Kahramanmaraş’ta 10 bin kişiye yardım ulaştıran Saçaklızade
Vakfı bu ramazanda da yardıma muhtaçları unutmadı. Kahramanmaraşlı
hayırseverlerin yardımlarıyla kaynattıkları kazanların sayısını artırdıklarını
belirten Saçaklızade Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Demirdöğen; “Vakıf
vermektir, dağıtmaktır. Hayırseverlerimizden Allah razı olsun. ‘Komşusu açken kendisi tok yatan bizden
değildir’ Hadis-i Şerifini çok iyi yaşıyoruz. Bir gayret içerisinde, bir sevgi
ve şefkat içerisinde Kahramanmaraş’ın halkı bu Ramazan ayında da coştu. 5 ayrı
noktada fakirlerimizin evine sıcak yemek gönderiyoruz. Yemek alanların
içerisinde sadece Kahramanmaraşlı yardıma muhtaçlarımız yok, ilimizde yaşayan
Suriyeliler, Afgan, Irak’tan gelen ailelerde var. Onların duası da herkese
yeter” dedi.
Çocuklarına bayramlık alamayan aileleri de düşündüklerini
belirten Saçaklızade Vakfı Başkanı Demirdöğen Ramazan Bayramına büyük bir
hazırlık yaptıklarına dikkat çekerek, “bizim gıda bankalarımız var, buradan
ihtiyacı olanlara kart çıkartıyoruz. Kartla gelen vatandaşlarımız ihtiyaçları
doğrultusunda bir marketten alışveriş yapar gibi ihtiyaçlarını alıyorlar. Onun
yanında yine yılın her günü giyecek yardımı da yapıyoruz. Fakat Ramazan ayına
ayrı bir hazırlık içerisindeyiz. Hayırseverlerimizin alıp getirdiği giyecekleri
bayramdan önce yardıma muhtaç kardeşlerimize dağıtacağız” diye konuştu. Bu
Ramazan ayında farklı bir uygulamaya da gittiklerini dile getiren Demirdöğen,
içerisinde üç hurma, zemzem ve bir adet kekin bulunduğu paketi, iftar için
evlerine ulaşamayan vatandaşlara cadde cadde gezerek dağıttıklarını dile
getirdi.
Ramazan ayına özel uygulamalarıyla Müslüman bir vakfa
yakışır şekilde çalışmaya gayret gösterdiklerini belirten Saçaklızade Vakfı
Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Demirdöğen, Saçaklızade Vakfı’na sahip çıktıkları
için Kahramanmaraş halkına teşekkür etti.
Demirdöğen, “Öncelikle ben Kahramanmaraş halkına teşekkür
etmek istiyorum. Bu vakfı 1992 yılında Rahmetli İsmet Hocamız la kurduğumuz
zaman vakıf bu imkânlara sahip değildi. Ama hem İsmet Hocamızın duaları hem
çevremizdeki insanların duaları, bizim vakıftaki arkadaşlarımızın azami
gayretleri sonucu vakfımız tanındı, büyüdü. Ve şu anda 10 binlere hitap eden
bir vakıf haline geldi. Ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden de Üstün
Hizmet Ödülü’nü aldı. Dolayısıyla ben Kahramanmaraş halkına, Kahramanmaraş
sanayicilerine, Kahramanmaraş esnafına çok çok teşekkür ediyorum. Ve şöyle diyorum
Allah onların ömürlerine bereket versin. Rızıklarına bereket versin. İşlerinde
kolaylıklar versin. Buna da ihtiyacımız var” dedi.
GÜNLÜK 4 BİN KİŞİYE
YEMEK VERİLİYOR!
Ramazan ayının bereketinin Ramazan-ı şerifle beraber geldiğini
ifade eden Başkan Demirdöğen, şöyle konuştu: “Peygamber Efendimiz (s.a.v)
hadis-i şeriflerde; Ramazan-ı şerifin girmesiyle sevineni cehennem yakmaz,
buyuruyor ya! Bu büyük müjdeye milletimiz sımsıkı sarılıyor. Sadece Saçaklızade
Vakfı değil diğer vakıflardaki arkadaşlarımız da işte İHH gibi, Hayrat vakfı
gibi vakıflardaki arkadaşlarımız da gayret ediyorlar. Ve biz Müslüman olduğumuz
için ‘Komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir’ Hadis-i Şerifini çok iyi
hazmediyoruz. Herkes bir gayret içerisinde. Herkes bir coşku içerisinde! Yani
şöyle diyebiliriz: Kahramanmaraş’ın halkı bu ramazan ayında coştu, bizim
vakfımızda... Saat 16.30 gibi biz burada yemekleri dağıtmaya başlıyoruz.
