1920’DEKİ ŞARTLARDAN DAHA AĞIRINI YAŞIYORUZ
Ak Parti Kahramanmaraş Kadın Kolları 5. Olağan kongresinde partililerine hitap eden Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal; “dışardan bakıldığında çok cazibeli görülen o diğer siyasi anlayışların makam mevkileri” bizde yoktur diyerek partililerini uyardı. 1920 yılındaki Kahramanmaraş’taki şartlardan bugün daha ağırını yaşadıklarını dile getiren Ünal; “. O gün düşman karşımızda, silah elimizdeydi. O gün dostu düşmanı biliyorduk O gün kim bu bayrağa sevdalı biliyorduk. O gün bu milletin bunu bir tevcih ve tahfif için söylemiyorum bu milletin davulcusu bile ne diyordu o gün? Değil bir kese altın, davulumun kasnağını altınla doldursan ben Müslüman kardeşimin böğrüne davul çalmam diyen abdal Halil ağa vardı. O gün bu milletin davulcusu bile bu hassasiyetin bu mücadelenin farkındaydı. Bu gün ise bizimle, bayrağımızla, toprağımızla, vatanımızla , birliğimizle beraberliğimizle ve onda gözü olanlara terör örgütü bile diyemeyenlerle maalesef aynı havayı teneffüs ediyoruz.” Dedi.
TERÖR KOLİDORUNA HANÇERİ SAPLADIK
Konuşmasında Afrin operasyonuna da değinen Ünal Kuzey Suriye’de terör örgütünün oluşturmaya çalıştığı koridorun ortasına bir hançer gibi Fırat Kalkanı harekatını soktuklarını söyledi. Ünal; “Biz onlara ‘bir gece ansızın gelebiliriz’ dediğimizde şaka yapıyoruz zannettiler. Gelemeyiz zannettiler. İçeriden birileri, ‘Türkiye altından kalkamayacağı riskleri almamalı, sonuçlarını kaldıramayacağı riskler almamalı’ gibi laflar ettiler. Eğer biz Fırat Kalkanı harekatını yapmasaydık, bir hançer gibi o terör koridorunu ortadan vurmasaydık bugün Afrin’i yapamazdık. Onlara biz şunu söyledik, ‘Eğer biz bu riskleri almazsak ödeyeceğimiz bedel daha ağır olacaktır.’ Eğer siz risk almazsanız cesaret ile tevekkel Allah deyip yürümezseniz oyunlar bozulmaz. Şimdi bize diyorlar ki Munbiç’e harekat yapamazsınız. Munbiçe’de gideceğiz.” Diye konuştu.
Kongrede bayrağı teslim eden eski Başka Ayşe Kılıç başkanlığı devir ettiğini bundan sonra da daha çok çalışacağını belirtti. Bayrağı Devir alan Ayşe Cesur ise yapacakları programları anlattı. Kongrede Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nursel Reyhanlıoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ve İl Başkanı Ahmet Özdemir de birer selamlama konuşması yaptı.
MAHİR ÜNAL, ‘’1920’DEN DAHA AĞIR ŞARTLARLA KARŞI KARŞIYAYIZ!’’
Kahramanmaraş Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezinde düzenlen AK Parti Kahramanmaraş Kadın Kolları 5.Olağan Kadın Kolları Kongresinde Ayşe Cesur kadın kolları başkanlığına seçildi. Kongreye AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ve Milletvekilleri de katıldı.
Ünal sözlerine, ‘’Saygı değer divan, değerli hanımefendiler beyefendiler kongremiz hayırlara vesile olsun. Değerli kadın kolları başkanımız, değerli dava insanı Ayşe Kılıç hanıma hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum kendisi kalbi ile incinmeyi göze alarak bu işi yaptı’’ diyerek başladı.
