha fazla risk içerir.
Nodüllerin görüntüsü
ve yapısı önemlidir
Nodülün ultrasondaki görünüşünün yanı sıra boyutu da önemlidir.
Genellikle 1 cm’nin üzerindeki bir nodül, ultrasondaki görünüşü nasıl olursa
olsun yine de bir risk içermektedir. Böyle bir nodülde iğne biyopsisi yapılarak
tanıya gidilmektedir. Nodül 1 cm’den küçük olsa bile, ultrasonda riskli görülüyorsa
veya kanserle ilişkili bir belirti gözleniyorsa, o zaman bu nodüllere de iğne
biyopsisi yapılmaktadır. Nodüllerin iyi huylu olup olmadığı biyopsi ile
belirlenmektedir. Biyopsi yapıldıktan sonra, sonuca göre hastanın tedavisine
devam edilmektedir.
Nodüle tanı konulamazsa riskli sınıfa giriyor
Bazen, alınan biyopsi materyalinin yetersiz olduğu ve
yeniden biyopsinin yapılması gerektiği durumlar olabiliyor. Bazen de, biyopsi
materyali yeterli olmasına rağmen bir tanı konamayabilir. Böyle bir durumda tanı
konamayan nodüller yine riskli sınıfına sokulur ve ona göre cerrahi işlem
yapılır. Sonucu iyi gelen nodüller için bir sıkıntı yoktur, kanser teşhisi
konulan nodüller içinse tedaviye devam edilmektedir.
Kanserin tipi ve
yayılımına göre cerrahi yapılıyor
Tiroit nodüllerine bir kanser tanısı konmuşsa çoğu zaman cerrahi
işlemle alınması gerekmektedir. Saptanmış olan kanserin tipine göre ve tiroit dokusundaki
yaygınlığına göre tiroit dokusunun bir kısmı ya da tamamı alınmaktadır. Tiroit
dokusunun tamamının alındığı vakalarda, hastanın, tiroit bezinin
fonksiyonlarını yerine getiren ilaçları ömür boyu kullanması gerekmektedir. Kanser
büyük boyutlara ulaşmışsa, kanserli hücreler tiroit nodüllerinin dışına
taşmışsa veya çevresindeki diğer dokuları tutmuşsa o zaman bu hastalara yapılan
cerrahi yeterli olmayacaktır. Bunlara ilaveten radyoaktif iyot tedavisi denilen
tedavinin de yapılması gerekli olmaktadır. Bu tedaviler tamamlandıktan sonra hastalar
takip altında tutulmaktadır.
YORUMLAR