Kahramanmaraş Halk Sağlığı birimi Kahramanmaraş’ta önemli
çalışmalarına devam ediyor. Afrin’de Mehmetçiklerin yürüttüğü Zeytin Dalı
harekatına Kahramanmaraş’tan 112 sağlık ekiplerinin Suriye sınırına
gönderildiğini söyledi. Sağlık Bakanlığı ile ortak planlama çerçevesinde
çalıştıklarını aktaran Yener, “Afrin’de büyük bir operasyon var. Bununla ilgili
Sağlık Bakanlığı da her an teyakkuz halinde. Dediğim gibi koruyucu sağlık hizmetleri
konusu bizimle alakalı, o acil sağlık hizmetlerine gidiyordu. Yani 112’ye
ambulansa ihtiyaç duyuluyor. Bunların planlanmasını da Sağlık Bakanlığı
yapıyor. Bu planlamalar kapsamında 112 ekipleri ve ambulans görevlendirmesi
yapılmış, Kahramanmaraş’tan da gitmiş. Bölgeye gönderilecek ekipleri ise
Bakanlık belirliyor. Her ilden ne kadar gönderileceği her zaman Bakanlığın
kontrolünde olan bir şeydir” diye konuştu.
‘Hastalıklar
Artmaması İçin Çalışıyoruz’
Kahramanmaraş’tan Afrin’e sadece ambulans ve 112 personel
takviyesi yapıldığını dile getiren Müdür Yener, “Ama dediğim gibi bunların
planlanması Bakanlık düzeyinde oluyor. Bu planlama kapsamında Afrin’e birçok
ilden takviye yapıldı. Ama ne kadar süreli, kaç tane, nasıl dönüşümü olacak
bunların planlamasını yapan Sağlık Bakanlığı’dır. Zaten normal olması gereken
de budur. İhtiyaca göre, kendi işini aksatmayacak şekilde bir planlama söz
konusudur. Biz hastalıklar olmadan evvel hastalıkların olmasını engellemek
amacıyla orada hizmet ediyoruz. Bir de birinci basamakta tedavi edilebilecek
hastalıkları tedavi ediyoruz” şeklinde konuştu.
Kahramanmaraş’ta aşı oranlarının Türkiye ortalamalarının
üstünde olduğunu ve aşı yönteminin hastalıklardan korunmak için en güzel yöntem
olduğunu altını çizen Ahmet Yener, doğru ve dengeli beslenme bunun yanında
hijyene özen gösterilmesi ile birlikte vatandaşların hastalıklardan
korunacağını belirtti.
‘Her İnsan
Bünyesine Göre Beslenmeli’
Doğru beslenme ile insanların sağlık problemi
yaşamayacağını dile getiren Halk Sağlığı Müdürü Yener, her besinden azar azar
yenmesi durumunda vücudun kendini toparlayacağını aktardı. Kişinin ne kadar
besin alması bünyeden bünyeye değişeceğini vurgulayan Ahmet Yener, şunları dile
getirdi: “. Hipertansiyon ve diyabet problemleri olanların farklı beslenmesi
lazım, gençlerin farklı beslenmesi lazım ve yaşı ilerleyenlerin farklı
beslenmesi lazım. Mesela büyüme çağındaki çocukların süt ve süt ürünlerini,
proteini daha çok tüketmeleri lazım veya deniz ürünlerini fazla tüketmeleri
lazım. Hamile kadınlarda ise daha farklıdır. Çünkü hem kendini hem de
karnındaki çocuğu besleyecek. Çocuğun kemikleri ve kasları oluşurken besinleri
annenin depolarından alacak. Şimdi bir kemiğin yapısı oluşurken, ihtiyaç
duyulan kalsiyum oranını düşünün. Ona göre de bolca süt ve süt ürünlerini
tüketmesi gerekiyor. Hamile kadınlarda ve çocuklarda bu durum çok önemlidir.
Kemik ve eklem bölgeleri sürekli büyüyor ve buna kalsiyum lazım. Hamile
kadınlar diğer insanlara göre daha fazla tüketmeleri gerekiyor Kalsiyum ve süt
ürünlerini.”
‘Garantili Kilo
Verme Birimimiz Türkiye’de İlk’
Türkiye’de ilk defa Kahramanmaraş’ta olan ve kilo vermek
isteyen insanlara garantili kilo verme birimi oluşturduklarını belirten
Kahramanmaraş Halk Sağlığı Müdürü, “Bu merkezleri içerisinde obezit birimimiz
var. Biz bu birimi Türkiye’de ilk defa biz kurduk. Çok farklı bir yapısı var.