Özellikle Kahramanmaraş’taki fakirlerimiz, 20 senedir biz onları takip
ediyoruz. Onların içinde işte çalışacak halde olanları takip ediyoruz. Gücümüz
yeterse onlara iş tahsis etmeye çalışıyoruz. Daha doğrusu çalışarak alın
teriyle kazanmasını arzu ediyoruz. Ama çalışamayacak halde olanlar hem
Çarşıbaşı Camimizin bitişiğindeki vakfımızın merkezinde yemeklerini alıyorlar.
Hem Yıldırım Beyazıt Camiinden, Yörükselim Mahallemizdeki şubemizden hem de
Doğukent yolundaki Zeynel Abidin Camisindeki şubemizden günlük 4 bin kişi yemek
alıyor.”
Saçaklızade Vakfı’nın yemek hizmetinden yararlananların
sadece Kahramanmaraşlı olmadığını yabancı uyruklu vatandaşların yer aldığını
kaydeden Demirdöğen, şöyle devam etti: “Bunların içinde tabi ki sadece
Maraşlılar yok. Bize gelenlerin içerisinde Afganistanlı var. Irak’tan gelenler
var. Özellikle Kerkük, Musul, Tel Aviv bölgesinden gelenler var. Onlar çok
büyük sıkıntı içerisindeydi. Benim yanıma geldiler. Ağlamaktan kendilerini
tutamıyorlardı. Kafalarını yere koydular, ağlıyorlardı. Sebebi de şu: Kadınlar,
Irak’tan Suriye’ye geçmiş. Suriye’den Türkiye’ye geçerken bu terör örgütleri
kadınların parmağındaki yüzükleri, kulağındaki küpeleri cebindeki paraları bile
almışlar. Çocuklar geldiler, ayakları yanmış, pabuç ile kaçmışlar.
Elhamdülillah milletimiz buna da el attı. Onları da Allah’a (c.c.) hamdolsun
kısmen rahata kavuşturduk; ama erkekleri de orada katletmişler. Bir aileden 9
kişi katledilmiş. Kadınlar burada anlattılar ben de onlardan duydum,
anlatıyorum. Elhamdülillah milletimiz, mağdur olmuş bu insanlara el atıyor. Rabbül
âlemin de bunu ödüllendiriyor işin doğrusu! Ödüllendiriyor Maraş halkını…”
GIDA BANKASI ZENGİN
İÇERİĞİYLE HİZMET VERİYOR
Saçaklızade Vakfı’na kayıtlı 600 tane vatandaş olduğunu
bildiren Saçaklızade Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Demirdöğen, kart ve
limit sistemi ile bu vatandaşların gıda bankasından yararlandığını belirterek
şu açıklamalarda bulundu: “Bunu biz paket olarak vermiyoruz. Bunu bizim gıda
bankamız aracılığıyla veriyoruz. Bu paket işini biz hoş görmüyoruz. Niye
derseniz; biz fakirin kapısına gidiyoruz. Kapıyı çalıyoruz. Karısı çıkıyor,
çocuğu çıkıyor, komşusu çıkıyor, görüyor. Fakir rencide oluyor. Bu hoş bir şey
olmuyor. Biz bunlara kart veriyoruz. Limitini de biz belirliyoruz. Bu kartla
gel göğsünü gere gere aylık ihtiyacını al. Bir alışveriş merkezinden alışveriş
yapar gibi. Yani paket yapacak olsanız ve paketin içine makarna koysanız;
adamın makarnaya ihtiyacı yoksa dökülebilir. İsraf olur. Sonra adamın evine 5
kilogram makarna gönderiyorsun, 5 kilogram makarna 1 yıl sonra bozuluyor. Ama
buraya geliyor gıda bankamızdan çayını, şekerini, pirincini, yağını alıyor.