DİN SAMİMİYETTİR
Ünal, Bir işi kalbiniz ile yapmıyorsanız Allah o işin tesirini halk etmez. Eğer bir işi kalbiniz ile yapmıyorsanız o işin mümince olduğunu da söyleyemeyiz dedi ve Hz. Peygamber’den bir örnek verdi. ‘’Bir Cuma hutbesinde peygamber efendimiz hutbede iken Ebu Derda hazretleri ayağa kalkar. Derki Ya Resullallah din nedir? Peygamber efendimiz din samimiyettir der. Biz onu nasihat olarak anlıyoruz da, Din samimiyettir. Kime karşı ya Resullullah diye sorar. Allah’a, Peygamberine,hulul emre ve müminlere karşı samimiyettir der’’ örneğini anlattı ve kardeşlerim samimiyet dürüstlüktür. Dürüstlük ise kişinin kalbinde ve zihninde olanları söyleyebilme cesaretidir. Kalbinizde olanı söyleyebilecek cesaretiniz varsa ve bunu mümin kardeşinizden saklamıyorsanız dürüstsünüzdür’’ dedi.
AK PARTİ SİYASETİ SIRADAN BİR SİYASET DEĞİLDİR
Görevi devreden eski kadın kolları başkanı Ayşe Kılıç’ın ne kadar samimi ve dürüst olduğuna değinen Ünal, ‘’Ben gerçekten teşekkür ediyorum. İncindi, ama incinmesin. Bu yol biliyorsunuz ki incinseniz de incitmeyin diyenlerin yolu. Çünkü bayrağı da son derece başka güzel bir insana, Sayın Ayşe Cesur’a devrediyor ve inşallah Ayşe hanımda bizimle birlikte iki tane büyük seçim gerçekleştirecek. Hanımefendiler biz burada zaten önümüzdeki seçimlerin hazırlığını yapıyoruz. Biz kendimizi partilerden bir parti olarak görürsek yanlış yaparız biz siyasetimizi her hangi bir siyaset olarak görürsek yanlış yaparız. AK Parti partilerden bir parti değildir. AK Parti siyaseti de sıradan bir siyaset değildir. AK Parti siyaseti samimiyet ve cesaret siyasetidir. Samimi olmayanların hasbi olmayıp hesabi olanların, planları olanların bu siyasetin içerisinde bir süre yolculukları olsa da bu yapının samimiyeti o hesabi ve planlı olanları her zaman kenara bırakmıştır bundan emin olun. O yüzden biz kendimizi değerlendirirken AK Partiyi bir millet hareketi siyasetimizde samimiyet ve cesaret siyaseti olarak görmemiz gerekiyor’’ ifadelerine yer verdi.
‘’BİZ ZEHİRLE PİŞMİŞ AŞA TALİP OLANLARIZ’’
Yunus Emre’nin bir sözü ile örnek veren Ünal, ‘’Biz zehirle pişmiş aşa talip olanlarız. Dışarıdan bakıldığında o çok cazibeli görülen o diğer siyasi anlayışların mevki ve makam anlayışları bizde yoktur. Çünkü biz siyasete mevki ve makam olarak değil bir görev ve sorumluluk olarak bakarız. Bizim görev ve sorumluluğumuzda son derece ağırdır. Bugün belki farkında değiliz ama inanın Ocak 1920’de Kahramanmaraş’ta hangi şartlar hâkimdi ise bugün daha ağırı ile karşı karşıyayız. O gün düşman karşımızda silah elimizdeydi. O gün dostu düşmanı biliyorduk O gün kim bu bayrağa sevdalı biliyorduk. O gün bu milletin bunu bir tevcih ve tahfif için söylemiyorum bu milletin davulcusu bile ne diyordu o gün? Değil bir kese altın, davulumun kasnağını altınla doldursan ben Müslüman kardeşimin böğrüne davul çalmam diyen abdal Halil ağa vardı. O gün bu milletin davulcusu bile bu hassasiyetin bu mücadelenin farkındaydı. Bu gün ise bizimle, bayrağımızla, toprağımızla, vatanımızla, birliğimizle beraberliğimizle ve onda gözü olanlara terör örgütü bile diyemeyenlerle maalesef aynı havayı teneffüs ediyoruz’’ dedi.