Garantili zayıflama hizmeti veren yüzde yüz zayıflama garantisi veriyoruz”
dedi. Ancak bunun için bazı kuralları da beraberinde getirdiklerini söyleyen
Yener, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu kurallara uyulduğu takdirde yüzde yüz
başarı getiriyor. Bu 6 modülden oluşuyor ve belli kategorilerde kiloları
bulunan insanları alıyoruz. Yani vücut kitle indeksi 30 ve 32’nin üzerinde olan
insanları alıyoruz. Orada şu anda ekiplerimiz çalışıyor ve 100’e yakın
vatandaşlarımıza da bu modülleri başlattık. Bu işin içerisinde olan elemanımız
ise diyetisyen değil, psikolog. Bunun nedeni ise olayı beyinde bitirme
olayıdır. Çünkü, diyetisyen bir diyet programı veriyor verilen programa uyan
vatandaşların ise bazı durumlarda psikolojisi bozuluyor. Bununla birlikte bir
süre sonra patlak veriyor kaybedilen kilolar daha sonra fazlasıyla vatandaşın
vücuduna giriyor. Biz olayı beyinde bitirerek işi hallediyoruz ve çok güzel
sonuçlar da almaya başladık. İnşallah bu durumu da geliştirmeye devam edeceğiz.
İlimizde Türkiye’nin eğitim merkezi yapacağız. Tüm illerin elemanlarını buraya
alacağız, pilot uygulama olarak Kahramanmaraş seçildi. Bu başlattığımız
uygulamayı tüm Türkiye’ye yayacağız ve Türkiye’nin bu işle uğraşan
sağlıkçılarını da burada eğitim vereceğiz. Merkezimize gelenlere spor
egzersizleri de yaptırıyoruz. Bu egzersizler kişiden kişiye değişim gösteriyor.
Mesela erkeklerin farklı, kadınlarınki farklı, yaşı ilerlemiş vatandaşların
egzersizleri farklı oluyor.”
‘Eğitimler 18 Yaş
Üstüne Yönelik’
Garantili kilo verme biriminin 18 yaş üstü için geçerli
olduğunu ifade eden Ahmet Yener, “18 yaşın altındakilere de var ancak biz o
aşamaya daha gelmedik ve zamanla o da oluşacak. Aslında ağaç yaş iken eğilir. O
kilolar çocuk yaşta alınıyor bir de evlendikten sonra alınıyor” bilgilerini
verdi. Okullarda da farklı bir programlarının olduğunun altını çizen Müdür
Ahmet Yener, şöyle konuştu: “Ama bu obezit birimi dediğimiz birimdir. Bu birim
hastane ile ortak çalışıyor ve buraya gelenler protokol imzalıyor. Yani buraya
gelenler ‘ben bu kurallara uyacağım’ diye bir protokol imzalıyor. Bu protokol
işi ise 18 yaşının altındakilere ise sıkıntı çıkartabilir. Hele biz bu 18 yaş
üstü vatandaşları halledebilirsek daha iyi olur diye düşünüyorum.”
‘Vatandaşlar 1 Yıl
İçerisinde Zayıflatılıyor’
Garantili kilo verme birimine gelen vatandaşların
kesinlikle gözetim altında tutulmadıklarını aktaran Kahramanmaraş Halk Sağlığı
Müdürü, programın yaklaşık 1 yıl sürdüğünü söyledi. “Vatandaşlar 1 yıl
içerisinde zayıflatılıyor. Öyle hemen gelip zayıflama diye bir şey yok. Bir de
geldiği zaman iki ay içerisinde hiç zayıflama yok” diyen Ahmet Yener, ilk 2 ay
içerisinde vatandaşlara psikoloji yönünde çalışmalar yapıldığını belirtti.
Psikologların yardımı ile vatandaşlara ilk başta kilo verme yönteminin beyinde
bitirmeleri gerektiğini aşıladıklarını dile getiren Halk Sağlığı Müdürü, bu
konuda şu bilgilere yer verdi: “Vatandaşlar söylediğimiz hastalıkları beyninde
algılamaları ve oturtmaları için aşamalı bir diyet programı başlatıyoruz. Bu
diyet programları ise hacim ölçekli bir sistem ile yapılıyor. Burada yapılan
şey aslında zihindeki algıyı değiştirmek. Pilot uygulamadın burada başlayacağı
ve daha sonra tüm Türkiye’ye yayılacağı bir sistem olacak. Gelen hasta ilk
başta bir form dolduruyor. Vatandaşlar o formları doldururken zaten benim kilo
fazlam var ve bir an önce unları atmam gerekli diye düşünüyor. Daha sonra bizim
hastanemizde bulunan hekimlerimiz bunların tahlillerini yaptırtıyoruz ve hastaların
tüm tetkikleri yapılıyor. Daha sonra en sonunda bir rapor çıkıyor. Bu programa
girebilir, bu programa şu tedaviler yapıldıktan sonra girebilir veya bu
programa giremez notunu düşüyorlar. Heyet bu programa giremez diyorsa, o
vatandaş programımıza giremiyor. Örneğin bir hastanın ayağı kırıldı. Mesela bir
hastanın hormonal bir bozukluğu var ve ilk başta bu bozukluğu giderecek tedavi
uygulanıyor daha sonra bizim programımıza gelebiliyor.”
