Öğrenciler üniversite giriş sınavına hazırlanırken okul
derslerinden de sorumlu olduğu için yoğun ve uzun bir sürece giriyor. Bu
süreçte öğrenciler kadar anne babalar da hem maddi hem manevi sıkıntılar
yaşayabiliyor. Sonucun belirsizliğinden ve sürecin kimi zaman karşılanması güç
maliyetinden bunalan veliler de soluğu rehberlik servislerinde alıyor.
Öğrencilerin yol arkadaşı Kunduz’un eğitmenleri, bu
endişeli sürecin dengeli ve sağlıklı olarak aşılması için okul, öğrenci ve
ailenin bir takım çalışması gerçekleştirmesini öneriyor. Peki, bunu sağlamak
için ne yapmalı, Kunduz uygulamasının bu sürece katkısı nasıl oluyor? Bu
soruların cevapları öğrencileri başarıya, aileleri ise huzura kavuşturuyor.
Veliler
çocuklarını sınava nasıl hazırlamalı?
Sınava hazırlanan öğrencilerin ilk tedirginliği,
sonuçlarıyla hayatının geri kalanının belirleneceği bir yarışa hazırlanması.
İkinci tedirginliği ise “anne ve babama ne diyeceğim, onların yüzüne nasıl
bakarım” sorusunu kendilerine defalarca sormaları. Bu nedenle uzun ve zorlu
süreçte velilerin, çocuğun ikinci kaygı sebebinin gerçek ve akılcı bir temele
dayanmadığına çocuğu ikna edebilmesi çok önemli.
Başarının gerçekleşmesinin önündeki en büyük engel kaygı.
Ailenin çocuğunun başarısına katkı sağlaması için kaygıya tamamen engel olmak
mümkün olmasa bile kaygıyı artırmaması gerekiyor. Başka bir öğrenciyle
kıyaslamak, “tembel” ve “sorumsuz” gibi yargılayıcı sıfatlarla nitelemek,
yapıcı olmayan eleştirilerde bulunmak ve “Sen bu kafayla başaramazsın” şeklinde
yaklaşım öğrenciyi çalışmaya teşvik etmekten çok uzak olmakla birlikte,
öğrencinin stresini artırıyor. Dolayısıyla anne ve babanın davranışları sınava
hazırlık aşamasında çocuğun bakış açısını şekillendirmekte.
Ailenin öğrenciyi sınava hazırlaması, çocuğun planına
onun izni olmadan müdahale edip denetleme yapmak olarak anlaşılmamalı. Ailenin
bu süreçte çocuğunun eksik olduğu yönlerini vurgulayıp “daha çok çalışmalısın”
şeklinde baskı yapmak yerine ihtiyaçlarını doğru biçimde karşılayarak destek
olduğunu göstermesi gerekiyor.
Öğrencileri motive
etmek çok önemli
Ailenin çocuğu motive edebilmesi ve başarısına katkıda
bulunabilmesinin ilk koşulu onu anlamaya çalışmak ve anladığını göstermektir.
Bu noktada doğru iletişim büyük önem taşıyor. Çocuğun, ailesinin onu her ne
olursa olsun sevmeye ve hataları bile olsa desteklemeye devam edeceğini bilmeye
ihtiyacı var. Anlaşıldığını ve ailesinin hiçbir koşula bağlı olmaksızın
seveceğini bilen öğrenci, zorlukları ailesiyle paylaşabilir ve sorumluluklarına
daha sıkı sarılır. “Sen bu kafayla başaramazsın” cümlesi yerine “sen bu
zorluğun da üstesinden gelebilirsin” demek bir öğrenci için boğulmak üzereyken
atılan can simidi gibidir. Öğrenciyi çalışmaya teşvik eden bir hayali varsa,
anne-baba olarak kendi isteklerinizi ona empoze etmek yerine onun kararına
saygı duymalısınız.
Sınava hazırlık
sürecinin ekonomik boyutu
Uzun süredir varlığını sürdüren ve sınavlara hazırlık
aşamasında kurtarıcı olarak görülen dershaneler kapandı ve özel kurslar, sınava
hazırlık sürecindeki çocuklara kapılarını açtı. Çocuklarını özel kurslara
gönderemeyen velilerin tercihi özel ders olsa da özel ders ücretleri bütçeleri
zorluyor. Her ders için ayrı özel ders alınması durumunda oldukça yüksek
rakamlar ortaya çıkabiliyor. Bu durumda öğrenciler gerekli desteği
alamadığından hedeflediği başarıya ulaşamıyor.
Özel ders yerine
Kunduz
Sınava hazırlık sürecinin ekonomik boyutunun etkisi
yalnızca cüzdanlara ve başarıya olmuyor; büyük bir sorun baş gösteriyor: Fırsat
eşitsizliği. İşte, tam da bu noktada çocuğuna yeterli desteği veremediğini
düşünerek çocuğuyla birlikte stresi yaşayan velilerin de hayatının sınavına
yenik başladığını düşünen öğrencilerin de imdadına Kunduz yetişiyor. “Eğitimde
teknolojiden yararlanarak fırsat eşitliğini sağlamak” hedefiyle yola çıkan
Kunduz, dershanelere ve özel derslere ekonomik bir alternatif oluyor. Dershane
ve özel derse göre en az 10 kat daha hızlı, 10 kat daha ekonomik olan Kunduz
uygulaması, öğrencilerin 13 farklı derste sorularını diledikleri zaman
sormalarına olanak tanıyor. Üstelik öğrenciler “eğitim koçluğu” yardımı da
alabiliyor.
Kunduz nedir,
neden bu kadar yoğun kullanılıyor?
8 milyonu aşkın sorunun çözüldüğü mobil uygulama Kunduz;
YKS, LGS, KPSS ve ALES sınavlarına hazırlanan öğrencilerin hayatını
kolaylaştırıyor. Öğrencilerin fotoğrafını çekerek gönderdiği sorular ortalama
10 dakika içinde yüzde yüz doğruluk garantisiyle yine görsel olarak öğrenciye
iletiliyor. Verimli çalışma konusunda yol gösterici niteliğe de sahip olan
uygulamanın 13 farklı derste öğrencilere yardımcı olması, soru sormanın ve
cevap almanın kolay ve hızlı olması, soruların açıklamalı çözülmesi ve
uygulamanın sınava hazırlık maliyetini düşürmesi, öğrencilerin yol arkadaşı
olarak Kunduz’u tercih etmesine açıklık getiriyor.
2019 YKS’ye Kunduz’la hazırlanan öğrencilerin %90’ı
üniversiteyi kazandı. Öyle ki YKS’de ilk 10 bine girenler arasında, şimdiye
kadar belirlenen 124 Kunduz öğrencisi bulunuyor. Bu durum soru sormanın en
kolay yolu Kunduz’un öğrencilerin hayatını kolaylaştırmasını ve velilerin rahat
bir nefes almasını mümkün kıldığının göstergesi.
YORUMLAR