Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre; her
100 çalışandan 32'si kayıtdışı. Bu gerçeğin işçiler açısından önemli olumsuz
sonuçları var. İşçiler, sigortasız çalıştırıldıkları dönem boyunca sosyal
güvenlik haklarından ve devlet destekli sağlıktan mahrum kalıyor. Emeklilik
için gereken prim ve gün eksik kalıyor.
AİLESİNİ DE
ETKİLİYOR
Bu olumsuz tablo sadece sigortasız çalışan işçinin
kendisini değil, eşi ve çocuklarını da etkiliyor. Onlarda sağlık hak
sahipliğinden mahrum kalıyorlar. İşçiler bu durum karşısında çaresiz değil.
Yasayla sağlanan haklar var. Yani sigortasız çalıştırılan işçiler bu haklarını
aramalı. Bunun ilk yolu Sosyal Güvenlik aKurumu'na (SGK) şikayet.
İŞTEN ÇIKMADAN
ŞİKAYET
SGK'nın işçi şikayetlerine göre işlem yapabilmesi için
ise işçilerin işten çıkmamış olmaları gerekiyor. İşten çıktıktan/çıkarıldıktan
sonra yapılan şikayetlerin olumlu sonuç vermediği ifade ediliyor. Ancak,
işçinin elinde yazılı belge var ise işten çıktıktan sonra yapılan şikayetlerden
de işçi lehine sonuçlar çıkabilir.
TESPİT DAVASI
HAKLARI
SGK'ya ve diğer kurumlara şikayetlerden bir sonuç
çıkmazsa çalışanın dava açma hakkı var. İşçiler sigortasız çalıştıkları
sürelerini, işten ayrıldıktan sonra 5 yıl içinde açacakları hizmet tespit
davası ile de tespit ettirebilirler. Mahkemece tespit edilen ücretler ile
çalışma gün sayıları SGK tarafından dikkate alınır ve o işçinin sigortasına
geriye dönük işlenir.
KAZANCI 3 KAT
ARTAR
Çalıştığı işyerinde sigortasız olduğunu iddia ederek
SGK'ya başvuran işçileri, işveren çoğunlukla çıkarıyor. Eğer işyerinde 30'un
altında işçi varsa, SGK'ya şikayeti sebebiyle kişi işten çıkarıldığında işveren
'kötü niyetli' sayılacak ve ihbar tazminatının 3 katı tutarında 'kötü niyet
tazminatı' ödeyecek. Eğer kişi 30 ve üzeri işçinin olduğu bir yerde çalışıyor
ve sigortasız çalıştırıldığını SGK'ya bildirdi diye işten çıkarılıyor ise, 'iş
güvencesi kapsamında' işe iade davasını kazandığında işveren işe iade etmez
ise, o işçiye en az 4 en çok 8 aylık ücreti tutarında 'iş güvencesi tazminatı'
ödemek zorunda kalır.
KIDEM HAKKI VAR
İşverenin işçisini hiç sigortaya bildirmemesi ve sigorta
primlerini ödememesi ve sosyal haklardan mahrum bırakması işçiye haklı fesih
imkanı veriyor. Düşük ücretten bildirim de haklı fesih nedeni. Bütün bu
durumlarda iş sözleşmesini sona erdiren işçi kıdem tazminatını alır. İşveren
her çeşit sigortasız çalıştırma halinde o işçinin kıdem tazminatını da ödemek
zorunda. Yargıtay'ın verdiği kararlar da bu yönde. (GÜNEŞ)
YORUMLAR