MAHİR BABA BİZİ MÜNBİÇ’E GÖTÜR!
Salonda bulunan gençler Ünal’ın konuşması sırasında, ‘’Mahir Baba Bizi Münbiç’e Götür’’ sloganını söyleyince Ünal’dan gençlere yanıt gecikmedi ve ‘’Gençler öyle bir Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız var ki, hamdolsun günü saati geldiğinde nereye gideceğimizi bize söylüyor. Yeter ki günü saati gelsin’’ diyerek sözlerine devam etti. Bugün o günlerden çok daha ağır şartları yaşıyoruz diyen Ünal, ‘’Hamdolsun bizim çok büyükte avantajlarımız var. Onları da görmek lazım, Bugün bu milletin AK Parti gibi bir aygıtı ve aracı var. Bu gün bu milletin AK Partinin kadın kolları gibi cevval hamarat çalışkan derdinin ve davasının delisi olmuş hanımefendileri var. O gün nene hatunlar kara Fatmalar vardı’’ dedi ve bugün onlardan binlerce olduğunu söyledi.
YERLİ VE MİLLİ SİLAHLAR İLE MÜCADELE EDİYORUZ
Ünal, ‘’Bugün artık yüzde 70 oranında yerli ve milli silahı ile mücadele eden ordumuz var. Daha 2012’de biz Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyonda bulunmak istediğimiz zaman Amerika bize istihbarat veremeyince operasyon yapamıyorduk. Çünkü İsrail’in verdiği İnsansız Hava Araçları vardı ve onlarda birkaç tane idi. Ana kumanda masasında İsrailli yetkili oturur, O görüntüyü alacak istihbaratı karargâha ulaştıracak. Oradan F16 kalkacakta biz terör ile mücadele edeceğiz ya da Amerika uydudan bize sıcak istihbarat verecekte biz terör ile mücadele edeceğiz. Şimdi ise bakın 6 senede biz kendi insansız hava araçlarımızı yapıyoruz. Silahlı insansız hava araçlarımızı kendimiz yapıyoruz’’ diyerek Şu anda İHA teknolojisinde dünyada 1 numara olduğumuzu belirtti.
Salondan yükselen ‘’Recep Tayyip Erdoğan’’ sloganlarına ise ‘’Allah Recep Tayyip Erdoğan’ı, onun sağlam iradesini onun cesaretini ve bizim önümüzde güzel bir örnek olarak yürümesini bizden eksik etmesin inşallah’’ diyerek yanıtsız bırakmadı.
HAKİKATİ ÇARPITIYORLAR!
Bugünü iyi anlamanın önemine vurgu yapan Ünal, ‘’Bu günü iyi anlamak için dünü unutmamak lazım. Diyorlar ya dezenformasyon çağında yaşıyoruz Dezenformasyon yanlış ve yalan bilgi değildir. Dezenformasyon, gerçeği hakikati çarpıtmaktır. Yani insanların zihninde gerçek ile şüphe ve kaygı oluşturmak, insanların inandığı gerçekler ile ilgili insanların zihnini bulandırmaktır. Bugün Türkiye ve Dünya’da en çok yapılan şey budur. O yüzden AK Partili teşkilatların yaptıkları iş ile ilgili kaygı ve endişeye şüpheye katılmamaları gerekiyor’’ dedi.
