Bir dönem babaları ve dedelerinin kullandığı orakları ve
elliklerini eline alan köylüler güneşin kavurucu sıcaklığına aldırmadan,
aylardır bakımını yaptığı buğday hasatlarını yapmaya başladılar. Özellikle
Kahramanmaraş’ın kırsal mahallelerinde ve rakımı yüksek yerlerde tarlalarına
ektikleri ekini bu haftadan itibaren hasat etmeye başladılar.
Yıllardır Hacınınoğlu Mahallesine bağlı Engizek
Mezrasında ikamet eden ve burada büyüyüp burada doğan Duran Taş, yaşadıkları
bölgenin ata yurdu olduğunu ve zorluklara rağmen buradan bir an taşınmayı
düşünmediklerini söyledi.
Taş; “herkesin yaşadığı yerler herkese güzel, bizim
yaşadığımız bu coğrafya ise bize çok güzel. Evimiz, bahçemiz, tarlalarımız ve
en önemlisi anılarımız burada. Biz burada doğduk ve burada büyüdük bu
topraklarımızı ise terk etmeyi düşünmüyoruz.
15-20 yıl öncesine kadar şehirden aldığımız eşyaları
hayvanlar üzerinde evimize getiriyorduk. Yolun yapılmasıyla yaşamımız bize göre
daha da kolaylaştı. Çok şükür elektriğimiz de var. Kendi toprak evimizde
yaşamımızı idame ettiriyoruz” dedi.
Kışın neredeyse tüm erzaklarını bahçelerinden ve
tarlalarından karşıladıklarını da belirten Duran Taş yağ, şeker gibi
ihtiyaçlarını ise şehirden aldıklarını söyledi.
Evlerinin kışlık erzakı olan buğdayı elleriyle tarlaya
ektiklerini ve biçme zamanına gelinceye kadar da gözleri gibi baktıklarını
ifade etti. Taş; “sonuçda buğday evimizin tüm ihtiyacını görüyor. Hem yemek
yapma da hem ekmek yapmada işimize çok yarıyor. Onun için buğdaya ayrı bir önem
veriyoruz. Rakımı yüksek yerlerde şehir merkezinden bir iki ay geç hasat
ediyoruz. Biz ekin biçmeyi babamızdan öğrendik, babam da babasından öğrenmiş.
Şuan ise çocuklarımız bu işi yapıyor. Tamamen geleneksel yöntemlerle yapıyoruz.
Babamızdan bize kalan orak ve ellikleri alarak ekinleri biçiyoruz. Bu mevsimde
ekin hasada gelinece sıraya bağlar komşularla birlikte imece usulü bu işi
gerçekleştiririz. Yani bugün benim ekinimi komşularımla biçeriz yarında gider
onunkini biçeriz. Bu biçme olayında hiç kimse bir birinden para talep etmez.
Biçilen ekinleri deste haline getiririz, önceden hayvanlarla patoz işlemini
yapardık şimdi ise traktörün arkasına bağlanan makinelerle bu işi yapıyoruz.”
Dedi.
Duran Taş bazı çocuklarının şehre taşındığını da
belirterek kendilerinin ise köydeki hayatlarından çok mutlu olduklarını dile
getirdi.
YORUMLAR