‘Evlere Yönelik
Çalışmalarımız Yok’
Kilo vermek isteyen vatandaşların merkeze gelerek kilo
verdiklerini ve evlere yönelik çalışmalarının olmadığını kaydeden Müdür Ahmet
Yener, bu durumun merkez açısından sakıncaları olacağını kaydetti. Kısa vadede
böyle bir çalışmanın olmayacağını ifade eden Halk Sağlığı Müdürü, “Uzun vadede
olabilir ancak önce bu sistemi oturtmamız lazım. Daha sonraki yıllarda
olabilir. Ama biz onlara hayati tehlikesi olan obezite diyoruz. Hatta geçmiş
yıllarda 38 yaşında bir kadın vardı ve kendisi hayati tehlikesi olan
obezlerdendi. Yaklaşık 300 kiloya yakındı. Bu kadını hastaneye götürdük
getirdik ve sonra vefat etti. Merkeze gelebilmeleri için belli kriterler var”
diye konuştu.
‘Yaptığımı Çalışma
İle Türkiye Ekonomisine Katkı Sağlıyoruz’
İlk kez Kahramanmaraş’ta hayata geçirilen garantili kilo
verme sistemi ile Türkiye’nin ekonomisine katkıda bulunduklarını belirten
Yener, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunun bir de ekonomik boyutu da var. Mesela
bir adam kilodan dolayı şeker hastası olursa onun devlete getirdiği bir yük
var, kalp hastası olursa devlete getirdiği bir yük var. Buna benzer kiloya
bağlı bir sürü hastalık var. Bu bizim yaptığımız ülke ekonomisine yapılan bir
katkıdır. Kilo Türkiye’nin şu andaki en büyük problemi. Biz de yaptığımız bu
proje ile birlikte bu sorunların önüne geçmeyi hedefliyoruz.”
‘Hastalığı Bulunan
İnsanlar Dikkatli Olmalı’
İnsanların genellikle hijyen kurallarına dikkat
etmedikleri için sık sık hastalıklara yakalandığının altını çizen Kahramanmaraş
Halk Sağlığı Müdürü Ahmet Yener, “Yaz aylarında sıcağa bağlı olarak hijyen
koşullarına uyulmadığı zaman hastalıklar ki en büyük örneği ishaller artar ve bunu
yapan virüslerdir. Virüsler temasla bulaşır. Bu gibi hastalıklara maruz
kalmamak için de kişisel hijyene özen göstermek gereklidir. Kışın da aynı
şekilde grip vürüsü yayılması durumu var. Bu virüs üşütme yolu ile çıkar” diye
konuştu. Bağırsak gribi denilen bir virüsün olduğunu da dile getiren Yener,
Kahramanmaraş’ta geçtiğimiz zamanlarda şebeke suyundan bulaşan virüslerin
olduğu dedikodularına da şu sözlerle cevap verdi: “Bir ara sulardan bulaşan bir
virüs dedikodusu döndü. Biz suları inceletiyoruz sürekli günde 100’den fazla
numune alırız her gün. Böyle bir dedikoduyu inceletilmesi için telkinde
bulundum. İncelenen numuneler hem Kahramanmaraş’ta hem de Adana’da temiz çıktı.
Sonra incelenen numunelerde viral bir enfeksiyon olduğu ve yüzde 2’lik bir
artış olduğu gözlenmiş. Yani bu mevsimlerde olan şeyler bu. İstirahat ve
sağlıklı gıdalarla beslendiğiniz taktirde bu hastalıklar üç veya beş gün sonra
düzeliyor. Belli bir dönemlerde ve her yerde olan bir hadise bu. Aynı grip
gibi. Kış aylarında gribal enfeksiyonlar çok yaygın. Dünyada da en çok görülen
enfeksiyon gribal enfeksiyondur ve kış aylarında daha çok olur. Niye daha çok
olur, çünkü kapalı ortamlarda kalıyoruz. Bu durumun verdiği dezavantajı ise,
odaları havalandırarak giderebiliriz. Kış aylarında en çok görülen virüs
griptir. Gribin önüne ise hijyen kurallarına uyarak geçebiliriz. Bir insanın
hastalığı varsa başka insanlara bulaştırmamaya
özen göstermesi lazım.”
‘Doğal Beslenmeyi
Öneriyoruz’
Son zamanlarda kış ayları için her yerde satışa sunulan
atom çaylarına yönelik açıklamalarda bulunan Ahmet Yener, bu konuda şu yorumda
bulundu: “Gıda işi farklı bir şey. Gıda işi eskiden Sağlık Bakanlığı kontrolü
altındaydı ve 2011 yılında denetim yetkisi Bakanlıktan alındı Tarım
Bakanlığı’na devrettiler. Şu anda takip ve sorumluluk onlarda. Biz genelde
doğal beslenmeyi öneriyoruz. Mesela donmuş ve hazır gıdalar gibi gıdaların
sağlıksız olduğunu her zaman söylüyoruz. O dediğiniz şeyi ben bilmiyorum ama
onların denetimi Tarım Bakanlığı’ndadır. Eğer denetimsiz üretiliyorsa bu üretim
yasaktır. Ama belli bir marka adı altında üretiliyorsa Gıda Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı tarafından izinlidir. Ama biz yine de tavsiye etmiyoruz.”
YORUMLAR