Suriye’nin Kuzeyinden bir örnek vererek, Biliyorsunuz Kuzey Suriye’de kantonlar oluşturmaya başladıklarında biz dedik ki burada yapılanları asla kabul etmiyoruz. Ama birileri ısrarla burada planladıkları süreci devam ettirdiler. Biz onlara bir gece ansızın gelebiliriz dediğimizde şaka yapıyoruz zannettiler. Gelemeyiz zannettiler. İçeriden birileri, hatta bizim içimizden birileri ya Türkiye altından kalkamayacağı riskleri almamalı. Sonuçlarını kaldıramayacağı riskler almamalı gibi laflar ettiler. Eğer biz Fırat Kalkanı harekâtını yapmasaydık, bir hançer gibi o terör koridorunu ortadan vurmasaydık bugün Afrin’i yapamazdık. Onlara biz dedik ki, ‘’Eğer biz bu riskleri almazsak ödeyeceğimiz bedel daha ağır olacaktır eğer siz risk almazsanız cesaret ile tevekkel Teâlâ Allah deyip yürümezseniz oyunlar bozulmaz kardeşlerim. Zor oyunu bozar. Biz Fırat Kalkanından sonra Afrin’e başlayınca önce ne dediler? Afrin’i yapamazsınız dediler. Şimdi bize diyorlar ki Münbiç’i yapamazsınız. Münbiçe’de gideceğiz Allah’ın izni ile. Terör nerede ise Terörist nerede ise Sınır güvenliğimizi koruyana kadar o savaşı Türkiye’nin içine taşımak isteyenleri ve son teröristini yok edene kadar mücadelenin devam edeceğini söyledi.
Ünal, ‘’Sınır güvenlik birimi oluşturacağız dediklerinde biz onlara dedik ki; oluşturamazsınız. Biz oluşturamazsınız deyince, dediler ki; sınır güvenlik değil de iç güvenlik birimi oluşturacağız. Dedik ki; iç güvenlik birimi de oluşturamazsınız. Değerli kardeşlerim eğer siz dik durup zora talip olursanız zor oyunu bozar’’ dedi.
DÜN NE OLDUĞUNU UNUTMAYACAĞIZ!
Bunların 1999’dan bugüne kadar bölgede kurdukları bütün oyunları tezgâhları tek tek bozduk bozmaya da devam edeceğiz diyen Ünal, Sözümün başında söylediğim gibi asla şüphe, endişe ve kaygı olmayacak. Biz neyi niçin yaptığımızı ve hedefimizi amacımızı biliyoruz. İçeride ki ihanet çetelerini de onların dışarıda ki iş birlikçilerini de biliyoruz. Allah’ın izni ile bu kutlu yürüyüş devam edecektir. Ama konuşmamın başında söylediğim bir şeyi biraz açmak istiyorum. Hani dedim ya biz bir şeyi unutmayacağız. Dün ne olmuştu? 2013’te 2012’de 2011’de 2010’da 2007 ve 2005’te ne olmuştu? Bunları unutmayacağız. Bunlar unutulursa bugün ki amaçların ve ne yapmak istediklerinin unutulacağını anlattı.
Buradan bu anlamda birkaç kritik şeyi paylaşmak istediğini söyleyen Ünal, ‘’Recep Tayyip Erdoğan’ı en iyi hanımefendiler, kadınlar anladılar o yüzden sizlerle paylaşmak gereği duyuyorum. Biz 2002’de geldiğimizde milletin sandıkta seçtikleri, Ankara’da muktedir olabiliyor muydu? O zaman ne diyorduk iktidar oldu ama muktedir olamadı diyorduk. Milletin seçtikleri, milletin seçip Ankara’ya gönderdiği muktedir olamıyordu? Neden devlet yönetiminde karar veremiyordu. Çünkü devleti ben yönetirim diyen belli vesayet odakları vardı. Yargıda, orduda, medya’da üniversite’de, Hatta iş adamları derneği ilan ile hükümet devirmişti hatırlarsanız. Bu parti ilk iktidara geldiğinde kiminle savaştı? Millet iradesinin devlette egemen olmasına izin vermeyenler ile savaştı. Millet iradesinin kararlarını alacak temsilcileri engelleyenler ile savaştı. Peki, biz bu vesayet odakları ile savaşırken yanımıza kimi aldık? Milleti aldık, sivil toplum örgütlerini aldık. Bütün sivil inisiyatif gruplarını aldık. Bakın burası önemli, biz vesayet ile savaşırken, sivil toplum örgütü görünümünde bir yapıda bizimle birlikte hareket etti. 2010’da biz vesayetin belini kırıp vesayet odaklarını tasfiye edince vesayetten boşalan yeri kendileri almak istediler. Onların 2012 ve 2013’te gerçek yüzünü gördük. Onların bir STK olmadığını onların bir çete ve terör örgütü olduğunu gördük’’ dedi.
