Özellikle son yıllarda bel ve sırt
bölgelerinde görülen ağrılardaki artışın en önemli nedeninin hareketsiz yaşam
tarzı ve kilo artışı olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve
Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Semih Akı, “Bunun sonucu olarak bel ve sırt
kasları zayıflayarak bel bölgesine binen yük artıyor. Bel ve sırt ağrısından
korunmak, tedaviden çok daha kolay” dedi.
Değişik nedenlere bağlı olarak farklı bel ağrıları görülse de toplumda bel ağrılarının çoğunlukla bel fıtığından kaynaklandığının düşünüldüğünü söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Semih Akı, “Oysa ki bel ağrılarının çok azı bel fıtığından kaynaklanır. Genellikle genç yaşlarda bir yerden düşme, ağır kaldırma veya spor yaparken ters bir hareket yapma gibi durumlarda aniden ortaya çıkan bel fıtığı, özellikle orta yaş ve üstünde hiçbir zaman tek başına görülmez” açıklamasında bulundu.
Ani başlayan bel
ağrıları fizik tedavi ve istirahat gibi yöntemlerle düzelebiliyor
Genellikle ani başlayan bel ağrılarının çoğunun
istirahat, ilaç tedavisi ve fizik tedavi gibi yöntemlerle tamamen
düzelebildiğini belirten Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Semih
Akı, “Ancak bu tür ağrıları olan bazı kimselerde de bu ağrı kronikleşerek çok daha
uzun sürebiliyor ve fizik tedavi, ilaç veya istirahat gibi yöntemlerle
düzelmeyebiliyor” dedi. Kronikleşen bel ve sırt ağrılarında ilaç ile korse
kullanımı, enjeksiyonlar ve psikoterapi tedavi yöntemlerinin uygulanabildiğini
anlatan Prof. Dr. Semih Akı, “Bel ve sırt ağrıları çok sık olmamakla cerrahi
yöntemle de tedavi edilebiliyor. Hastaların ancak yüzde 2-5’inde cerrahi
uygulanabiliyor” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Akı, evde, sokakta, ofiste ve
uyurken bel ve sırt ağrılarından korunabileceğini belirtti.
EVDE
Bir eşyayı kaldırmadan önce onun ne derecede ağır
olduğunu tahmin etmeye çalışın. Yerden alırken dizlerinizi bükerek ve çömelerek
alın. Belden eğilmek doğru bir hareket değildir.
Bir eşyayı alırken ona doğru uzanmayın, yanına iyice
yaklaşın.
Ev kadınları çamaşır asarken yukarıya doğru uzanarak
belini germemeli. İpin seviyesi mutlaka kadının boyuna göre ayarlanmalı.
Ağırlık taşımanız gerekiyorsa, yükü her iki elinize de
eşit olarak paylaştırın. Ağır yükü, belden daha yükseğe kaldırmayın. Ayrıca
eşyayı gövdenize yakın tutun.
YATARKEN
Yataktan kalkarken önce tam yan dönün, daha sonra
ellerinizle yandan destek alırken bacaklarınızı kıvırarak oturur pozisyona
geçin ve kalkın. Yatmak için ise bu işlemleri tersten uygulayıp yatağa uzanın.
Yüzüstü ve sırtüstü dümdüz yatmaktan mümkün olduğunca
kaçının. Uygun olanı, kalça ve dizlerinizden çekip bacaklarınızı toplayarak, ana
rahmindeki gibi yatmaktır.
OFİSTE
Otururken mutlaka dik pozisyonda olun ve bunu alışkanlık
haline getirin.
Doğru oturma pozisyonunda diz eklemleriniz kalça
eklemlerinden daha yüksekte olmalı, ayak tabanlarınız yere tam olarak temas
etmelidir.
Otururken zaman zaman pozisyon değiştirin. Aynı oturma
pozisyonunu 30-40 dakikadan fazla devam ettirmemelisiniz.
Sandalyeden kalkarken bir ayağınız diğerinin önünde
olmalı, bacak kaslarınız ve kollarınızın yardımıyla kendinizi yukarıya doğru
iterken sırtınız dik pozisyonda bulunmalıdır.
Ofiste masa sandalye bilgisayar ilişkisi daima önerilen
ölçülere uygun olmalı.
SOKAKTA
Dışarıda ya da kapalı bir yerde bir süre ayakta
beklemeniz gerekiyorsa tek ayağınızın altına 15-20 cm yükseklikte bir cisim
koyarak hafifçe yükseltin. Bir süre sonra diğer ayağınızı koyun.
Ayaktayken belinizi sağa veya sola doğru döndürüp
eğilerek yerden bir şey almayın. Dönmeniz gerekiyorsa belinizle değil,
ayaklarınızla dönün.
Ayakkabınızı bağlamanız veya benzer bir hareket yapmanız
gerekiyorsa, çömelerek veya yüksekçe bir cismin üstüne basarak yapın.
Otomobil kullanırken koltuğunuzu, dizlerinizin ve kalçanızın
biraz yukarısında olacak şekilde ayarlayın.
YORUMLAR