Kervanhan’da düzenlenen söyleşiye Akdeniz Gazeteciler
Cemiyeti üyeleri katılırken, programda konuşan ve 65’in üzerinde kitabı bulunan
Dilipak geçmiş medya ve gelecek medya hakkında açıklamalarda bulundu.
“BEN SOSYAL MEDYA
KOBAYIYIM”
Gazeteciliğin önemli bir meslek olduğunu ve herkesin bu mesleği yapamayacağına dikkat çeken Dilipak konuşmasını şöyle sürdürdü, “Medyanın tarafsız bir şekilde halkın sesi olması gerekiyor. Ben eylemci bir gazeteciyim. Bizler her zaman mazlumdan yana ve zalimin karşısında olduk. Siz gazeteciler düşmanınızın bile hakkını savunmanız gerekir. Biz hakkın yeryüzündeki şahitleriyiz.
Hayata düz bir şekilde bakmamız gerekiyor. Ben kendimi sosyal
medya kobayı olarak nitelendiriyorum. Ben Uğur Mumcu’yla da eylem yaptım.
Kilise’de de eylem yaptım. Her zaman haklının yanında oldum. Dürüst bir
gazeteci gerçeği ve hakikati gösterdiği zaman peygamber elçisi gibi olur.
Gazetecinin doğru ile yanlışı iyi bir şekilde ayıklaması gerekiyor. Medya büyük
ölçüde provokatördür. Haber 3 boyutluysa hayattır. Aksi takdirde güldürür.”
“GAZETECİNİN
ALLAH’TAN BAŞKA KİMSEDEN KORKMAMASI LAZIM”
Bir gazetecinin gerçek anlamda gazetecilik yapmak istiyorsa bağımlı olduğu kimsenin olmaması gerektiğini vurgulayan Abdurrahman Dilipak şunları söyledi, “Ulusal gazetelerin 3 milyon tirajı var. Bunun 1 milyonu gerçekte yok. Medya bile kendi üçkâğıtçılığını gösteremiyor.
Gazetelerin 3’te birini resmi kurumlar alıyor. Geri kalan 3’te 1 oran ise bayilerde satılıyor. En çok okunan sayfalar ekonomi ve dış politika haberleridir. Maalesef gazetelerde en çok okunanlar fotoğraf altı yazılarıdır. Hiç istemiyoruz ama içimizde tetikçi gazetecilerde çıkıyor. Benim yargılanmadığım mahkeme kalmadı ama hiçbir zaman hüküm giymedim. Ben peygamberlerimizin izinde olmaya gayret ediyorum. Ben isteseydim her şey olurdum. Ama herkesin işini yapması gerektiğini düşünüyorum. Gazeteci toplumun gözü olmak zorunda, eğer gazeteci göstermek istediği şeyi topluma göstermiyorsa o toplum kördür. Hayatımızda her şeyi magazinleştiriyoruz.
Ben kendi kendime kimsenin önünde eğilmeyeceğime söz
verdim. Gazetecinin Allah’tan başka kimseden korkmaması lazım. Yoksa sizlere gazetecilik yaptırmazlar.
Gazetecilik yapanın belinde hiçbir zaman kambur olmayacak. Sizler gazeteciliği
kooperatifçiliğe dökerseniz imkanlarınız daha fazla olacağını düşünüyorum. Ve
ben böyle bir program düzenleyerek beni davet ettiğiniz için sizlere çok
teşekkür ediyorum. 1 yıl aradan sonra Kahramanmaraş’ta olmak güzel.”
Konuşmalarından ardından programın anlam ve önemine binaen Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak’a ve Aras Metal Yönetim Kurulu Başkanı genç iş adamı Ahmet Aras’a plaketleri takdim edildi.
YORUMLAR