Ünal, ‘’15 Temmuz’da hamd olsun onları da gömdük fakat burada kritik soru şu; Bunların bir suç örgütü, terör örgütü olduğu anlaşıldıktan sonra bunların yanında kim yer aldı? ona bir bakalım. Bakın bu soru çok önemli bir soru. Tıpkı Esed’in kendi halkına kurşun sıkmaya başlaması ile birlikte biz esedden elimizi çektik. Onun elini kim tuttu? CHP tuttu. Öyle değil mi? Gitti Şam’da Esed’in kanlı elini sıktı sonra bize döndü dedi ki sizde düne kadar Esed’le beraberdiniz. Biz de dedik ki yahu biz Esed’le kol kola olduğumuz uluslararası ilişki yürüttüğümüz dönemde esed kendi halkını katletmiyordu. Esed kendi halkını katletmeye başlayınca biz bıraktık. Ey CHP sen gittin o kanlı eli tuttun. Biz onlarla sivil toplum kuruluşu olarak diğer sivil toplum kuruluşları ile kurduğumuz ilişkiyi onlarla kurduk ama onların bir terör ve suç örgütü olduğunu kendi milletine ihanet eden bir şebeke olduğunu gördüğümüzde onlarla savaşmaya başladık ama sen ne yaptın gittin onların sözcülüğünü yaptın ve onlar için 450 km yol yürüdün. Onların yargılanması AYM’de adeta bir altlık oluştursun diye bu milletin mahkemelerine laf ettin. Kemal Kılıçdaroğlu, dedin ki Türkiye’de can ve mal güvenliği yok burada adalet yok dedin. Yarın AYM’ye bu davalar götürüldüğü zaman senin bu sözlerin dikkate alınmayacak mı? Zaten sen bu yüzden böyle konuştun’’ dedi.
Zeytin Dalı Harekatı başladığında, uluslararası hukuka uygun bir harekata bir şey diyemeyen CHP ve Kılıçdaroğlu’nun hiç bir şey yapmayarak Uluslararası alanda Türkiye’yi zor durumda bırakmak için ÖSO’ya yönelik saldırılara başladığını söyledi.
Ünal, ‘’Hanımefendiler biz büyük bir sorumluluk ile kalbimiz ile zihnimizi son derece berrak ve açık bir şekilde tutmak ile zorunluyuz biz birilerini suçlayarak değil onlar kendi meşreplerinin gereğini yerine getiriyorlar. Dün kongreleri vardı biliyorsunuz kongrede iki tane aday yarıştı. Şimdi bunlar demokrasiden özgürlükten bahsediyorlar Parti içi demokrasiden bahsediyorlar ya. Şimdi adaylardan bir tanesi 167 delegenin imzası ile adaylığını açıkladı. Diyorlar ki mükerrer imza varmış bu adam aday olamazmış. Yahu bu mükerrer imza sadece bu adamın listesinde mi var? Kemal Kılıçdaroğlunun listesindeki mükerrer imzalara niye bakmıyorsunuz? Hee işte tam da anlayış bu. Kendisi ile ilgili olunca her türlü faşistlik ve anti özgürlükçü yaklaşım mübah. Ne oldu? En sonunda orada aday olan diğer kişi isyan etti ve siz bu tavrınızla mı, faşist tutumunuzla mı özgürlük getireceksiniz dedi. Ya kendi içlerinde bile bunların nasıl olduğu ortada. Buransının bir siyasi parti olmadığını çok önce söyledik PKK ve PYD’ye sempati ile bakan PKK’lı teröristlerin cenazesine katılan DHKPC’li teröristlerin adeta avukatlığına soyunan FETÖ’nün ağzı ile konuşan bir yapı ile karşı karşıyayız. Bizim bunları sahada açıklamamız ve anlatmamız gerekiyor’’ dedi.
