Bu akıntılara karşı önlem
almanın önemini vurgulayan Acıbadem Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve
Doğum Uzmanı Doç. Dr. Emre Özgü bu konuda kadınların bilmesi gerekenleri
aktardı.
Vajinal bölgede bulunan doku ve salgı bezlerinden kaynaklanan az miktarda beyaz ya da renksiz ve kokusuz bir akıntının olması genital bölgenin sağlığı açısından normal ve gerekli olarak kabul edilmektedir. Normal olarak kabul edilen bu durum zaman zaman miktar ve kıvam olarak değişiklik gösterebilmektedir. “Adet döngüsünün ikinci yarısında, hamilelik döneminde ya da bir sebepten doğum kontrol hapı gibi hormonal bir tedavi alan kadınlarda akıntı miktarı ve kıvamında değişiklikler gözlenebilmektedir” açıklamasında bulunan Doç. Dr. Emre Özgü akıntı ne zaman anormal olarak kabul edilir? Sorusunun cevabını ise şöyle yanıtlıyor. “Normal (fizyolojik) akıntı dışında;
· Kaşıntı
· Kötü koku
· Süt kesiği şeklinde beyaz parçalı
· Sarı, yeşil, köpüklü akıntılar
· Akıntı ile birlikte kasık ağrısı, ateş eşlik
ediyorsa; akıntının tedavi gerektiren bir sebep dolayısı ile oluştuğu
düşünülür.”
Dr. Emre Özgü “Antibiyotik kullanımı, kan şekerinin
yükselmesi, hijyen kurallarına uyamama gibi sebeplerle bu düzenin bozulması
sonucunda bizim “kötü bakteriler” olarak adlandırdığımız mikroorganizmalar
baskın hale geçer ve yukarıda bahsettiğimiz enfeksiyon tablosunu oluştururlar.
Akıntılar sadece enfeksiyon ya da flora bozukluğu sebebiyle gelişmez. Özellikle
cinsel ilişki sonrası gözlenen kanlı akıntılar rahim ağzı kanserinin belirtisi
olabilirler.
Bunun dışında yumurtalık ve tüp kanseri gibi durumlarda
da et suyuna benzeyen çoğu zaman beraberinde karın ağrısının da eşlik ettiği
akıntılar gözlenebilir” dedi.
Tedavi için doğru
yöntem seçilmelidir
Bahsedilen özelliklere sahip bir akıntı varsa sebebin
belirlenerek tedaviye başlanması gerektiğini açıklayan Emre Özgü, tedavi öncesi
muayene yapılarak, gerekirse örnekler alınarak akıntının sebebi belirlenmesi
gerektiğini aktardı. Tedavinin ona göre planlanması gerektiğini söyleyen Özgü
sözlerine şöyle devam etti: “Kimi vajinal akıntı için ağızdan ve bölgesel
olarak kullanılacak antibiyotik içeren tedaviler gerekirken, mantar enfeksiyonları
gibi sebeplerle oluşan akıntılarda ise sebebe özel mantar karşıtı tedaviler
kullanılabilir.”
Karbonhidrat ve
alkol tüketimine dikkat
· Vajinal bölgenin su, sabun, temizleyici ürünler
ile temizlenmesinden kaçınılması akıntının önlenmesi konusunda uygulanabilecek
en önemli tedbirdir. Genital bölgenin yanlış temizliği sebebiyle “iyi bakteriler” olarak tanımlanan
mikroorganizmaların oluşturduğu koruyucu bariyer de ortadan kalkar. Bu sayede
genital bölge enfeksiyona açık hale gelir. Genital bölge temizliğinin
gereğinden sık yapılması, temizlik için pH değeri düşük temizleyicilerin
kullanılması, sadece cildin değil vajinal bölgenin herhangi bir şekilde su,
sabun ya da dezenfektanlar kullanılarak temizlenmesi, temizlik genital bölgede
parfüm gibi sentetik ürünlerin kullanılması gibi durumlar enfeksiyon ihtimalini
arttırabilmektedir.
· Fazla miktarda karbonhidrat ve alkol tüketimi
özellikle mantar enfeksiyonlarına sebep olabilecek kan şekeri yükselmesine
sebep olabilmektedir. Bu sebeple beslenmemizde yüksek karbonhidrat tüketiminden
uzak durmamız faydalı olacaktır.
· Özellikle adet dönemi de kullanılan hijyenik
ped, tampon gibi sentetik materyaller bakterilerin çoğalması için uygun bir
ortam oluşturmaktadır. Bu sebeple gerekli olan kişisel temizlik ürünlerini
mümkün olduğunca kısa süreli kullanmak ve sık aralıklarla değiştirmek akıntıyı
önleme konusunda faydalı olacaktır.
· Günlük ve tuvalet sonrası kullanılan temizlik
ürünlerinin mümkün oldukça vücut dengesine uygun olmasına, kokulu ya da katkılı
olmamasına özen gösterilmelidir.
Hemen hemen her kadının hayatının bir döneminde
karşılaştığı, kimi zaman sık tekrarlayarak ya da uzun süre devam ederek
kadınların hayatını kabusa çevirebilen vajinal akıntı için en iyi tedavi
önlemleri alarak gelişmesini önlemektir. Eğer bir şekilde anormal akıntı ile
karşılaşırsanız vakit geçirmeden doktor kontrolüne gitmek şikayetlerinizin daha
ciddi sorunlara yol açmadan erken dönemde çözülebilmesi için fırsat
sağlayacaktır.
YORUMLAR