AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir
Ünal, parti genel merkezinde düzenlediği basın açıklaması sonrasında
gazetecilerin sorularını değerlendirdi. Ünal, Avusturya’nın Ekonomi Bakanı
Nihat Zeybekci'nin 15 Temmuz yıl dönümü anma etkinlikleri için ülkeye giriş
yapmasına izin verilmemesine ilişkin, “Avusturya, Hollanda, Almanya son bir
yıldan beri Türkiye’ye dönük bu tür politikalar içerisinde bir tutum
sergiliyor. Daha öncede Hollanda’nın Bakan Fatma Betül Sayan Kaya’ya dönük
benzer bir tutumu olmuştu. Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’na dönük. Şimdi
de benzer bir tutumu Avusturya sergiliyor. Türkiye, dış politikasında
gerilimden yana değildir. Türkiye her zaman diplomasiden, konuşmadan ve
diyalogdan yana olmuştur. Türkiye’nin Almanya’da, Hollanda’da ya da
Avusturya’da kendi vatandaşları ile buluşmasının engellenmesi kabul edilebilir
bir tutum değildir” açıklamasında bulundu.
Ünal, yaklaşan 15 Temmuz anma etkinliklerinin nasıl yürütüleceği ile ilgili ise şu detayları paylaştı:
“15 Temmuz anma etkinlikleri yarın itibari ile başlıyor. Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde gerçekleşen etkinlikler var. Onun dışında siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin ve tüm toplumsal kesimlerin kendi etkinlikleri var. Bizde bir siyasi parti olarak kendi etkinliklerimizi yapıyoruz. Cumhurbaşkanlığımızın himayesinde gerçekleşen anma törenleri Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklandı. Bizde AK Parti olarak kendi etkinliklerimiz, anma törenlerimizi gerçekleştiriyoruz. AK Parti olarak, Cumhurbaşkanımızın himayesinde gerçekleşen anma törenlerine katılacağız. Aynı şekilde yarın sabah tüm Türkiye’de 81 ilde valilikler, belediyeler, milletvekilleri kabir ziyaretlerinde bulunacak. Sonrasında ise diğer sivil toplum kuruluşlarını ve toplumsal kesimlerin kendi etkinlikleri devam edecek. Cumhurbaşkanlığımız sanırım ana çerçeveyi kamuoyu ile paylaştı. Bizde AK Parti olarak 12-13 ve 14’ünde hem insan hakları ihlali olarak 15 Temmuz’un ele alındığı aynı şekilde 15 Temmuz darbe girişiminin analizinin gerçekleştirildiği kitap tanıtımlarının, meydanların dili sergisi üzerinden yürütülen çalışmalarımız var parti olarak. 81 ilde gençlik ve kadın kollarımızın yürüttükleri etkinlikler var. 15 Temmuz ile ilgili hiçbir tören yapılmasa bile bu aziz millet o gece verdiği mücadeleyi anmak ve unutmamak için 15 Temmuz gecesi yine demokrasi nöbeti tuttuğu yerlerde olacaktı.”
“17-25 Aralık
2013’ten sonra AK Parti yerel seçimler, 2 tane genel seçim ve 3 tane kongrede
kendi temizliğini yapmıştır”
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP içerisinde hiçbir FETÖ temizliği yapmadığını savunan Ünal, “Bir şeyi tekrar söylediğiniz zaman o şey gerçek olmaz. 17-25 Aralık’tan sonra sivil toplum örgütü görünümlü bu yapının terör örgütü olduğu ortaya çıkmıştır. Paralel devlet yapısı olarak devlet tarafından isimlendirilmiştir. Ondan sonra da bu yapı ile ilgili kesin bir mücadele başlatılmış. 17-25 Aralık 2013’ten sonra AK Parti yerel seçimler, 2 tane genel seçim ve 3 tane kongrede kendi temizliğini yapmıştır. Ama siyasi ayağında bahseden Kemal Kılıçdaroğlu, CHP içerisinde hiçbir FETÖ temizliği yapmamıştır. Kemal Kılıçdaroğlu, delilsiz yargılamadan bahsediyor. ‘Gerçek darbeciler yargılansın’ diyor. ‘FETÖ ile göstermelik mücadele edilmesin’ diyor. Gerçek darbeciler hapistedir ve yargılanmaktadır. 15 Temmuz gecesi darbeciler suçüstü yakalanmış ve şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin yargısına hesap vermekteler. Bunu perdelemeye kalkışmasın Kemal Kılıçdaroğlu, Önerimiz, lütfen iddanameleri özenle, dikkatle okusunlar, delilleri layıkı ile değerlendirsinler eğer kamuoyu nezdinde delilsiz yargılama FETÖ’cüler yargılanmıyor algısı oluşturmak istiyorsa Kemal Kılıçdaroğlu, bu mümkün değil. Çünkü yargı içersindekiFETÖ’cüler zaten deşifre olmuştu. 15 Temmuz darbesi ile ordu içindeki FETÖ’cüler suçüstü yakalandılar. Bylock gibi uygulamalar üzerinden bunların kullanıcıları tespit edildi.”
“(OHAL’in
uzatılması) Bir siyasi partinin toplantısında alınacak bir karar değildir”
Ünal, OHAL sürecinin uzatılmasına ilişkin, ise şunları kaydetti:
“Bu Milli Güvenlik Kurulu’nda konuşulacak ve Milli Güvenlik Kurulu’nda alınacak bir tavsiye karara bağlıdır. Çünkü orada istihbarat örgütlerinin ve devletin diğer birimlerinin bundan sonraki Türkiye’nin güvenliğine ilişkin brifler sonucunda alınacak bir karardır. Bir siyasi partinin toplantısında alınacak bir karar değildir.”
“Silahların
gölgesindeki siyaseti tercih eden bir siyasetçinin genel başkanımıza ve
cumhurbaşkanımıza söz söylemeye hakkı yoktur”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş için kullandığı “terörist” ifadesine cezaevinde bulunan Demirtaş’tan gelen yanıtı değerlendiren Ünal, “Bir siyasetçinin en kıymetli şeyi özgür iradesidir. Kendi iradesini Kandil’e kiraya veren, kendi iradesi ile hareket etmeyen ve demokratik siyasetin yanından durmak yerine silahların gölgesindeki siyaseti tercih eden bir siyasetçinin genel başkanımıza ve cumhurbaşkanımıza söz söylemeye hakkı yoktur. Öncelikle kendi iradesini terör örgütünden ayırması, kendi iradesine sahip çıkması kendi sesi, sözüyle konuşması gerekir ki biz onu muhatap alalım. Ona cevap verelim” dedi.
YORUMLAR