AK PARTİ GÖNÜLLERE GİRDİĞİ İÇİN SANDIKTAN ÇIKTI
Cumhurbaşkanımızın Genel başkanımızın her zaman söylediği gibi kapı kapı dolaşacağız çalmadığımız kapı kalmayacak diyen Ünal, ‘’AK Parti gönüllere girdiği için sandıktan çıktı. Gönüllere girmeden sandıktan çıkamayız. Sandıktan çıkmak bizim için neden önemli? Biz Türkiye’yi bunlara bırakabilir miyiz? PKK PYD ve FETÖ sempatizanlarına bırakabilir miyiz? Bu emanet onlara bırakabilir miyiz? Bu yüzden çok çalışıp Sandıktan çıkmamız Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı 2019’da en az yüzde 60’la Başkan yapmamız gerekiyor kardeşlerim. Çünkü yüzde 52 – 53 olunca bunlar zırlıyorlar. Bunların zırlamaması için bu işi yüzde 60 ile halledelim inşallah. Bu duygular ile kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyorum’’ dedi.
Zeytin Dalı Harekâtında ki şehitlerimizi Unutmayan Ünal, ‘’Allahtan rahmet gazilerimize sıhhat diliyorum dün kaybettiğimiz 9 şehidimiz için birer Fatiha okuyalım’’ diyerek sözlerini tamamladı.
NURSEL REYHANLIOĞLU, ‘’BU BAYRAK YERDE KALMAZ’’
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nursel Reyhanlıoğlu sözlerine Zeytin Dalı Harekatı ile başlayarak, ‘’Sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın gündeminde olan Afrin’de şehit olan askerlerimizi rahmetle anıyor gazilerimize acil şifalar diliyorum. İnşallah oradan zaferle çıkarak oradan zaferle çıkarak Türkiye’nin gücünü dünyaya duyuracağız. AK Parti’de Cumhurbaşkanımızın liderliğinde nasıl bir ülke olduğumuzu tüm dünya görecek ve ona göre hareket edecektir inşallah. Bizler kadınlar olarak Afrin’de bulunan Tuğba astsubay’ın, ‘Komutanım gönderse dahi ben işim bitmedikçe, bu operasyondan dönmeyeceğim’ diyen bir kadının, 15 Temmuzda tankların altına yatan mermilerin karşısına vücudunu siper eden ve bu işin cinsiyet işi olmadığını vatan sevgisinin yürek işi olduğunu gösteren kadınlara şükranlarımı sunduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘’Kadınlar siyasetin öznesidir’’ cümlesi ile sözlerine devam eden Reyhanlıoğlu, ‘’Kadınları siyasete kazandıran Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum. Çünkü o biliyordu ki kadınsız bir siyaset olmaz. Kadınsız bir seçim kazanılamaz. Biz AK Parti olarak, kadın kollarımız ile partimize ne kadar destek verdiğimizi tüm dünya biliyor. Artık yurt dışından AK Parti nasıl çalışıyor, nasıl bu kadar yüksek oy alıyor diye araştırmalar yapmaya geliyorlar. Bütün çalışmalarda emeği geçen kadın kardeşlerime teşekkür ediyorum’’ dedi.
Partinin kurulduğu günden beri görev aldığını ve teşkilat içerisinde olduğunu belirten Reyhanlıoğlu, ‘’Biz bu görevi 2001 den beri icra ediyoruz. Ben kurulduğu günden beri teşkilat içerisindeyim bütün seçimlerde çalıştım. Bizim partimizde bir kardeşlik hukuku birlik beraberlik hukuku var. Biz bu işi bir dava ruhu ile yapıyoruz. Kongreler yenilenme sürecidir. Birlik beraberlik sürecidir. Biz bunları taze kan için yapıyoruz. Listeye giremeyen arkadaşlarımız başarısızlıktan dolayı değil, burada yeni bir süreci başlatmak için yapılan bir çalışmadır. Onlara da teşekkür ediyorum. Bu bayrak yerde kalmaz. Birimiz bırakırız diğerimiz taşırız. Ayşe Cesur başkanıma ve ekibine başarılar diliyorum inşallah güzel bir çalışma yapacaktır. Çünkü 2019 seçimlerinde büyük bir gayrete ihtiyacımız var. Yüzde 51’in üzerinde bir oy ile Genel Başkanımızı, Cumhurbaşkanımızı Türkiye’nin Başkanı olarak getireceğiz inşallah dedi ve Erdem Beyazıt’ın kadınlar üzerine yazdığı nadir şiirlerinden birisi ile sözlerini tamamladı.
