Ünal, 17-25 Aralık'ın 40 yıl boyunca devletin içerisine
bir ur gibi yerleşmiş olan STK görünümlü bir ihanet şebekesinin maskesinin
düştüğü tarih olduğunu bildirdi.
17-25 Aralık'ın emniyet üniforması ve yargı cübbesi giyen
teröristler ile millet iradesine darbe yapmaya kalkışan bu uru metastaz
yapmadan temizleyebilecek güçlü siyasi iradenin milletin her daim teveccühünü
kazanmış Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümetlerinin olacağını gösterdiğine
işaret eden Ünal, o tarihten bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
liderliğinde, hain örgüte karşı ortaya konan yüksek kararlılığın hem milletin
takdir ve desteğini topladığını hem de devletin tüm kurumlarıyla bu hain örgüte
karşı verilen mücadelede yekvücut olunmasını sağladığını vurguladı.
"FETÖ denen bu hain terör örgütüne karşı güçlü bir mücadele verilirken, tıpkı 15 Temmuz'a 'tiyatro', 20 Temmuz'a 'kontrollü darbe' dedikleri gibi verilen mücadeleye gölge düşürmeye çalışanlar, 17-25 Aralık'ta da FETÖ'nün söylemlerini sahiplenerek itibar cellatlığına soyunmuştur." değerlendirmesini yapan Ünal, paylaşımında şunları kaydetti: "Siyaseti millete rağmen ve AK Parti düşmanlığı olarak gören ve yine her fırsatta Türkiye düşmanı odakların içerideki sözcülüğüne soyunan bu güruh 17-25 Aralık'tan sonra her fırsatta FETÖ'ye siper olmuş ve FETÖ'nün yanında saf durmaktan haya etmemiştir. Oysa 17-25 Aralık bu ülkeye, bu millete suikast yapmaya kalkışanların ortaya çıkarıldığı gündür, bizim de dimdik ayakta durduğumuz ve bu ülkeyi bugüne taşıdığımız gündür. Ve biz o gün dimdik ayakta durarak siyasetin de devletin de hukukunu koruduk. Nihayetinde ne o gün de ne de 15 Temmuz'da ne bu hain yapıya ne de vesayet odaklarına millet iradesinin emaneti olan devleti teslim etmedik. Millet bize görev verdiği sürece de her ne pahasına olursa olsun etmeyeceğiz."
YORUMLAR