Şehidin Elbistan ilçesine bağlı Karaelbistan
Mahallesi'ndeki babaevini ziyaret eden Ünal, şehidin annesi Raziye ve babası
Abdurrahman Çirkin'e taziyelerini iletti.
Ziyaretin ardından Elbistan Yazlık Öğretmenevi'ndeki bayramlaşma törenine katılan Ünal, burada yaptığı konuşmada, şehit annesi Raziye Çirkin'in kendisine "Benim evladım bu ülkeyi korumak için, biz burada rahatça oturalım, ülkede insanlar huzur içinde yaşasınlar diye nöbet tutuyordu. Bu hainler oğlumdan ne istediler?" diye sorduğunu, her şeyin bu sorunun cevabında saklı olduğunu söyledi.
Ünal, yüzyıldır bu coğrafyada huzur, barış ve istikrar
aradıklarını, yüzyıldır bu coğrafyada gözyaşlarının dinmesi ve Müslüman kanının
akmaması için mücadele verdiklerini belirtti.
Dün Suruç'ta yapılan saldırıyı hatırlatan Ünal, şöyle
devam etti: "Maalesef bunların Kürtlükle, bu coğrafyanın değerleriyle,
inançlarıyla hiçbir ilgileri yok. Olamaz da çünkü o yaptıkları ihanet çemberi
kendilerine verilen bir görevin parçası sadece. O yüzden biz bu coğrafyada tam
da bayramlarımız bayram olsun diye mücadele ediyoruz. Şimdi biz bunları
kırsalda bitirdik, dağda bitirdik. Kato'da, Besler Dereler'de, Amanoslar'da her
yerde bunların tepelerine çöktük ve hamdolsun devletimiz inlerine girdi.
Yetmedi Afrin'de bunların inine girdik. Şimdi Kandil'e 24 kilometre mesafede,
10'un üzerinde kampları yerle bir edildi, yerlerine üsler oluşturuldu.
Önümüzdeki günlerde oralara da girilecek. O Kandil de Allah'ın izniyle çökecek.
Oralar çöktükçe bu ülkenin sevinci, refahı, güveni, huzuru artacak.
Bayramlarımız bayram olacak."
"TERÖR
ÖRGÜTÜNÜN YANINDA OLANLARDAN BİZ ARTIK BİZAR OLDUK"
Ünal, terörle mücadelenin bütün kesimlerle birlikte yürütülmek zorunda olduğuna işaret ederek, çünkü bunun milletin huzurunun ve güveninin mücadelesi olduğunu, bayramlara artık gözyaşı ve kan bulaşmaması için bu mücadelenin verilmesi gerektiğini vurguladı.
Terör örgütünü savunanlara tepki gösteren Ünal, şunları
söyledi: "Bize terör örgütünün övgüsünü, propagandasını yapan ve terör
örgütünün talimatlarıyla hareket eden siyasi uzantıların yeniden yeniden
parlatılıp 'cici çocuk' olarak sunulmasından artık bıktık. Bu ülkede 53
vatandaşımızın hayatını kaybetmesine vesile olan 6-7-8 Ekim olaylarının
müsebbibi, 'Daha durun Apo'nun heykelini dikeceğiz.' diyenlere devlet gerekli
cevabı verdiğinde, devletinin yanında değil de hukukunun yanında, yargısının
yanında, adaletinin yanında değil de terör örgütünün yanında olanlardan biz
artık bizar olduk."
"MİLLETİN
DÜŞMANLARININ AĞZIYLA KONUŞAN SİYASETÇİLER İSTEMİYORUZ"
"Biz bu ülkeye aşkla, sevdayla bağlı olan
siyasetçiler istiyoruz." diyen Ünal, şunları kaydetti:
"Biz 'Amerika'dan beni aradılar.' diye söze başlayan
siyasetçiler istemiyoruz. Ağzını açtığında Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesini
karalayan, Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesini itibarsızlaştıran, ağzını
açtığında PKK ile yapılan mücadeleyi itibarsızlaştıran, 'Siz Afrin'e
giremezsiniz.' diyen, Afrin'e girdiğimizde de 'Afrin'e girdiniz de ne oldu,
Afrin zaten boşaltılmıştı.' diyen, şimdi Kandil'e gireceğimiz zaman 'Kandil
zaten boşaltıldı.' diyen, bu ülkenin mücadelesini itibarsızlaştıran, bu ülkenin
mahkemesine, adaletine, bu ülkenin uluslararası mücadelesine dönük adeta bu
milletin ağzıyla değil de bu milletin düşmanlarının ağzıyla konuşan
siyasetçiler istemiyoruz. Bu kadar açık ve net söylüyorum. Bu söylediğim bir
siyaset değil, bu olsa olsa milli siyaset olur, millet siyaseti olur."
Ünal, bu ülkenin birliğine ve beraberliğine talip olduklarını vurgulayarak, milli ve yerli bir duruş olmasını istediklerini söyledi. Daha sonra beraberindekilerle, Şehit ve Gaziler Derneğini ziyaret eden Ünal, şehit yakınları ve gazilerle sohbet etti.
YORUMLAR