ERKOÇ, ‘’KADIN KOLLARI 16 YILDIR TARİH YAZIYOR’’
Kongre’de konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, AK Parti Kadın Kollarının 16 yıldan beri tarih yazdığını, Türk siyasetinde kadınların nasıl ilkeli siyaset yapması gerektiğine ve nasıl katma değer oluşturulacağına, çalıştıkları ruh ve yaptıkları siyaset ile örnek olduğunu anlattı.
Erkoç, ‘’Bende daha önce il başkanlığı yaptım ve o dönemden beridir sizlerin gayretini en iyi şekilde gören bir kardeşinizim. Sizlerin ailenizle, işinizle ilgili sorumluluklarız var bütün bunlardan feragat ederek ve daha çok gayret göstererekten çalışıyorsunuz hepinize en kalbi duygularımla şükranlarımı sunuyorum’’ dedi.
Zeytin Dalı Harekâtında şehit olan askerlerimizi unutmayan Başkan Erkoç, ‘’Dün Afrinde şehit olan kahraman askerlerimize ve Mehmetçiklerimize, Allahtan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Kahraman askerlerimizi her zaman yüreğimizde yaşatacağız ve onları her zaman minnetle anacağız. Aziz hemşerilerim bakın Afrin bizim hemen 120 km yakınımızda. Bize Elbistan’dan daha yakın. Buraların huzuru için, Türkiye’nin huzuru için buradaki terör örgütlerine hadlerini bildirmeye devam edeceğiz. Bu ülkemiz için çok önemli. Allaha hamd olsun kahraman şehrin güzel insanları omuz omuza, Cumhurbaşkanımızın Liderliğinde tam bir duruş sergilemekte. Bundan dolayı kahraman halkımıza minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Biz sizlerin kardeşi olarak her zaman yanınızda olacağız. Ben Ayşe Kılıç’a emeklerinden dolayı teşekkür eder, Ayşe Cesur hanıma görevinde başarılar diliyorum. Bu bayrağı en yükseklere çıkartacağına inancım tamdır. Kongremiz hayırlara vesile olsun’’ diyerek sözlerini tamamladı.
ÖZDEMİR, ‘’BİR AYŞE GİTTİ BİR AYŞE GELDİ’’
AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanı Ahmet Özdemir ise yaptığı konuşmada, ‘’Bugün başka bir kardeşimiz bayrağı devraldı. Bugüne kadar çok başarılı hizmet etmiş Ayşe Kılıç kardeşimizin yerine bayrağı devralan Ayşe Cesur kardeşimiz var. Ayşe başkanımız ile 2 yıldır çalışıyorum ama bundan öncesini de biliyorum Afşin kadın kolları başkanlığını da, yaptığı işler ile davamıza hizmeti ile gurur duyuyorum’’ dedi.
AK Parti Kadın Kolları teşkilatlarının her biri birbirinden başarılı ve fedakâr olduğunu söyleyen Özdemir, ‘’İsmini çoğumuzun bilmediği kendi dünyasında bu davayı sırtlanmış çok değerli kadınlarımız var. Bunu neden söyledim? 5 tane kız kardeşim var. Eşim var annem var. Onların yanında bu vasıfların üstünde birde teşkilatçılık yapma, bir davayı sırtlanmak ne zor şey bunu başaran kadınlarımızı takdir ediyorum. Davamıza güç vermeye her zaman devam etsinler diyorum’’ dedi.
