Bezmialem Vakıf Üniversitesi Dragos Hastanesi Çocuk
Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Cem Koray Fırat, Dünya Sağlık Örgütü
hesaplamalarına göre Türkiye nüfusunun yüzde 12'sinin engelli olduğunun tahmin
edildiğini, bu saptamanın, Türkiye'de 3 milyon engelli ya da özel gereksinimi olan
çocuk olduğu anlamına geldiğini bildirdi.
Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen
Fırat, özel gereksinimi olan çocukların bakımı ve sağlığının özel ilgi
istediğini, bir toplumun gelişmişlik düzeyinin bu çocukların topluma
kazandırılması ile belirlendiğini kaydetti.
Bu çocuklarda sorunun hekim tarafından erken
saptanmasının ardından ayrıntılı derecelendirilmesi gerektiğini
aktaran Fırat, "Aile, çocuğun tanısı ve ek sorunları konusunda
ayrıntılı olarak bilgilendirilmelidir. Çocuğun durumu ve ihtiyaçları
aktarılırken, ailenin bazı ruhsal bunalım aşamalarından geçebileceği ancak
durumu kabul etme aşamasına gelen ailelerin sağlık personeli ile iş birliği
yapabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle ailelere gerekirse psikolojik destek
sağlanarak durumu kabul etme noktasına getirmek çok önemlidir. Bunların yanı
sıra genetik danışma da ailenin benzer sorunu olan çocuklara sahip olmasını
önlemek açısından gereklidir." değerlendirmesinde bulundu.
Özel gereksinimli çocuğun eğitimiyle ilgili potansiyel olanaklar
ve güçlükler açısından aile ortamı ile sosyal çevrenin değerlendirilmesi
gerektiğini belirten Fırat, "Bu noktada sosyal hizmetler uzmanları devreye
girerek aileye sosyal destek sağlanmalıdır. Sorunun tedavi edilebilir
yönlerinin tedavi edilmesi ve kalıcı sakatlıkların önlenebilmesi için ekipte
pratisyen hekim, çocuk hekimi, gelişim nöroloğu, psikolog, fizyoterapist,
sosyal hizmetler uzmanı ve eğitimci mümkünse bulunmalıdır." ifadelerini
kullandı.
"Özel
gereksinimli çocuklar arasında okula gidenlerin oranı yalnızca yüzde 2"
Dr. Cem Koray Fırat, toplumda, özel gereksinimli
çocukların bakımında "ne yapamadığını değil, neler yapabileceğini
görün" yaklaşımının temel alınması gerektiğini vurgulayarak, özel
gereksinimli çocukların bakımının hem hastanede hem de toplum içinde yapılması
gerektiğini vurguladı.
Fırat, şunları kaydetti: "Özel gereksinimli çocukların eğitilmesi, onların kendi yaşantılarını sürdürmeleri açısından çok önemlidir. Ülkemizde özel gereksinimli çocuklar arasında okula gidenlerin oranı yalnızca yüzde 2'dir. Engelliler için özel okullar da olmakla birlikte modern eğitim yaklaşımı; özel gereksinimli çocukların normal eğitim veren okullarda yetiştirilmesini öngörmektedir. Böylece erken dönemde bu çocukların yaşama alışmaları, toplumun da onları benimsemesi sağlanmaya çalışılmaktadır. Özgül eğitimleri sırasında özel gereksinimli çocuklara, toplumdaki engellilik hakları konusunda bilgi verilmelidir.
Unutulmamalıdır ki engelli bireyleri yaşamları boyunca
kısıtlayan yegane şey, onların ihtiyaçlarına cevap vermeyen çevredir. Özel
gereksinimli çocuklar, aileleri, sosyal çevreleri ve toplum tarafından şefkat,
ilgi ve anlayışla çevrelenmelidir. Bakımı, eğitimi, sosyal ihtiyaçları
karşılanmış her çocuk gibi onlar da geleceğe umutla bakabilmelidir." (AA)
YORUMLAR