Makarna ihtiyacı var mı iki paket alıyor. Yani 1 kilogram, 2 kilogram neyse
ihtiyacı kadarını alıyor. Onurlu bir şekilde alışverişini yapıyor. Alışverişini
yaptıktan sonra yazısız düz poşetlerle evine gidiyor. En iyi süper marketlerden
alışveriş yapmış gibi onuruyla şerefiyle çocuklarıyla huzurla barınıyor. Biz
Allah’ın bu yardımcı kullarına yardımcı oluyoruz. Dolayısıyla Allah da bize
yardım eder ümidindeyiz. Yardım da ediyor. Çünkü tarihi okursak; tarihte buna
benzer şeyler görürüz. Yoksa Çanakkale’de Osmanlı’nın neyi kalmıştı? Kut’ül
Amare’de neyimiz kalmıştı? İngilizler hem Basra Körfezini hem Hindistan’ı
kontrol etmek istiyordu. Ama bir baktık Kut’ül Amare’de, Osmanlı 13 bin 500
askeri esir aldı. İçinde 83 tane subay var, 5 tane de general var. Zafer
ümmetin oldu. Yardım faaliyetleri bu doğrultuda devam ediyor.
İFTARLIK MİNİ PAKET
UYGULAMASI YENİ BAŞLADI
Bu sene Ramazan ayında iftarlık, oruç açımlık paketler
hazırladıklarını ve bunları sokaklarda, duraklarda, hastane kapılarında iftara
yetişemeyen vatandaşlara dağıttıklarını kaydeden Demirdöğen, açıklamasını şu
ifadelerle sürdürdü: “Böyle bir şey düşündük. Güzel de bir mesajımız var.
Hayırlı iftarlar, diyoruz. Vatandaşlarımızın Ramazan ayını tebrik ettikten
sonra diyoruz ki; sigarayı bırakmak için Ramazan-ı Şerif iyi bir fırsattır.
Hemen altına da çevreye duyarlı olmamız gerektiği için çevreyi temiz tutalım
notu bıraktık. Bu paketleri trafik ışıklarında dağıttık. İftara yetişemeyenler,
bu zamanı dar olan vatandaşlar için ilk defa böyle bir şey yaptık. İçinde 3
tane hurma 0.25 litre zemzem bir de kekimiz var. Bu çok büyük bir şey değil ama
çok büyük bir ikram. İşte iftar saatinde dolmuş duraklarında, trafik
lambalarında, hastanelerine acil kapılarında dağıtıldı. İşte Kadın Doğum ve Çocuk
Hastanesi acilinin önünde dağıtıldı. Gariban insanlar var. Acilin kapısında
bekliyor, iftarını etmek de aklına gelmiyor. Ama buralarda dağıttıktan sonra
vatandaşlarımızın gerçekten böyle bir şeye ihtiyacı olduğunu gördük. Bunun
yanında beni üniversiteden aradılar. Çocuklarımız, 19.00 veya 19.30 gibi
sınavdan çıkıyorlarmış. Eve yemeğe yetişemiyorlar. Onlara da oruç açımlık bu
paketlerden göndermemizi istediler, sınavdan çıkan çocuklara ikram etmek için.
Bizim için bu bir şereftir. Maraş’ımız için de şereftir. Böyle bir hizmet devam
ediyor.”
DEMİRDÖĞEN: VAKFIN
KAPISINI ÇALAN ÇOK
Saçaklızade Vakfının çok iyi tanındığı için kapısını
çalanın, yardım isteyeninin çok olduğunu aktaran Heyet Başkanı Ali Demirdöğen,
“Allah’a şükürler olsun burası tanınmış bir yer olduğu için kapıyı çalan çok. Aç
kalan, ayakkabısız kalan, çorapsız kalan buraya başvuruyor. Biz de gücümüzün
üzerinde gayret ediyoruz. Arkadaşlarımız, ziyadesiyle fedakârlık yapıyorlar.
Müslümana yakışır bir vakıf olarak devam etmek istiyoruz. Şunu da özellikle
söyleyeyim: Vakıflar, toplamak için değil, vermek için kurulur” şeklinde
konuştu. Vakıf olarak bayram hazırlıklarına da başladıklarını söyleyen
Demirdöğen, “Ramazan ayının sonu doğru biliyorsunuz bayram hazırlıkları
yapılıyor. Bu hazırlıklar bizde şimdiden yapılmaya başlandı. Bayramlıklar
hazırlanıyor. Ayakkabılar geliyor, tişörtler geliyor. Biz zaten kış boyu da
dağıttık bunu. Maraş’ın en ücra köylerine ayakkabı gidiyor buradan. Türkoğlu
tarafına da gitti. Çayırgan’a gitti. Özellikle çocuklarımız için bayram
hazırlıkları yapılıyor. Allah razı olsun. Biz dedik ya Saçaklızade Vakfı, veren
el ile alan el arasında köprüdür. Beklediğimiz; aferin falan da değil, Allah’ın
rahmeti… Allah herkesten razı olsun” diye konuştu. (HABER-FOTO: KENAN ONARAN)
YORUMLAR