Yeni başkanımızı bana sorduklarında Kılıç gitti Cesur geldi diyorum diyen Özdemir, ‘’Bir Ayşe gitti bir Ayşe geldi. Ayşe kılıç başkanımızın mücadelesinde nasıl yardımcı olduysak, Ayşe cesur başkanımıza ve ekibine işini kolaylaştırmada yollarını açık etmeye çalışacağız. Çünkü onların bu davada gideceği çok yolu var. Ülkemizin de davamızın da yolu açık olsun kongremiz hayırlı olsun’’ diyerek sözlerini tamamladı.
CESUR: KADIN SİYASETİN NESNESİ DEĞİL ÖZNESİDİR
Kadın Kolları Başkanlığına seçilen Ayşe Cesur, ‘’Medeniyetimizde biz kadınlar her dönemde varlığımızı hissettirmiş Hz Peygamberin sırını paylaşmış, yeri geldiğinde devletlerin kuruluşunda yer alan Hayme Anayız yeri geldiğinde hanlar hamamlar inşa ettirmiş Valide Sultanlarız. Kurtuluş savaşında büyük görevler üstlenmiş Senem Ayşe’yiz. En son 15 Temmuzda da hain kurşunlarla şehitlik mertebesine ulaşmışız’’ diyerek Kadınların siyasette aktif rol almasının önemine dikkat çekti.
Cesur, ‘’Medeniyetimizde hep var olmakla birlikte siyasette ve sosyal alanda varlığımız, AK Partimizin kuruluşu ile birlikte adeta şahlanmış ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından kadının siyasette ve her alanda önü açılmıştır. Cumhurbaşkanımızın bize duyduğu güvenle siyasetten ekonomiye eğitimden sağlığa kültürden sanata hayatın her alanda aktif rol üstlenerek bir yandan da ülkenin gelecek nesillerini yetiştiriyoruz. Bu nedenledir ki kadın siyasetin nesnesi değil öznesidir’’ diyerek sözlerini tamamladı.
KILIÇ: BİZDE ATA ASILDIR, ANA KÖKTÜR
Kadın Kolları Başkanlığı görevini Ayşe Cesur’a devreden eski başkan Ayşe Kılıç’ta yeni başkan Cesur gibi sözlerine Hayme ana ile başladı. Kılıç, ‘’Bugün kadın kolları kongresi olduğu için Hayme hatunla başlamak istedim. Hayme hatun Osmanlı imparatorluğunun künyesidir. Horasandan yola çıkıp Fırat’tan geçerken beyi Gündüz Alp’i kaybettiği vakit beyinin kılıcını kuşanır ve Fırat’ı geçerek gelir söğütte çadırını kurar. Osmanlı imparatorluğunun kökü orada başlar. Bizde ata asıldır, ana köktür.O yüzdendir ki Hayme hatun bizim kültürümüzün başlangıcıdır’’ dedi.
Şu anda Yeni Türkiye’nin inşası söz konusu olduğunu belirten Kılıç, ‘’2023 Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100.yıl dönümü, 2053 İstanbul’un fethinin 600.yıl dönümü, 2071 ise Anadolu’nun bizlere kapı açışının 1000. Yıl dönümü. Burada kadın kollarının asli vazifesi nedir? Cumhuriyeti arkasına alarak fetih ruhu ile bin yıllık medeniyeti ötelere götürecek nesillere maddi manevi destek vermektir. Bu desteği verirken de Cumhurbaşkanımızın arkasında dimdik yürümektir. Bizim başkacada asli görevimiz var mı?’’ Dedi ve salondan alkış sesleri yükseldi.
Kılıç, ‘’Hani Mehmet Akif diyor ya, hadi gel şu Süleymaniye’yi yıkalım desek iki kazma kürek, ikide ırgat gerek. Ama hadi gel şu Süleymaniye’yi tekrar yapalım desek bir Sinan birde Süleyman gerek. İşte bunun içindir ki Türkiye’yi yeni baştan inşa edecek bir Recep Tayyip Erdoğan gerek’’ diyerek sözlerini tamamladı.
YORUMLAR